aşina olduğu bir isimdir. Yazdığı sayısız roman birçok filme konu olmuş ve hatta
Undying adında bilgisayar oyunu bile yapılmıştır. 5 Ekim 1952 doğumlu olan Clive
Barker, korku edebiyatının en önemli temsilcilerindendir. Öyle ki yazdığı
Hellraiser ve Candyman beyazperde de oldukça yoğun ilgi görmüştür. Epik bir
anlatımı tercih eden yazar, atmosferi eserlerinde ön plana çıkartır. Böylelikle
okuyucuyu, karanlık ve derin bir korku girdabının içinde, elinde fenerle çıkış
yolunu bulmaya iter…
John Woo, sinemada ağır çekim aksiyon sahnelerine tapanların, mutlaka tanıdığı
bir isimdir. Öyle ki onun Slow Motion teknikleri, ondan sonraki bir çok
yönetmene fikir vermiştir. Bu fikirlerin neticesinde oluşmuş filmlerden biri de
Matrix’tir. Adeta bir ekol yaratmış olan Çin doğumlu John Woo, Asya’dan gelip
Amerika’da film çekebilen en yüksek bütçeli yönetmendir. Şu sıralar oyun
dünyasıyla da içli dışlı olan Hong Kong’lu yönetmen, Stranglehold ve Demonik
isimli iki projenin üzerinde çalışıyor.
Clive Barker ve John Woo ortaklığı
Kendi dallarında son derece başarılı olan bu iki isim, şu sıralar tek bir yapım
için beraber çalışıyorlar. Projenin ismi Demonik! Açıkçası her iki isim de oyuna
bir çok artı değer katacaktır. Fakat bunlardan bahsetmeden önce Clive Barker’ın
efsaneleşen oyunu, Undying’i biraz hatırlamalıyız.
21 Şubat 2001 tarihinde satışa sunulmuş olan Undying, aslında piyasaya sessiz
sedasız bir giriş yaptı. Ancak oynandığında görülen bir gerçek vardı ki, son
yılların en görkemli FPS oyunlarından biri karşımızda duruyordu. Oynanabilirliği
son derece üst seviyedeydi ancak bu artıyı Clive Barker’a yüklemek yanlış olur
kanaatindeyim. Bu tamamen yapımcı firma EA’nin eseriydi. Gelin görün ki, oyunun
asıl oynanmasını sağlayan atmosferi ve kurgusuydu! Bu özelliklerin künyesinde
ise Clive Barker ismi geçiyordu!
Yapımın atmosferi son derece oyuncuya etki edecek şekilde tasarlanmıştı. Öyle ki
her an korkutucu bir öğe ile karşılaşacağımız hissi veren ortamlarda
dolaşıyorduk ya da puslu bir havada, geniş arazide yapayalnız bir şekilde; “her
an birşey olabilir?” sorusuna yanıt aramak ile vakit harcıyorduk. Oyun adeta
odanızın duvarları gibi dört bir yanınızı sarıp sarmalıyordu. Seslerin ve
oyundaki mistik güçlerin yardımıyla, korku iliklerinize kadar yaşanır hale
geliyordu.
İşte böylesine başarılı bir yapımı gerisinde bırakmış olan Clive Barker, yeni
projesi Demonik’e aksiyon filmlerinin usta yönetmeni John Woo’yo da davet
ediyor. Belki Clive Barker, Undying’in aksiyon sahnelerinin yetersiz olduğunu
düşündü, belki de yeni oyunu Demonik’te bambaşka sahneler hayal ettiği için
böyle bir ortaklık kurdu bilinmez ama şu da bir gerçek ki, oyunculara
doyamayacakları bir korku temalı oyun vaadediliyor. Clive Barker ve John Woo, bu
işin de altından kalkacak kadar başarılı isimler. Ancak yapımın bir de teknik
tarafı var. Yani oyunun mutfağı. Bu sefer Undying’te olduğu gibi yapımcı
koltuğunda EA Games bulunmuyor. Clive Barker eserin oyun haklarını Terminal
Reality ve ortağı Tiger Hill Entertainment’e vermiş.Terminal Realty’nin geçmişine baktığımızda Bloodrayne 1&2, Nocturne, Blair Witch
Volume 1: Rustin Parr, Fly, Monster Truck Madness 1&2 ve şu sıralar Aeon Flux
gibi belli başarılar elde etmiş, isimleri unutulmamış oyunlar görüyoruz. Tiger
Hill Entertainment’e baktığımızda henüz çok genç bir firma olmaları özelliğiyle
karşı karşıya kalıyoruz. Öyle ki şu an üzerlerinde çalıştıkları 2 oyun
bulunuyor. Bunlardan biri PS3 ve X360 için hazırlanan ve 2006 sonunda
piyasalarda olacak olan ShadowClan ve ilk bilgileri ortalarda dolaşmaya başlayan
Demonik!
Demonik’in senaryosu tabi ki Clive Barker’ın kaleminden çıkıyor. Hikaye bir
hayli ilginç. Şöyle ki; Yer altında yaşayan Demonik’ler, cehennemden kaçmış
kölelere karşı mücadele etmeye başlarlar. Bu karmaşanın içinde bize emir
verenimizin isteklerini yerine getirmeye çalışacağız. Bu yolda bizi engellemek
isteyen bir çok öğe olacak. Ancak hiçbiri bize kolay kolay acı çektiremeyecek!
Çünkü bu konuda biz onlardan çok daha tecrübeliyiz! Eğer görevlerimizi başarıyla
yerine getirirsek, daha da güçlenip, gelişeceğiz. Bununla beraber bizi bağlayan
zincirlerden de kurtulmaya çalışacağız. En nihayetindeki amacımız ise dünyayı
tek başımıza yönetmek olacak!
Bu sefer korkunun kendisi biziz!
Demonik, korku temalı üçüncü şahıs görünümlü aksiyon oyunu. Ancak tek farkla!
Zira bu sefer korkunun kendisini biz oluşturuyoruz. Yönettiğimiz karakter üstün
güçlere sahip bir iblis! Yaklaşık olarak 25 ölümcül güce sahip olabilen bu
iblis, başlangıçta sadece bir kaç özelliğini kullanabilecek. Siz görevleri yapıp
geliştikçe, Demonik’in yetenekleri çoğalıp, güçlenecek. Bu insan üstü
özelliklerden biri de kılık değiştirme. Zira karakterimiz, insanların arasında
şüphe çekmeden(!) dolaşabilecek bir görünüşe sahip değil. İşte bu yüzden kılık
değiltirip, çeşitli insan formları alabiliyoruz. Ancak bunlar çok uzun süre
sürmüyor. İşimizi mümkün olduğunca kestirmeden halletmeliyiz. Eğer işimizi
yaparken şüphe çekersek, geride tanık bırakmamak için bizi görenleri öldürmekten
başka çaremiz yok. Tabi bunu yaparken başkalarına da gözükmemek olası. Eğer
gözükürseniz ve içinde bulunduğunuz ortam sizin kontrolünüzden çıkıp bir kaos
ortamına dönüşürse, kaçmaktan başka çareniz olmayacak. Bu durumda da yine
çeşitli insan formlarını kullanarak kaçabilirsiniz. Fakat her istediğimiz
insanın kılığına girebilme gibi bir özgürlüğümüz var mı, henüz bilmiyoruz. Eğer
öyle bir özgürlüğümüz varsa gerçekten oldukça etkileyici olur. Düşünsenize,
güvenlik görevlilerinin bizi yakalamak için geldikleri sırada, bizde onlardan
birinin kılığına girip, ortamdan uzaklaşabilecek olmamız gerçekten olağan üstü
olurdu.
Bir diğer yeteneğimiz de “Şeytanın eli!”. Bu özellik sayesinde uzaktaki
nesneleri yakalayıp, istediğimiz gibi kontrol edebiliyoruz. Hatta aksiyon
anlarında strateji kullanıp, insanların üzerlerine masa, sandalye vb…
nesneleri fırlatabiliyoruz. Böylelikle düşmanlarımızdan kurtulmamız da olası.
Ayrıca yakaladığımız nesneleri kendimize siper de yapabileceğiz.
Demonik’imizin yetenek yelpazesi oldukça geniş. Şeytani güçlerimizden birisi de
veba! Düşmanımıza veba yayabiliyoruz. Bunun neticesinde hedefimizin vücut
yapısında çeşitli değişmeler görülecek. Öyle ki hastalık neticesinde vücudu
yavaş yavaş parçalanmaya başlayacak ya da birden bire patlayabilecek. Özellikle
bu gücü kalabalık gruplara uygulamamız, bize büyük fayda sağlayacak!Yine kalabalık gruplara saldırılarda oldukça işimize yarayacak bir başka güç de,
böcek sürülerini kontrol edebilme yeteneği! Bu sayede bir birinden ürkütücü
böcekleri düşmanlarımızın üzerine salabiliyoruz. Böceklerin görevi ise, hedefin
kemikleri gözüktüğünde sona eriyor!
Yönettiğimiz karakter gerçekten oldukça güçlü. Öyle özellikleri var ki düşmanın
bizi nasıl zorlayacağı merak konusu. Örneğin karşımızdaki insanların zekalarını
da ele geçirebiliyoruz. Böylelikle başta size saldıran bir insan, sizin
tarafınıza geçecektir.
Devasa bölümler!
Yapımın görevleri üzerine de oldukça çalışılmış! Öyle ki bölüm tasarımları
devasa boyutlarda. Böylelikle her bir görev için epey zaman harcamamız
gerekecek. Toplam da 10 bölüm olduğunu düşündüğümüzde, moralimizin bozulmasına
gerek olmayacak. Zira Clive Barker ve teknik ekip, konuyla ilgili gerekeni
fazlasıyla yerine getiriyordur… Oynayanların hatırlayacağı üzere, Undying’te
açık mekan haritaları oldukça genişti. Atmosfere de hep bir huzursuzluk ortamı
hakimdi. Demonik’te de benzer bir durum bekleniyor. Fakat Demonik’te bölümlerin
uzunluğu, Undying’ten çok daha fazla zaman gerektirecek.
Demonik’in multiplayer’ının da olacağı gelen bilgiler arasında. Hem PC hem de
X360’da çıkacak olan oyunu arkadaşlarımıza karşı da oynayabileceğiz. Bunun
üzerine yapımcılar oldukça titizlikle duruyorlar. Eğer ortaya başarılı bir sonuç
çıkarsa, Demonik’in güçlerini online ortamda arkadaşlarımıza karşı kullanmak
oldukça keyifli olacak.
Ne kanıya vardık?
Sonuç olarak Clive Barker ve John Woo’nun üzerinde çalıştığı, Terminal Reality
ve ortağı Tiger Hill Entertainment’in yapımcılığını üstlendiği bir oyundan
bahsediyoruz. Aksiyon sahnelerinde John Woo’nun deneyimi, yapımın kalitesini
oldukça arttıracaktır. Kim bilir belki de gelmiş geçmiş en iyi korku/aksiyon
oyunuyla karşı karşıya kalırız. Madalyonun diğer yüzünde Clive Barker duruyor.
Onun kaleminin değdiği Undying gibi bir baş yapıt bekliyor insan. Umarız öyle de
olur. Aksi halde Undying’in mucizevi bir tesadüf olması gerçeğini, bu bünye
kaldırmaz(!) Tabi işin bir de teknik tarafı var. Clive Barker ve John Woo’nun
isteklerini, yılların deneyimli firması Terminal Reality ve genç ekip Tiger Hill
Entertainment, Demonik’e nasıl yansıtacak? Açıkçası oyun EA Games’den çıkıyor
olsaydı umudum oldukça fazla olurdu. Yeni bir Undying’le karşılaşma ihtimali
üzerinde dururdum muhtemelen. Ancak ne kadar deneyimli olursa olsun Terminal
Reality, bu türe klasik derecesinde başarılı bir oyun vermemiş. Bu yüzden hikaye
ve kurgu haricinde, teknik yönden pek tatmin olamayacağımız bir yapım söz konusu
olabilir. Uzun lafın kısası umutlarımızı yitirmeyelim. Umuyoruz ki, 31 Ocak
tarihinde X360 için, henüz tam tarihi belli olmasada 2006’nın ilk çeyreğinde PC
kullanıcıları için ortaya çıkacak olan korkunun ismi Demonik olur! Oyuna dalıp
gerçek hayatı unutmayın…