Nedense Batman benim için her daim farklı oldu. Diğer DC kahramanları gibi süper gücü yok. Bruce Wayne oldukça varlıklı ve normal bir insan. Teknolojiden yararlanıp, Gotham şehrini kötülere karşı koruyor. Çizgi romanları dışında Batman’i televizyonda dizilerde gördük, beyaz perde de filmlerde izledik. Tabii ki oyun dünyasına da birçok kez konuk oldu. Gerekse geçmiş senelerde oyunları çıktı, kimi iyi kimi kötü projelerle dijital ortamda yerini aldı. Ama bu sefer daha farklı bir şekilde karşımıza çıkmaya hazırlanıyor, çünkü bu seferki yeni Batman oyunu Arkham Asylum, gerek dayandığı temel gerekse içeriğiyle bizlere farklı bir deneyim yaşatacak gibi gözüküyor.
Gölgelerin şövalyesi
Yapımda Batman’nin yeni macerası Gotham şehrinin karanlık gecelerinde, binaların çatılarında geçmiyor, Gotham yerine Arkham Asylum isimli bir akıl hastanesinde, Batman azılı düşmanlarına karşı büyük bir mücadeleye girişiyor. Arkham Asylum, Gotham’ın dışında bir ada üstüne inşa edilmiş, çılgın derecedeki suçlular için de aslında bir hapishane. Batman’nin en tehlikeli düşmanları burada kilit altında tutuluyor. Oyunda Joker yakalanıyor ve Arkham Asylum’a getiriliyor. Ancak Joker Arkham Asylum’da ortalığı birbirine katıp kontrolü ele alıyor ve ayrıca Batman’nin diğer düşmanlarını da serbest bırakıyor. Suçluların daha fazla tehlike yaratmaması için bu durum da Batman devreye giriyor ve Arkham Asylum’daki macera başlıyor. Oyunun hikayesini Star Wars: Ewok, Superman: The Animated serisi, The New Batman/Superman Adventures, Batman Beyond’a imza atan Paul Dini tarafından kaleme alınıyor.
Oyun gizlilik ve aksiyon (Stealth-Action) üzerine kurulu bir yapım olacak. Batman olarak gölgeleri kullanıp düşmanlarımızı haklayacağız. Kısacası aslında karanlık en büyük dostumuz olacak. Pat diye düşmanların önüne çıkmak bizim için iyi olmayan sonuçlar yaratabilecek. Bu yüzden karanlıktan faydalanıp, rakiplerimizi en zayıf ve beklemedikleri bir anda alaşağı edebileceğiz. Dövüşler genel olarak, Batman’nin her daim düşmanlarına karşı ve acil durumlarda başvurduğu teknolojik silahları, gafil anlar ve gizlilik üstüne daha çok odaklanıyor. Tabii bunun yanında yumruklarımız ve tekmelerimiz de dövüşlerde söz sahibi. Batman için çok fazla yakın dövüşe girmeyeceğimiz, bunun yerine uzaktan silahlarımız yardımıyla düşmanlarımızı haklayacağımız söyleniyor. Mesela açık bir pencereden sessiz biçimde rakiplerin olduğu odaya girdik ve gizli bir köşede usulca bekliyoruz. Burada düşmanların üstünde ne var diye tarayıp baktıktan sonra, bizim için en tehlikeli olan rakipten başlayıp, sessiz ama en keskin biçimde onları ortadan kaldırmamız gerekecek.
Batman: Arkham Asylum’da belirtilen bir özelliğe göre boss’larla olan dövüşler farklı bir şekilde gerçekleşecek. Legend of Zelda stilindeki dev boss karakterlerle olan dövüşlerde, teknolojik aletlerimizi kullanıp boss’ları alt etmeye çalışacağız. Yani direk olarak boss’lara tekme tokat girmeyi düşünmeyin, sonuçta Batman ne kadar usta bir dövüşçü de olsa, normal bir insan ve süper üstü bir gücü yok. Dev cüsseli daha kuvvetli boss’lar Batman’i düz dövüşlerde yere serebilir. Bu yüzden taktik yapıp, teknolojik aletlerimizi tam yerinde kullanmamız gerekecek. Silahlarımızı ve aletlerimizi Batman’nin mağarasından veya karşımıza çıkan gizli bazı yerlerden elde edebileceğiz. Silahlar ve aletlerimiz arasında, Batman’nin ucunda bir ok olan iple yukarı tutunduğu aleti, ünlü Batman işareti şeklindeki yıldızları vs… gibi tanıdık ekipmanlar yer alacak.
Hastanenin aşağısı kaldırım taşları
Maceranın Gotham şehrinde geçmemesi, Arkham Asylum hastanesinde geçmesi, sizi küçük bir mekanın karşılayacağı hissine düşürmesin. Yapımcılar Arkham Asylum’u çizgi romandakine sadık bir şekilde tasarlıyor ve hastanenin içinin büyük olacağını belirtiyorlar. Arkham Asylum’da aşağıları inip kendimi yeraltındaki büyük koridorlarda da bulabileceğiz. Düşmanlarla olan mücadelelerimiz yeraltında da sürecek.
Düşmanlarımız olacak diye sürekli bahsettim, ama bu düşmanlar kimler işte asıl onlara bakalım. Rakiplerimiz Batman’den nefret eden ve Batman’i bir kaşık suda boğmak isteyen en azılı rakipler. Yapımcılar Batman’nin 70 yıllık çizgi roman lisansını satın almışlar. Bu da demek oluyor ki, oyun içinde çizgi romandaki düşmanlara ve hatta Batman’nin dostlarına da rastlayacağız. Rakiplerimiz arasında en başta Joker olmak üzere, Penguin, Killer Croc, Harley Quinn, Zsasz, Riddler, Scarecrow, Poison Ivy ve Mr. Frezee gibi Batman’nin en azılı rakipleri yer alıyor. Bunlar şimdilik bilinenler, belki yapımcılar çizgi romandaki farklı düşmanları da oyun içine koyabilirler.
Artık son yıllardaki bazı aksiyon oyunlarında, karakterin seviye atlaması ve daha da geliştirilmesi özelliği yer almaya başladı. Arkham Asylum gizlilik ve aksiyon üstüne kurulu olmuş olsa da, bu modaya uyuyor ve biraz RPG öğesini içinde barındırıyor. Hakladığımız düşmanlardan belli bir deneyim puanı kazanacağız ve seviye atlayacağız. Batman RPG stili bir yetenek ağacına sahip olacak ve bu ağaç üstünde puanları dağıtacağız. Böylece Batman daha güçlenecek ve daha etkili olacak. Ancak yetenek ağacının tam nasıl olacağı ve sistemin daha başka nasıl işleneceği hakkında başka detay verilmiyor. Oyunun diğer ilginç özelliklerinden biri ise dedektiflik yapabilecek olmamız. Yeri geldiğinde bir olayla ilgili olarak ekipmanlarımızla iz sürmemiz ve delil toplamamız gerekebilecek.
Yapım Chronicles of Riddick: Escape from Butcher Bay’a benzer, arada Bioshock’u hatırlatan atmosfere sahip. Bu atmosferi veren nedenlerin birincisi Arkham Asylum’un kendisi ve Unreal 3 grafik motoru. Yapımdaki görsellik, tasarımlar ve dizaynlar genel olarak karanlık bir çehreye sahip. Batman’nin modellemesi ayrıntılı bir biçimde hazırlanıyor, aynı şekilde diğer düşmanların da modellemeleri kaliteli gözüküyor. Hatta ana düşman modellemeleri ekran görüntülerinde oldukça iyi duruyor. Oyunun seslendirmeleri de bir hayli dikkat çekici. Joker’i ilk çekilen Star Wars üçlemesinde Luke Skywalker’ı canlandıran Mark Hamil, Batman’i ise daha önce birçok kez gene Batman’i seslendiren Kevin Conroy seslendiriyor.
Batman: Arkham Asylum daha önce çıkan Batman oyunlarına göre daha farklı, daha karanlık ve ilginç bir deneyim sunacak gözüküyor. Oyunun ise çıkış tarihi şimdilik muamma. Eğer bir terslik olmazsa 2009 yılı içinde PC, PS3 ve X360 için piyasaya sürülmesi bekleniyor.