Makale

Anime ve Manga #27 InuYasha

Anime ve Manga köşemizin yeni bölümünde, InuYasha‘yı konuk edeceğiz. Bir köpek gibi davranan ve annesi insan, babası iblis olan bir çocuk olarak dünyaya gelen InuYasha, oldukça da güçlüdür. Onun gücü çok farklı yerlerden gelse bile, söz konusu Shikon no Tama olduğunda işin rengi değişiyor. Shikon no Tama ne mi? Ondan bahsetmeden önce, InuYasha’nın tarihinden bahsedelim.

InuYasha toplamda 56 bölümlük mangası ve 167 bölümlük TV serisi ile sevilen anime ve mangalardan biri oldu. Ayrıca toplamda dört adet anime filmi mevcut. InuYasha the Movie: Affections Touching Across Time, InuYasha the Movie: The Castle Beyond the Looking Glass, InuYasha the Movie: Swords of an Honorable Ruler, InuYasha the Movie: Fire on the Mystic Island.

1996 yılından, 2008 yılına kadar devam eden mangası, hala devam eden Rin-ne’nin mangasını çizen Rumiko Takahashi tarafından hayat buldu. Animesi ise 2000 yılından, 2004 yılına kadar devam etti. InuYasha takipçilerine ve izleyenlere de güzel bir haber vereyim. 167 bölümlük animeden sonra, yeni anime serisinin duyurusu yapıldı. Bu anime serisinin adı, InuYasha: Final Act olarak belirlendi. 2009 yılında yayımlanan anime toplamda 26 bölümden oluşuyor. InuYasha serisini mükemmel bir şekilde tamamlayan bu anime, InuYasha TV serisinin devamıdır. Manganın animeye henüz adapte edilmemiş olan, 36-56 arasındaki ciltlerinden uyarlanmıştır.

InuYasha’nın konusu, Higurashi Kagome ile başlıyor. Kagome aslında sıradan bir kızdır ve ailesiyle birlikte, korudukları bir tapınakta yaşamaktadırlar. Bir gün kendisini, tapınaktaki kuyuya bakarken bulur, bir iblis tarafından yakalanıp kuyuya çekilir. Kuyuya çekildiği sırada elleri arasından muazzam bir güç ortaya çıkar ve iblisi bir şekilde yok eder. Kuyudan çıktığında, kendisini evinden çok uzakta bulur ve bulunduğu yer: Sengeku döneminin Japonya’sıdır yani eski Japonya. Nerede olduğunu anlamayan Kagome, etrafını keşfetmek isterken, ağaca bir okla asılmış olan InuYasha’ya denk gelir. Kaede adındaki yaşlı bir rahibe, Kagome’yi görür görmez, onun kız kardeşi Kikyo’nun reankarnasyonu olduğunu anlar ve Kagome’ye; Inu Yasha ve Kikyo’nun hikayesini anlatır. O sırada Kagome’yi kuyuya çeken iblis, tekrar ortaya çıkar. Onun peşinde olduğu önemli bir eşya vardır: Shikon no Tama. Kagome’nin kurtardığı InuYasha, tek hamlede iblisi yok ederken, aniden
Kagome’ye saldırır çünkü onda o dünyanın en güçlü eşyası bulunmaktadır.

Shikon no Tama’nın efsanesi, tüm dilekleri yerine getirmektir. InuYasha geçmişte, Shikon no Tama’yı ele geçirmek için sevdiği kadına ihanet etmiştir ve tek isteği ise, insan kanından kurtulmak ve tamamen bir iblis haline gelmektir. Kaede’nin yardımıyla InuYasha, bir şekilde bağlanır ve onu sakinleştiren en önemli büyü: osuwari’dir (bildiğiniz yaramaz bir köpeğe “otur” demekten farksız). InuYasha bir şekilde sakinleşse bile, Shikon no Tama’nın peşini bırakmak istemez (Shikon jewel, Jewel of Four Souls isimleriyle de görebilirsiniz). Bir karganın eline geçen Shikon no Tama, Kagome’nin onu okla vurmasıyla yüzlerce parçaya ayrılır ve işte asıl macera bu şekilde başlar. İster istemez, InuYasha ve Kagome bir araya gelmiştir. Shikon no Tama’nın parçaları tüm Japonya’ya dağılmıştır. Kagome, InuYasha ve onlara katılacak olan dostları, kolyenin tüm parçalarını, kötü ellere düşmeden önce toplamak zorundadır.

Görüldüğü üzere InuYasha, tek bir kolye yüzünden dengenin, nasıl alt üst olduğunu anlatıyor. Bol aksiyon, bol komedi ve bol bol büyü görmek istiyorsanız InuYasha tam size göre bir anime. Animesinin, mangasına oranla daha başarılı olduğunu itiraf etmeliyim. Uzun soluklu bir seri olması, InuYasha’yı başarılı gösteren başka bir artı. Gel gelelim Japon mitolojisinden hoşlanmayan bir çok izleyici, InuYasha’yı itici bulabilir. İblis çizimlerinin çoğu Japon mitolojisinden fırlıyor.

Karakterler arasındaki ilişki resmen Yalan Rüzgarı’nı anımsatıyor. Bir şekilde aşkı araya serpiştiren Masashi Ikeda ve Yasunao Aoki, bu konuda da biraz can sıkıyor. Hani bir türlü kavuşamayan aşıklar olur ya, Kagome ve InuYasha da bu hikayenin bir parçası. Miroku’nun kadınlara olan bağımlılığı, Sango’nun kardeşiyle olan hüzünlü hikayesi ve Shippo’nun şimarıklıkları, animeyi kendisine çeken nedenlerden sadece birkaçı. InuYasha’nın ağabeyi Sesshomaru’yu ve onun Rin’le olan ilişkisini de, unutmamak lazım. Özellikle anime boyunca, Naraku ismini çok duyacaksınız.

Bu arada bahsetmeden edemeyeceğim, InuYasha’nın müziklerini gerçekten seveceksiniz. Hani insanın içini rahatlatan ve gerçekten huzur veren melodileri, bizlere sunuyor. Genel olarak arkadaşlığın, aşkın ve diğer varlıkların kararlarına saygı duymanın, ne kadar önemli olduğunu öğreniyoruz. Peş peşe gelen aksiyon yüklü bölümlerin ardından, biraz da nefes almak ve hoş gülümsemeler yapabilmek adına ilginç sayılabilecek bölümler mevcut. Biz bunlara filler desek bile, InuYasha can sıkan bölümlere sahip değil.

Bu haftalık bu kadar. Sizi InuYasha’nın tanıtım videolarından biriyle baş başa bırakıyorum. İyi seyirler.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Göz Atın
Kapalı
Başa dön tuşu