Beyond: Two Souls
Bu yazının taraflı olup olmaması konusunda çok çeliştim kendi içimde. Sonuçta Quantic Dream benim en çok sevdiğim yaratıcı stüdyolardan birisi. Son yıllarda isimleri Heavy Rain ile popülerleşmiş olsa bile aslında şüphesiz tek işleri Heavy Rain değil.
“Quantic Dream’in “Kara” isimli teknoloji demosunu hatırlayın!”
Quantic Dream’in her biri “sanat eseri” sayılabilecek oyunlarının en sonuncu halkası olan Beyond: Two Souls’u yazmaya geçmeden önce QD’nin bu hale nasıl geldiğini, bu sürecin nasıl geliştiğini anlatmam için daha önce yaptıkları işleri saymam çok daha yerinde olur diye düşünüyorum. Omikron: The Nomad Soul ile 1999 yılında ortaya çıkan Quantic Dream, oyunda David Bowie’nin müziklerini ve kendisini kullandığı için oldukça dikkat çekmişti. Daha sonra asla ortaya çıkmayan Quark projesi üzerinde çalışan QD geçen süre içinde yapılanmasını güçlendirmeye çalışır ve asıl efsane olacakları Fahrenheit üzerine çalışmaya başlar. Fahrenheit gerçekten kendi türünde bir ilkti. Şimdiler de Heavy Rain için söylenen “İnteraktif hikaye anlatımı” elementlerinin ilk kullanımını Fahrenheit’ta görürüz.
Heavy Rain ile kıyaslandığında oldukça fantastik bir hikayesi olan Fahrenheit’ı o dönem çıkan oyunlardan ayıran bir başka özellik ise birden fazla ana karakterle hikayenin ilerlemesidir. Lucas Kane, Carla Valenti, Tyler Miles ve Markus Kane ile farklı kararlar verip hikayenin gidişatını değiştirebilmekteydiniz. Doğal olarak çıktığı zaman çoğu kritikten oldukça yüksek puanlar alıp dünya çapında bir fenomen olmuştu. Şimdiler de baktığınızda unutulmayan oyunlar arasına giren Indigo Prophecy (Fahrenheit) Heavy Rain çıkana kadar bu konuda liderliğini korudu.
Fahrenheit’tan sonra 2006 oldu ve Quantic Dream Heavy Rain için hazırladığı muhteşem teknoloji demosuyla hepimize ne kadar büyük işlerin peşinde olduğununun sinyalini verdi. Dönemin bütün yazarları Heavy Rain’den çok çok büyük beklentilerinin olduğunu söylerken bazıları ise Quantic Dream’in bu sefer işin altından kalkamayacağını savunmaktaydı. Haklı oldukları taraflar vardı, Fahrenheit iyiydi güzeldi fakat Heavy Rain tamamen farklı bir konseptin üzerine tamamen farklı bir teknoloji ile eğilecekti, bir kere o dönemin yeni jenerasyonu için yapılmaktaydı ve oyunda verdiğiniz kararların hikayeyi değiştirme olayı tamamen geliştirilerek düzgün bir hale getirilecek bu sayede oyun bambaşka sinematik bir tecrübe haline dönüştürülecekti. Bu –Quantic Dream için bile oldukça zorlu bir işti.
2006 Üzerinden 4 yıl geçti, Heavy Rain piyasaya çıktı, dünya çapında 2 milyondan fazla sattı, insanlar çılgınlar gibi oynadı fakat Heavy rain konusunda satış rakamları ve buna benzer göstergelerden önemli olan yegane şey insanların neler hissettiğiydi. Oyunla ilgili herkesin anlatacak kişisel bir hikayesi vardı. Bu durum video oyunu kavramında bir kırılma noktasıydı, Fahrenheit ile bu kırılmaya başlayan Quantic, Heavy Rain ile bitirmişti; artık insanlar oyunlarda duygusal olarak -Heavy Rain kadar uyarılmak isteyeceklerdi.
Heavy Rain’in hikayesine değinmek istemiyorum, herkesin ayrı bir hikayesi var çünkü ve size bunun bir dökümünü vermemin imkanı yok, bunu tecrübe edecek olan sizlersiniz. Eğer hala oynamadıysanız ve bir PlayStation 3 sahibiyseniz çok şey kaçırdığınızı gönül rahatlığı ile söyleyebilirim.
“Ellen Page’in canlandırdığı Jodie Holmes, kesinlikle savunmasız değil.”
Heavy Rain bir kırılma noktasıydı dedim, oldukça haklı olduğumu düşünüyorum fakat eğer Heavy Rain bir kırılma noktasıysa Quantic Dream’in bundan sonra yapacağı oyun ne olacaktı? Herkes yeni jenerasyon için bir şeyler yapacaklarını beklerken tekrar PlayStation 3’e çalışacaklarını söyleyen Cage şüphesiz konsol sahiplerini tekrar heyecanlandırmayı başardı; çünkü böyle oyunlar her jenerasyona sadece bir kere gelirdi ve geldiklerinde adeta bir atom bombasının bıraktığı izler gibi boşluklar yaratırlardı. Umarım Heavy Rain’in bıraktığı boşluğu doldurmak için yeterli zamanınız olmuştur çünkü 2013’te Quantic Dream’in muhteşem kadrosundan son bir darbe daha yemek üzeresiniz.
Beyond: Two Souls aslında bir bakıma QD’in köklerine dönüş projesi olacak çünkü Heavy Rain aksine doğaüstü temaları kapsıyor. Two Souls’tan önce zaten bunun böyle olacağının sinyallerini “Kara” isimli teknoloji demosuyla sezmiştik biraz. Burada yazılı olarak iddiamı tekrarlamak ve tarihe geçmek istiyorum, -bence Beyond Two Souls, Kara isimli teknoloji demosunda gösterilen android hikayesi ile bağlantılı bir oyun olacak her şekilde, bunu ana karakterimiz üzerinden mi görürüz yoksa başka bir yerde mi bilmiyorum fakat daha önce Heavy Rain için yapılan teknoloji demosundaki karakteri oyunda görmüştük (fahişelik yapan kadın), bu sebeple ben Kara’yı öyle ya da böyle göreceğimizden ümitliyim.
Peki ama Beyond nasıl bir oyun olacak? David Cage’in söylediklerine göre Beyond bu sefer Heavy Rain kadar yürek burkan bir drama değil, adı bile ağır olan Heavy Rain’de bazı kararları verebilmek için çok ciddi bir psikoloji gerekirken Beyond gibi bir oyunda tekrar aynı şeyleri tecrübe etmeye insanın gözü korkuyor açıkçası. Cage’in söyledikleri ise bu konuda biraz daha içimize su serpiyor. Two Souls adından anlaşılacağı üzere yaşamdan sonra ne olacağı sorusuna cevap arayan bir oyun, yani bu bağlamda acı tabii ki hikayenin bir parçası olacak fakat belki de Heavy Rain kadar vurgulanmayacak.
Ellen Page’in canlandıracağı Jodie Holmes isimli karakterin hayatının 15 senelik kısmının üzerine kurulacak olan Two Souls, Jodie’nin yaşamının her anında yanında olan “Idan” isimli varlığın gizeminin ve de bu süreçte Jodie’nin kendi hayatının anlamını bulmasını konu alacak. Şimdiye kadar yayınlanan fragmanda gördüğümüz kadarıyla Jodie oldukça özel güçlere sahip, Idan ile birlikte çalışarak koskoca SWAT ekibini yere serebiliyor. Bu minvalde Cage oyunun daha önce yaptıkları işlere nazaran daha fazla aksiyon içereceğinden bahsetmekte.
Ana karakter olarak neden Ellen Page’in kullanıldığı sorulduğunda Cage bunun çalışma sürecinin bir parçası olduğundan bahsetti. Cage’in dediklerine göre kendisi oyunlarının hikayelerini farklı konseptlerin kafasında birden bire bir araya gelmesiyle oluşturuyor, “Ellen Page’i uzun zamandır bir projemde değerlendirmek istiyordum” diyerek olaya açıklık getiren yapımcı, Beyond’un Page ile birlikte oldukça duygusal ve ikili ilişkiler (burada büyük ihtimalle Jodie ve Idan’ın ilişkisinden bahsediliyor) üzerine bir yapım haline geldiğini söylemeden edemiyor.
Jodie Holmes yaşamı sırlar ve gizemlerle dolu bir karakter, Idan’ın ne olduğu konusunda henüz hiçbir bilgi verilmezken fragmanlardan anladığımız bir çeşit “varlık” olduğu yolunda. Kamera açısından sürekli olarak karakteri izleyen Idan’ı kullanarak Jodie ona karşı gelenleri rahatça durdurabilmekte.
Grafiksel anlamda Heavy Rain’den kat ve kat daha üstün bir görsellik ile karşı karşıyayız gibi görünüyor, Quantic Dream özellikle Beyond’da ışık oyunlarını ve kaplamaları oldukça profesyonel bir şekilde kullanıyor, Heavy Rain’de zaten bunu ne kadar iyi yapabildiklerini göstermişlerdi, bu sefer iyice PlayStation 3’ün sınırlarında gezilmiş. Aslında konu Quantic Dream’e geldiğinde mevzu bahis tamamen hikayedir gerisi teferruattır, çünkü hikaye dışında geri kalan her şeyi muhteşem yapacaklarını bilirsiniz, sadece hikayeyi henüz bilmediğiniz için o konuda bir yorum yapamazsınız fakat iyi olacağını bilirsiniz, bunun üzerine bir de Move desteği ekleyin, tadından yenmesin.
Quantic Dream’in yeni şaheseri Beyond: Two Souls bu yıl içinde geliyor, henüz yılın başındayız, ortada ise tam bir tarih yok, David Cage konu yeni oyunları olduğunda bir Quantic Dream klasiği olarak çok az bilgi veriyor, tek çare beklemek, beklemek…Fakat şimdiden inancım oldukça büyük, Beyond: Two Souls, bence 2013’ün en iyisi olacak.