Yıllar sonra bir şeyler benzeşiyor. Afrika, çöl sıcağı, vahşi hayvanlar geride kaldı. Sarı ve tonlarıyla bezeli topraklar, yerini tekrar yeşilliklere bırakıyor. Bu kez yaratıklar yok, ya da en azından öyle tahmin ediyoruz. “Cry ve Tropik ada teması” tekrardan birleşiyor. Başlangıç evresi bile neredeyse aynı olarak üstelik. Neden mi? “Amacımız ilk oyunun havasını yakalayabilmek” diyor çünkü yapımcılar. Far Cry 2 için ise, “ilk oyunun satış başarısını geçmeyi hedefliyoruz” deniliyordu. Görülen o ki Ubisoft Montreal, bünyesindeki daha fazla güven maddesi sayesinde artık rakam olarak değil, macera duygusu olarak da ilk oyunu Far Cry 3’le yakalamayı düşünüyor.
Ne bitmez eziyet, ne dinmez gözyaşıdır bu? Uygarlıktan çok çok uzaklarda, sıcak, ama özünde soğuk bir dünyada gözlerini tekrardan açmak şans mıdır, şansızlık mı? Adamımız Jason, gözlerini açtığında tropik bir adada olduğunu görüyor. Kısa süre öncesine kadar sakin suların üzerinde, kız arkadaşıyla yol alıyordu. Ne olduysa oldu artık, hatırlamıyor, ancak kız arkadaşının ortalarda görünmediği, kaçacak ne bir teknesinin, ne de bir planörünün olmadığını biliyor. O halde? Hayatta kalma mücadelesi başlasın!
Ada sahillerinde bekliyorum
Crytek’in Far Cry’ı öksüz bırakmasının üzerinden yıllar geçti, ancak Ubisoft, hala seriyi devam ettirmeye niyetli. Bu kez ilk oyunun bir benzerini hazırlayarak üstelik. Benzeri dedik, ama tabii ki aynısı değil. Seride daha önce denenmemiş yeni özellikler ve oynanış elementleriyle birlikte Far Cry 3, bakalım beklentilerimizi karşılayabilecek mi?
Dikkatinizi çekmiştir, Far Cry 3’ün senaryo başlangıcı, ilk Far Cry’dakiyle benzeşiyor. E tropik adalara da dönüyoruz. O zaman bu ilk oyunun remake versiyonu… değil, hayır! Yapımcıların deyimiyle yeni yapımdaki tropik ada, uygarlıktan epeyce uzakta, her yanı kötü adamlarla (teröristin kibarcası) kaplı, istemediğiniz kadar ot misali AK 47’nin bulunduğu bir ada. Zaten E3 demosunda görüldüğü üzere,daha ilk etapta 2-0 yenik başlıyoruz oyuna. Sevgilimiz bizle olmadığı gibi, bir de Voss adındaki terörist liderin eline düşüyoruz. Acaba bundan sonra ne olacak? Eh, pat diye oyunun başında ölmeyeceğimiz kesin. Yoksa tarihin en kısa maceralarından birine tanıklık edip, ardından Ubisoft Montreal’i elimizde meşalelerle basabiliriz.
Far Cry + Gelişim sistemi + ticaret + kötü adamlar = Bu güzel bir oyun
Far Cry 3’te ilk dikkat çeken özellik, kesinlikle grafikler. Dunia motorunda yapılan geliştirmeler neticesinde, Far Cry 2’ye nazaran daha detaylı harita tasarımlarına ve daha keskin ışık efektlerine sahibiz. Karakter tasarımlarının pek iyi olduğu söylenemez, zaten bir önceki oyunda da pek detaylı değillerdi. Ancak oluşturulan büyük bir haritanın olduğunu bildiğimizden, bunları göz ardı edebiliriz bir nebze. Söylenenlere göre Ubisoft Montreal, bu oyun üzerinde yaklaşık 4 yıldır çalışıyormuş. Gösterilen demonun ardından oyunun konsol sürümlerinin de görsel anlamda çok iyi görüneceğini (PS3 ve X360’da görsel kalitenin aynı olacağı belirtiliyor) söylemeyi de ihmal etmiyorlar.
Oynanış unsurlarındaki artış da gözlerden kaçmıyor. Artık gelişim sistemi sayesinde karakterimiz tecrübelenecek; oyunun başındaki silah kullanım yeteneği ile, ortasındaki yeteneği aynı olmayacak. Bu gelişim sistemini sadece silah ateşleme kabiliyeti olarak sınırlandırmamamız gerekiyor. Çatıdan düşmanınızın üzerine atlarken onu bıçaklayabilir, gizlice arkasından yaklaşarak boğazını kesip, ardından bıçağı karşıda duran düşmana fırlatabilir veya bir düşmanınızı ele geçirip canlı siper olarak kullanabilirsiniz. Bunlar sadece birkaç örnek ve demo itibariyle de görebiliyoruz. Asıl merak ettiğimiz ise, kendimizi geliştirdiğimizde yeni öldürme şekillerinin nasıl olacağı?
Ayağından vurdun, sana 10 XP. Gizlice bıçakladın, sana 15 XP. Kafasından vurdun, sana 20 XP. Call of Duty’den de tanıdık geliyor değil mi? Evet, adam öldürdükçe, görev tamamladıkça habire XP puanları kazanacağız. Bu puanların dışında, öldürdüğümüz adamların üzerlerinden ve gizlice girdiğimiz barakalardan elde edeceğimiz paralar sayesinde de cebimizi dolduracağız. E şimdi, belki de binlerce kurdun arasında tek bir kuzu misali hayatta kalmaya çalışacağız? Ne işimize yarayacak o zaman para? Etrafta lokanta mı var? Yok tabii, ama yine de para karşılığı sizle ticaret yapmak isteyen insanlar tanıyacaksınız. Belki bulunması zor bir mermi, belki güçlü bir silah, belki de ulaşmanız gereken, ama nerede olduğunu bilmediğiniz bir hedef için sadece çok fazla para karşılığında elde edebileceğiniz bir bilgi… Far Cry 3, tüm çaresizlik duygularınıza derman olmak için geliyor, ama aynı zamanda da sizi tekrar tekrar çaresiz bırakmaktan çekinmiyor.
Git git, yol bitmiyor arkadaş!
Henüz büyüklüğü konusunda bir bilgi verilmedi, ancak Far Cry 3’ün haritasının ikinci oyundan aşağı kalır bir yanı yok. Hatta yapımcılar, ikinci oyunda ulaşım konusunda kullanıcıların zor anlar yaşadığını, dolayısıyla yeni oyunda “kestirme yol ve fazladan araç” gibi çözümlerle kolaylıklar sunacaklarını belirtiyor. Düşünüyorum da, ikinci oyunda hakikaten çaresiz durumda kalabiliyorduk. EGM dergisindeyken Far Cry 2 ofise geldiğinde, Emre Günen ve Aykut Göker ikilisi, hemen oyunun başına, biz de tekli sıra olarak hemen arkalarına konuşlanmıştık. İlk bölümün başlarında, sadece bir tane araba vardı ve onunla bayağı bir yol kat etmemiz gerekiyordu. Minik bir merak sonucunda sevgili Aykut, o tek arabanın üzerine bomba yolladı ve kısa süre sonra araba patladı. Her ne kadar bunu yanlışlıkla yaptığını söylese de, sinirlerin gerilmesine engel olamamıştı. Ardından başlayan arayışlar da sonuçsuz kalmış, tek arabanın o patlayan gariban olduğunu anlamıştık. İşte bu gibi durumlar, Far Cry 3’te pek karşımıza çıkmayacak.
Hızlıca koşup, bayır aşağı kaymaya, bu sırada da silahınızla ateş etmeye başlayın. Gizlice düşmanlarınızı ortadan kaldırın. Çeşitli objelerin ardına saklanarak, sadece silahınızı dışarı çıkararak çatışmaya dahil olun. Fizikler bazen sizi o kadar koruyor ki, minik bir kutu bile kırılmak nedir bilmiyor. Oyun son haline gelene kadar, bu gibi detaylar düzeltilir diye düşünüyorum.
Far Cry 3, hem seriyi bir adım daha ileriye götürüyor, hem de ilk oyuna güzel bir selam çakıyor. Crytek’in kıvamının tutturulması zor olsa da, imkansız değil. Yapımcılar ilk oyunun tropik ada temasını, ikinci oyunun da terörist faktörünü alarak ortaya Far Cry 3’ü çıkarmış gibi. Özellikle gelişim sistemi ve farklı saldırı çeşitleriyle daha zengin bir oynanışla karşılaşacağımız kesin. Merakla bekliyoruz seni Far Cry 3.