2007’nin yaz mevsiminde raflarda boy gösteren Call of Juarez, uzun zamandır
yokluğunu hissettiğimiz Vahşi Batı temasıyla bizleri buluşturdu. Silahşorlar
diyarında at koşturup, kızıl derililerden kaçmak, öyle her oyunda
bulabileceğimiz enstantaneler değil; hele ki, her 3-4 yapımdan birinin, İkinci
Dünya Savaşı konusundan beslendiği şu günümüz dünyasında… Sırf bu yüzden bile
ayrı bir değeri var Call of Juarez’in. Şimdilerde ikinci oyunuyla raflarda yer
alacak olan yapım, adının yanına Bound in Blood ismini almış. İlki yalnızca PC
ve X360 için satışa sunulan Call of Juarez’in ikincisi, PS3 konsolu için de
raflarda yer bulacak.
İyi günler, Juarez’e bakmıştım…
Serinin ilk oyununda, Billy ve onun üvey amcası olan Reverend Ray adında iki ana
karakteri sırayla kontrol ediyorduk. Billy, oyunda atletikliği ve çevliği
simgelerken, rahip olan Ray ise üstün silah becerisiyle adalet dağıtıyordu…
Yeni yapımda da iki karaktere sahip olacağız. Tıpkı orijinal oyundaki gibi
sırayla kontrol edeceğimiz bu karakterden biri, ilk yapımdaki Ray. Ancak bir
farkla, biraz daha geçmişe gidiyoruz bu kez. Zira Call of Juarez’in sonunda Ray
hayata gözlerini yumuyordu. Bu kez dimdik karşımıza çıkmasını, zamanı geri alan
yapımcılara borçluyoruz. Ray McCan’ın haricindeki diğer karakter ise onun
kardeşi Thomas McCan.
Tahmin edeceğiniz üzere Ray ve Thomas birbirine pek benzemiyor (Benzese sıkıcı
olurdu). Silah kullanma becerilerinden tutun da, atletik yapılarına kadar…
Hatta kişiye özel silah seçeneklerinin de olacağını vurgulayan yapımcı Techland,
hangi karakterle oynarsak ona göre stilimizin değişmesini sağlamaya çalışıyor.
Oyunu kişiselleştirmeye çalışan yapımcı ekip, senaryoyu çok fazla etkilemese de,
bazı yol ayrımlarının da olacağını müjdeliyor. Öyle ki, bazen vurup
vurmayacağımızın bize bırakıldığı karakterler bulunacağı gibi, kurtaracağımız ya
da ölüme terk edeceğimiz düşmanlarımız da olabilecek.
“Yapımda iki farklı karakteri, sırayla kontrol edeceğiz.”
Beni niye çağırdın Juarez?
Bount in Blood’da serüven, Georgia’daki sivil savaş döneminde başlıyor. Soluğu
kısa bir süre sonra Meksika’daki Aztek harabelerinde alıyoruz. Devamında ise
Vahşi Batı’nın tehlikeli kanyonlarında hayatta kalmaya çalışacağız. Henüz
senaryo ile ilgili detaylar verilmese de, Amerikan tarihinden bir kesitin
içerisinde yer alacağımız, açıklanan bilgiler arasında.
İlk oyunun grafik motorunun geliştirilmiş bir versiyonunu kullanan Techland,
yayınlanan videolarda ve ekran görüntülerinde gördüğümüz kadarıyla, açık
alanları son derece başarılı bir şekilde çizmiş. Geniş haritlar modelleyen
yapımcı ekip, karakter tasarımlarına da özen göstermiş. Zira başarılı ışık
efektiyle beraber suratlar ve giysiler bir hayli gerçekçi görünüyor.
Genç Juarez
Eğer bir ertelemeye tabi tutulmazsa, PC için Mayıs sonunda raflarda yer alacak
olan Call of Juarez: Bound in Blood, X360 ve PS3 platformunlarında Haziran
ayında boy gösterecek. Aynı dönemde satışa sunulacak olan Salvation’a ciddi bir
rakip olan yapım, muhtemelen sadece FPS olduğu için değil, Vahşi Batı temasına
sahip olduğu için de tercih edilecektir.