Grand Theft Auto IV

“Yazı için Murat Sağlam’a teşekkür ederiz.”

Rockstar Games, biz oyun severler bu ismi ilk kez 1997 yılında duyduk. Kimse o zaman için devrim niteliği taşıyan bir oyun ile karşımızda olduklarını tahmin etmemişti. Çünkü o dönemlerde, internet hayatımızla bu denli iç içe değildi ve yapımlar ancak piyasaya sürüldükten sonra oynayarak inceleme fırsatına sahiptik. Grand Theft Auto isimli belki de o dönem için bir milat olmuştu. Hep iyi karakterleri yönetmekten artık sıkılan bizlere Rockstar Games öyle bir oyun sunmuştu ki, suç işlememiz isteniyordu. Zaten suç işlemek amacıyla kurulmuş bir şehirde, istediğimiz gibi dolaşmamıza izin veriliyordu ve bizler, şehrin sakinlerini ya da polisleri öldürmek için şehrin çeşitli yerlerine dağıtılmış silahları toplayarak katliam yaratıyorduk. İşte bu gerçekten oyun dünyası için bir devrim oldu ve Rockstar Games adını hafızalarımıza kazımayı başardı. Firmanın daha sonra GTA(Grand Theft Auto) üzerine çıkardığı ek görev paketi ve ardından gelen devam oyunları ise ilk oyunun başarısını aratmamış, her oyunda inatla geliştirip oyunu daha da güzelleştirecek özellikler katarak bizleri şaşırtmıştı. Bir devam oyununun nasıl güzel olabileceğini göstermişti. Şimdi ise Rockstar Games belki de en ağır topunu ateşlemek üzere.

Hey Niko, My Cousin!

Grand Theft Auto IV ile buluşmamıza sayılı günlerin kaldığı şu günlerde, artık oyunun resmi internet sitesinde bir çok video yayınlanmış durumda ve bir çoğumuzun artık defalarca izleyip ezberine aldığı gün gibi aşikar. Öncelikle konusuna değinecek olursak. GTA 3 oynayanlar Liberty City ismini hatırlayacaktır. Evet GTA IV’de, Liberty City’de fakat 2007 yılının Liberty City’sinde geçiyor. Yani artık karşımızda çok daha modern, çok daha gelişmiş, çok daha canlı ve ayrıntılı bir şehir var. Ayrıntının dışında Rockstar Games 5 ayrı şehir inşa etmiş. İnşa edilen şehirler gerçekte var olan şehirler ve isimleri değiştirilerek oyuna aktırılmışlar. Bu şehirler ise; Bronx – Bohan, New Jersey – Alderney, Queens – Dukes, Brooklyn – Broker ve Manhattan – Algonquin olarak çevrilmiş. Oyunun haritası için de, San Andreas’dan küçük olduğu ancak detay bakımından oldukça fazla olacağı Rockstar Games tarafından doğrulandı.

İşte bu Liberty City’de yöneteceğimiz karakterin ismi Niko Bellic. Niko bir Doğu Avrupa’lı ve bu da oyunda bolca Rus aksanlı İngilizce konuşma duyacağımız anlamına geliyor. Niko, Liberty City’nin yabancısı değil fakat yıllar önce bu şehirden her şeyini kaybettikten sonra ayrılmak zorunda kalmış. Kuzeni Roman onu yeniden geri gelmeye ve Amerikan rüyası yaşamaya ikna ettikten hemen sonra, Niko geri dönüyor ve kendisine en büyük desteği verecek kişi olan kuzeni Roman ile birlikte Liberty City’nin altını üstüne getireceğe benziyor. Tabi Roman’ın Niko’ya telefonda anlattığı her şeyin doğru olmadığını ancak Niko, Liberty City’e vardığında anlıyoruz. Çünkü aslında Roman sağa sola çok yüklü miktarlarda borcu olan ve pek sevilmeyen bir şahıs. Hâl böyle olunca da Liberty City’de adeta bir Niko fırtınası esmeye başlıyor. Eh pek biz de büyük bir zevkle kendisine bu konuda yardım edeceğiz sanırım.

Kill Frenzy

Oyunu serinin diğer oyunlarından ayıran en önemli özelliklerinden birisi ise tabi ki yenilenmiş ve muhteşem görünen grafikleri. Yayınlanan birçok oyun videosunu izlediyseniz, zaten bu grafiklerden ve Libert City’nin muazzam görünüşünden haberiniz var demektir. Yapımda kullanılan ve yeni nesil bir grafik motoru olan R.A.G.E. (Rockstar Advanced Game Engine, daha önce Table Tennis oyununda kullanıldı) ve ayrıca bilinen tüm fizik motorlarına destek veriliyor olması da görsel olarak oyunun kalitesi hakkında bize yeteri kadar ipucu veriyor. Artık ağır ateş altında kalan çevre zarar görecek ve etraf kırılıp dökülecek. Yani artık gerçek anlamda şehrin altını üstüne getirebileceğiz.

Karakterler çok daha canlı, animasyonları ise gerçeğe çok yakın. Yani bu demektir ki, araba ile bir yayaya çarptığınızda, kendisi bir tabut gibi fırlayıp gitmeyecek. Onlar da sizinle oyun içerisinde etkileşime girecek, sinirlenebilecek ya da doğal tepkiler verebilecekler. Zaten capcanlı olan Liberty City artık 24 saat yaşayan bir hale gelmiş. Yayalar artık birbirinin aynı kıyafetleri giymiş kopya insanlar değiller ve hepsi birbirinden farklı. Yolda yürürken sigara içen, bir bankta kitap ya da gazete okuyan, birbirleriyle sohbet eden, mağazalara girip alışveriş yapan insanlar göreceğiz. Hem de bu görüntüleri, oyunun açılışında bulunan yükleme ekranı dışında hiç bir yükleme ekranı ile karşılaşmadan göreceğiz. Evet artık binalara girdiğimizde ya da şehir içinde dolaşırken bir yükleme ekranıyla karşılaşmayacağız. Bu da muhteşem bir şey olsa gerek. İnsanlarla ilişkilerimiz mevcut ve biz bunu yüksek tutmak zorundayız. Örneğin telefon ile ayarladığınız ve insanları çağırdığınız bir buluşma yerine gitmediğinizde, o insanlarla olan ilişkileriniz negatif yönde etkilenecek. Üst üste birçok kez aynı insanları ektiğiniz zaman ise sizden nefret etmeye başlayacaklar ve bu da oyunun gidişatını etkileyecek. Bu yüzden Rockstar Games, arkadaşlarınızla vakit geçirebileceğiniz birçok yöntem geliştirmiş. Dart, bowling, içki içmek, birlikte yemek yemek gibi daha birçok seçeneğe sahibiz.

Ses GTA serisi için sorun olan bir konu değil. Gerek ses efektleri olsun, gerekse seslendirmeler olsun, son derece profesyonel kadrolarca hazırlanıyor, herhangi bir problem olması pek ihtimal dahilinde değil. GTA mevzûbahis olunca müzik ise tamamı ile ayrı bir konu. Her zevke hitap eden birçok radyo arasından seçim yapmak bazen oyunu oynamaktan bile zor olabiliyor. Şarkıların tamamının da gerçekten bilinen eski şarkılar olması da cabası. Kısacası teknik olarak kuşku duymaya gerek yok. Oyunda 18 ayrı radyo istasyonu bulunacağı ve bunlardan birinin bir Rus radyosu olduğu da biliniyor. Ayrıca artık bindiğimiz taksilerin sürücülerinden radyo kanalını değiştirmelerini rica edebiliyoruz. Taksilerden bahsetmişken, artık taksi tutmak araba çalmak yerine daha akıllıca bir yöntem halini almış, çünkü etrafta eskisinden çok daha fazla sayıda polis var. Taksi tuttuğumuzda görev yerine bizi direk olarak bırakabiliyor ya da kendi tercihimiz olarak arkada oturup müzik dinleyerek şehrin tadını çıkarabiliyoruz. Gerçekten muhteşem grafiklere sahip bir oyunda bu tür bir eylem oldukça hoş olacaktır.Oynanış konusunda getirilen yenilikler önce yadırganası şeyler olsa da, eminim ki oyundan alacağımız tadı maksimum seviyeye çıkaracak. Bunlardan bahsetmek gerekirse, öncelikle artık gelişmiş bir radarımız yok. Bunun yerine daha sade bir radarla karşı karşıyayız. Ayrıca bu radarın sol yanında bulunan yeşil bar sağlık, sağ yanında bulunan mavi bar ise zırh değerimizi gösteriyor. Gelişmiş bir radar olmaması demek, görevler için harita üzerinde işaretlerimizin de olmaması anlamına geliyor. Fakat hemen telaşa kapılmayın. Radar yerine artık araçlarda bulunan GPS sistemi var ve her araçta bu sistem değişiyor. Yani eski model araçlarda daha kıytırık bir GPS aracı bulunurken, yeni model araçlarda ise son model GPS araçları görmek mümkün. Araçlardan bahsetmişken, polis araçlarında insan veritabanı olduğunu da belirtmek isterim. Yani artık birisi ile ilgili araştırma yapmamız gerektiğinde onu bir polis aracına binerek halledebiliyoruz. Ayrıca şehrin çeşitli noktalarında bulunan internet kafeler aracılığı ile de elektronik posta gönderebiliyor, insanları araştırabiliyoruz. Hatta oyun içinde bahsedilen bir görevde, bir avukata ulaşmamız gerektiği ve bunun için internet kafeye giderek kendisinden elektronik posta yoluyla randevu almamız gerektiği belirtiliyor. Yani bu demek oluyor ki artık görevlerimiz daha zor fakat çok daha eğlenceli olacak. Liberty City’de bulunan ve halka açık olan her binaya girebileceğimiz de belirtiliyor.

Eski oyunlarda gördüğümüz gibi yalnızca eşyadan ibaret olan bina dekorları yerine artık içinde insanlar olan, çalışan ve yaşayan bir şehirle karşı karşıyayız. Ayrıca Niko; elektrik direkleri, inşaat vinçleri gibi yüksek yerlere tırmanma kabiliyetine de sahip. Artık sniper görevleri için bina tepelerinde yer aramaya son demek oluyor bu da. Bildiğiniz gibi GTA: San Andreas’da uçaklar ve Jetpack gibi araçlar sayesinde uçabiliyorduk. Ancak GTA IV’de uçak maalesef yok. Rockstar Games bunun nedenini, oyunda tek bir şehir olmasına bağlıyor. Yani uçakların oyunun gerçekçiliğine zarar vereceğini düşünüyorlar. Benim şahsi fikrim, kontrolü gerçekten sorunlu olan ve insanı çıldırtmaya yetecek kadar zor kontrol edilen uçakları kendi istekleri doğrultusunda da kaldırmış olabilecekleri yönünde. Fakat bu yine de bizim uçamayacağımız anlamına gelmiyor. Helikopter ve Jetpack gibi araçlar sayesinde yine Liberty City semalarında uçmanın keyfine fazlasıyla varacağız. Oyuna eklenen bir diğer yenilik ise motosiklete bindiğimizde Niko’nun kafasına takacağı kasklar. Çok büyük kazalar meydana geldiğinde Niko’nun sağlığını korumaya yardımcı oldukları gibi, kafanızdan fırlayıp gittiğini de bolca görebileceksiniz.

GTA IV’de özgürlük ve serbestlik diğer GTA’lara göre kat kat daha fazla olacak. İsterseniz yolda yürüyen bir yaya ile konuşabileceğiniz gibi isterseniz cep telefonu ile insanları arayabileceksiniz. Cep telefonunun oyunda çok önemli bir yeri var artık. Görevlerin neredeyse hepsini cep telefonu ile alacaksınız diyor Rockstar Games. Yani yolda yürürken cep telefonumuz sık sık çalacak gibi duruyor. İstediğimiz çağrıya cevap verip vermeme hakkına sahibiz, fakat önemli bir çağrı gelmiş ve biz kaçırmışsak, arayan kişi biz açana kadar sık sık aramaya devam edecek. Cep telefonları sayesinde resim çekebileceğiz ve bu resimleri polis veritabanına yükleyebileceğiz. Ayrıca itfaiye, polis ya da ambulans çağırmak amaçlı olarak da cep telefonunu kullanabileceğiz. Belki de cep telefonunun bize getirdiği en güzel özellik, onunla müzik dinleyebiliyor olmamız. Yani artık istediğimiz her saniye müzik dinliyor olabileceğiz. Oyunun ön incelemesini yapan PSM3 dergisi, PS3 versiyonunu oynama şansına erişmiş. İlk 4 görevi tamamladıktan sonra bu görevlerle ilgili yaptıkları açıklamalar doğrultusunda edindiğimiz bilgiler, bazı görevlerin özellikle cep telefonu konuşmaları üzerinden yürütüldüğünü de bize tekrar göstermiş oluyor.Rockstar Games, oyundaki arabaların yeni fiziklerle donatıldığını ve kameranın Liberty City’nin kalabalık trafiğinde daha iyi sürüş perspektifi yakalayabilmek için, arabaya daha da yaklaşarak arabalardaki detayların daha iyi görülebileceğini açıkladı. Eh zaten oyun günümüz Liberty City’sinde geçtiğinden çok daha modern ve çok daha fazla sayıda araç çeşidinin bulunduğunu söylemek de yersiz olmaz. Araçlarımız artık eski oyunlardaki gibi birbirinin aynı sürüşe sahip değiller. Yani her araç kendi kontrol ve sürüşüne sahip olacak. Artık araçların yollardaki tümsek, çukur gibi bölgelere verdiği tepkiler de çok daha gerçekçi olduğundan bizleri çok gerçekçi bir sürüş keyfi bekliyor diyebiliriz. Ayrıca artık arabalarımızın aynaları da var (Tamam pek bir işe yaramıyor olabilir ama olmaması da göze batmıyor değildi hani). Gerçekten aynalara sahibiz yani etrafı yansıtıyorlar. Ayrıca her araçta insan veritabanına ulaşmamıza yardımcı olan bir bilgisayar bulunacağı da biliniyor. Artık bindiğimiz bir aracın camına dirsek atıp kırmak ve bu sayede etrafa ateş edebilmek de mümkün ki bu da oyunun en önemli eksiklerinden biriydi.

San Andreas’da gördüğümüz vücut geliştirme, saç modeli değiştirmek gibi eylemler GTA IV’de olacak mı bir açıklama yapılmadı. Bu konuda aksi yönde bir açıklama da gelmediğinden belki diyerek geçiyoruz. Fakat kendimize kız arkadaş edinme opsiyonumuz oyun içerisinde bulunuyor ki, bu da doğrulandı. Firma oyunun yapım aşamasında emekli polislerle çalışıldığını da belirtiyor. Yani bu demek oluyor ki, artık suçlu hale gelmek çok daha zorlayacak bizleri. Çünkü polisler gerçekten polis gibi davranacaklar ve çok zeki olacakları da belirtiliyor. Yani artık bizleri çok çok üstün bir yapay zeka bekliyor demektir.

Remember Kids, It’s Only Illegal If You Get Caught

Son dönemlerde PC kullanıcılarını her daim hayal kırıklıklarına boğmayı çok seven Rockstar Games, yine yapılan açıklamalarında oyunun PS3 ve X360 platformlarına çıkacağını açıkladı ve PC kelimesi asla geçmedi. Fakat son bir kaç GTA oyunu aynı şekilde çıkarıldığından ve yaklaşık 1 sene sonra da PC versiyonu piyasaya sürüldüğünden, 2009 başlarına doğru bilgisayarlarımızda bir GTA IV görmek bizim için pek de sürpriz olmayacaktır. Her iki konsola da farklı iki GTA IV oyunun çıkacağını da açıklayan Rockstar yetkilileri, bugüne kadar oyunun ertelenmesinin nedeni olarak, iki farklı konsola oyun uyarlamanın teknik zorluklarını gösterdi. PS3 versiyonunda daha geniş bir oyuna sahip olacağımız, X360 versiyonunun ise hard diskinin veri kapasitesi yüzünden biraz kırpılmış olacağı da açıklandı. Zaten artık yaşlanmakta olan bir konsol X360 ve bu açıklamanın gelmesi de bekleniyordu. Fakat X360 sahiplerini sevindirecek bir haberimiz daha var. İndirilebilir oyun içeriği olacağı ve bu özelliğin yalnızca Xbox cephesi için yapıldığı da belirtiliyor. Rockstar Games’in bu indirilebilir içerik için Microsoft’tan bir miktar para aldığı da dedikodular arasında bulunuyor.

Hiç bir GTA oyununa benzemeyecek bir yapımla karşı karşıya kalmak üzereyiz. Fırtına gibi yeniliklerle başımızı döndürecek bir oyun olan GTA IV’de bir de çok oyunculu mod bulunduğu açıklandı. Bu modda görevleri birden fazla kişiyle yapabileceğiz. Yani GTA 2 deki gibi bir Deathmatch modu bizleri beklemiyor demek oluyor bu da. Artık beklemeye sabrı kalmayan bizler için en güzel açıklama oyunun 29 Nisan’da piyasaya sürüleceğiydi. Eh artık bizlere oyunun videolarını izleyip resimlerine bakmak düşüyor. Gel GTA IV gel.