Anime ve Manga köşemizin 19.bölümüyle karşınızdayım. Bu hafta size aslında herkesin izlemesi gereken ve muhtemelen de izlediği bir anime/mangayı anlatacağım.
Yıl 1981, çizer Yōichi Takahashi ve yayımlayan Shonen Jump. Bu kadar geriye gittiğimizde aklımıza gelen anime sayısı oldukça fazladır. Peki ya size konusunun futbol olduğunu söylesem? İşte şimdi aydınlanma yaşadınız. Bu haftanın ünlü konuğu; Captain Tsubasa (Kaptan Tsubasa).
İlk olarak 1981 yılında mangasıyla hayat bulan Kaptan Tsubasa, 2012 yılına kadar devam etti. Arşivlik mi? Tabi ki evet! Türkiye’de Küçük Golcü olarak yayımlanan Kaptan Tsubasa, anime olarak ilk 1983’te görüldü. Yönetmenliğini Isamu Imakake yaptı ve ilk olarak 128 bölümlük bir seriyle karşımıza çıktı. Sonrasında Captain Tsubasa: Europe Daikessen, Captain Tsubasa: Asu ni Mukatte Hashire, Captain Tsubasa: Sekai Daikessen – Jr. World Cup isminde başarılı anime filmler yayımlandı. Özellikle Captain Tsubasa: Road to Dream serisinin çizim bakımından son derece başarılı olduğunu belirtmeliyim, en azından çizim yılına göre. Bu kadar anime ve manga serisini tek tek yazmak yerine, direkt konuya giriş yapalım.
Kaptan Tsubasa, Japon genç bir takımının yıldız oyuncusu olan Tsubasa Ozora’nın başından geçen hikayeyi konu almaktadır. Küçük futbolcumuz Tsubasa, Nankatsu şehrine taşınır ve en büyük hayali de, büyük bir futbolcu olmaktır. İstediğini elde etmek için, saatlerce antremanlara gider, bacaklarını geliştirir ve bu süre zarfında çok önemli dersler de öğrenir. Futbolun bir takım oyunu olduğunu bilen Tsubasa, bunu tüm arkadaşlarına aşılamaya çalışır ve bu konuda da son derece başarılı olur. Zira futbol her zaman böyle olmadı mı? Bireysel oynamak yerine, bir takım oyunu çıkartmak; o takımı her zaman başarıya götürmedi mi?
Her ne kadar çizim olarak gelecekteki Tsubasa serileri başarılı olsa da, asla ilk seri kadar başarılı olamazlar. Çünkü o sevimli küçük çocuğun, futbola olan aşkı ve başarı için hiçbir zaman vazgeçmemesi, animeyi çekici kılan en önemli şey. 1983 yılına göre animenin çizimleri çok derin, çizimlerde veya seslerde herhangi bir bozulma yok. Şimdiki zamanda kıyasladığınızda, beğenmemeniz çok normal. Aslında Kaptan Tsubasa her kitleye uygun bir anime değil, seveni kadar nefret edeni de fazla. Futbolu herkes sevmez ne de olsa. Tsubasa’nın futbolla birlikte büyüyen bedeni, zamanla dramaya dönen olayları da beraberinde getiriyor.
Tsubasa’nın tüm hikayesi futboldan oluşuyor. Ancak basit bir futbolcu olmaktan da çıkıyor, yeri geliyor sakatlanıyor, yeri geliyor arkadaşlarıyla arasında sorunlar oluyor. Aslında özellikle futbol ile ilgilenen izleyiciler bu konuda bayağı heyecan yaşayacaklar. Özellike Tsubasa’nın başarılı bir futbolcu olurken yaşadıkları, takımlar arasındaki geçişleri, birçoğunuzu derinden etkileyecek. Şimdi futbolu sevmeyen bu animeyi veya mangayı sever mi? Asıl soru bu.
Animenin veya manganın futbol maçlarından biraz sıyrılıp, dram konusuna değinmesi ayrı bir renk katıyor. Her futbolcunun bambaşka bir hikayesi var ve geçmişlerinde yaşadıkları, onları daha güçlü veya ister istemez daha zayıf birer sporcu yapıyor. Bu da animeye başka bir bakış açısı ekliyor. Kısacası “asla pes etme” cümlesini bu animede kendinize konu ediniyorsunuz.
Futbolu sevmeyenlerin bile izlemesini tavsiye ediyorum, neden mi? Bence futbolu size sevdirebilir. Çünkü maçlardaki o tutkuyu ve kavisleri izlediğinizde, canlı olarak görmeyi çok isteyeceksiniz. Belki göremeyeceğiniz tek şey “KARTAL VURUŞUUUUU!” olur. Basit bir spor animesi olacağını zannetmeyin. Takımların önemli karakterleri kendilerine özel hareketleri ile ekrana kitlenmenizi sağlayacak. Kalecilerin golleri engellemeye çalışırken yaşadıkları ise bambaşka bir şekilde anlatılıyor.
Kısacası Kaptan Tsubasa; futbol, dram, arkadaşlık, dostluk ve aile kavramlarını bir araya getirerek, yanına takım çalışmasını harmanlıyor. Spor konulu animeleri seviyorsanız, Kaptan Tsubasa’ya bayılacaksınız. Bu haftalık bu kadar, sizi Tsubasa’nın başarılı PS2 video oyununun açılış fragmanı ile baş başa bırakıyorum. Kaptan Tsubasa o kadar sevildi ki, oyun firmalarının bile dikkatini çekmeyi başardı, iyi seyirler.
