Oyun aleminde hepimizin olmak istediği ve olmaktan en çok haz aldığı karakter seri katil, suikastçı yada mafya elemanı olmaktır. Normal hayatta bu tür bir insan olmak çoğu kişi için imkansızda olsa aslında herkesin içinde bu tür duygular vardır (en azından yeni nesilde öyle). Bilgisayar oyunları, bir çok kişi tarafından bu tür duyguları körüklediği gibi düşünülse de bence bu tür duyguları körüklemek yerine yatıştırmayı sağlıyor. Sadece bir katil olmak değil, The Sims ile çoğu kişi sosyal hayatın nasıl bir şey olduğunu keşfetmiştir. Gene de bu tarz oyunlar çoğu Avrupa ülkesinde yasaklanır ve belli bir yaşın altında olmayanlar gidip alamazlar. Hitman bu anlattıklarım ile bire bir bağlantılı bir oyun. Konu gereği bir suikastçı olarak size verilen görevleri yerine getiriyorsunuz. Aslında geçmişe bakarsak Hitman’i bilen ve zevk alarak oynayanlar kadar, hiç duymayan ve oynamayan bir kitlede var. Hitman 2 aslında eski oyuna nazaran çok daha iyi reklam yaparak, oyunu gerçekten geliştirerek işte o hiç duymamış kitleye de seslenmeyi başardı. Hatta Hitman 2 oynayan çoğu oyuncu şu sıralar 1. oyunu aramakla meşguller.
Huylu huyundan vazgeçmez derler
İnsan yaşamında söylenmiş ve gerçekten doğru olan cümleler vardır. Mesela huylu huyundan vazgeçmez, dergi alma MKX al gibi. Hitman oyununun baş rol oyuncusu olan karakter resmen katil olarak doğmuş. Burada bir cümle daha geliyor aklıma “katil olunmaz, katil doğulur”. Buda doğru bir cümledir. Zaten karakterimizin içinde birilerini öldürme dürtüsü var. Hitman 1’in sonunda kahramanımız bu tür işleri bırakmış havası yaratıyordu. Hitman 2’nin başında ise kahramanımızı kilisede bahçıvanlık yaparken buluyoruz. Beladan uzak, kendi bitkilerini, meyvelerini yetiştiren sakin, kendi halinde bir insan olmuş. Ama kader onun için planlar yapmaya başlamış bile. Beladan ne kadar uzak dursa da gene de bir şekilde başı belaya giriyor ve eski günlerdeki gibi tekrar suikastçı oluyor. Olay yaşadığı kilisenin hem pederi olan hem de çok yakın bir arkadaşı olan Vittoria’nın kaçırılması ile başlıyor. Zaten içinde eski hatıraları yaşayan kahramanımız silahını kuşanıp eskisi gibi olmak için pek geç kalmıyor. Sakladığı yerden diz üstü bilgisayarını çıkarıp görevler yapmaya ve kaçırılan arkadaşının izini takip etmeye koyuluyor. Görevleri hep bu bilgisayardan alıyorsunuz. Her görev sonunda kiliseye dönüyor kahramanımız.
Sessiz ve derinden
Hitman 2 silah çeşitleri olarak bize çok geniş bir yelpaze sunuyor. Nede olsa biz bir suikastciyiz. Onlarca görevlinin koruduğu bir yere herkese saldırarak girmek yerine, sessiz ve derinden sadece birkaç koruma öldürerek girmek çok daha mantıklıdır. 9mm Pistol SP size oyun içinde en çok gerekecek silah. Hem 9mm olması hem de susturucu ile desteklenmesi sessiz bir şekilde az kurşun harcayarak karşınızdakini öldürmenizi sağlar. Tabi ki bu bir oyun. Herkes aynı oynamak zorunda değildir. İşte o tür oyuncular için silah olarak Deagle, Uzi, Ak, Shotgun hatta katana ve golf sopasına kadar ve daha sayamadığım toplamda tam 31 adet silah var. Sadece silahlar değil teçhizat olarak da kullanabileceğiniz bir çok alet var. Gece görüş gözlüğü, dürbün, cep telefonu, zehir bunlardan sadece birkaçı. Aldığınız görevlere göre bunlar size veriliyor yada görev sırasında bölgede bulabiliyorsunuz. Mesela çok kalabalık bir yerde adam öldürmek için elektrikleri keserek gece görüş gözlüğünüz ile kolaylıkla işi halledip elinizi kolunuzu sallayarak oradan uzaklaşabilirsiniz.
Yapabileceğiniz tam 20 görev var. Görevler çoğu zaman kendi içlerinde uzuyorlar. Aradığınız kişinin yerini öğrenebilmek için başka birinin verdiği görevleri yapmak gibi. Neyse ki bu görevler pek sıkıcı değil. Çok fazla uzaması halinde oyuncuyu sıkacaktı. Görevlerde amaç tek olmasına rağmen yaparkenki izleyeceğiniz yol tamamen size kalmış. Yani bir görevi yapabilmek için çoğu görevde birden fazla olasılık var. Mesela The Death Of Hannelore görevinde amacınız bayan doktoru öldürmek. Sizin zevkinize göre ister bütün insanları öldürerek ona ulaşır sonra da onu öldürürsünüz ister kılık değiştirerek hiç fark edilmeden öldürür isterseniz de benim yaptığım gibi kılık değiştirerek yanına gidip suyuna zehir atarak yavaş yavaş ölmesini izlersiniz. Orası tamamen sizin seçiminize kalmış. Bunun gibi hemen hemen bütün görevleri farklı şekilde bitirme şansınız var.
Yapay zeka iyi hazırlanmış. Düşmanlarınız ayak seslerinizden üzerine bastığınızda ses çıkartan bir pizzadan bile huylanabiliyorlar. Sessizce arkadan öldürmek için yürüyerek gitmeniz yetmiyor. Belli bir yerden sonra düşmanınız arkasını dönerek sizi vuruyor. Daha sessiz ilerleyebilmek için Space tuşuna basarak karakterinizi sessiz moduna alabilirsiniz. Gerçi bu modda çok yavaş yürüyorsunuz ama sessiz bir iş çıkartabilmek için bu şart. Öldürdüğünüz düşmanlarınızın cesedini taşımak çok önemli. Görünmeyecek bir yere taşıdıktan sonra kıyafetlerini giyinerek etrafta rahatlıkla gezebilirsiniz. Düşmanlarınız sizi genelde koştuğunuzda ve elinizdeki silahtan dolayı anlayıp vuruyorlar. Eğer normal yürür ve kıyafetini giydiğiniz düşmanınızın taşıdığı silahı elinize alırsanız yakalanma olasılığınız çok düşük. İtfaiyeci kılığına girip elinizde sniper ile dolaştığınızda enselenmeniz an meselesi. Sessizlik demişken girmeden önce kapı deliğinden içeri bakabiliyorsunuz. Böylece içeride kaç kişi olduğunu ve nerelerde durduklarını görerek daha sağlam bir saldırı planı çıkarabilirsiniz.
Adam öldürmek için ne kadar güzel bir gün
Hitman 2 sadece konusu, silahlar ve görevleri ile başarılı bir oyun değil. Bir oyunu oyun yapan ve verilen notunu etkileyen en önemli krater grafikler ve seslerdir. Kullanılan motor sayesinde hazırlanan mekanlar, karakterler, silahlar çok gerçekçi. Öncelikle mekanlardan söz edeyim. Görevler sırasında Dünya’nın bir çok yerine gidiyorsunuz. Sicilya, Japonya, Malezya ve Hindistan ilk aklıma gelenler. Mekanlar çok iyi geçirilmiş oyuna. Özellikle Japonya’da yaptığınız görevler sırasında girdiğiniz kaleler gerçekten çok iyi. Duvarda asılan bayraklara kadar hiçbir ayrıntıdan kaçılmamış. Karakterler ana hatları ile çok iyi. Farklı silahlar ile farklı uzaklıklardan vurduğunuzda farklı tepkiler veriyorlar.
Yalnız ballers silahı ile vurduklarınız gerçekten biraz abartı şekilde uçuşa geçiyorlar. Tamam insanı yakından vurduğunuzda uçması doğaldır ama buradaki bariz şekilde abartı. Sanki çuval gibi insanlar havalarda uçuşuyorlar. Bu ufak
ayrıntının dışında grafikler gerçekçi. Her mekana göre özenle hazırlanan kaplamalar, camları kırdığınızda tuz buz oluşu yapımcıların grafiklerin üstüne ne kadar düştüklerinin birer kanıtı. Ancak Hitman 2 bu kadar detaya rağmen çok güçlü olmayan bir sistemde bile rahatlıkla çalışıyor. Tabi ki görüş alanınızda 8-10 kişi olduğunda yavaşlamalar olacaktır ama oyunda pek fazlaca bu kadar kişiyi bir arada görmüyorsunuz.
Oyun dıştan görünüş olmasına rağmen FPS sevenler için F1 tuşu ile gözden görünüş yapmak mümkün. Yalnız bu özelliği pek geliştirmemişler. Sanki olsunda nasıl olursa olsun gibi bir düşünce ile yapılmış. Elinizde bir silah varken bu 2 kamera arasında görüntüyü oynatırsanız silahın boyutundaki değişimi hemen fark edeceksinizdir. Aslında güzel bir özellik ama benim tavsiyem orijinal kamera ile oynamanız yönünde. Ana mönüye girdiğiniz gibi çalan müziği fark edeceksiniz ki hiçte fark edilmeyecek gibi değil. Bu müzikler Jesper Kyd’nın yönetiminde Budapeşte Senfoni Orkestrası tarafından hazırlanmış. Ne olursa olsun müzikler Hitman 2 ile inanılmaz uyum sağlamış. Videolar da diğerleri gibi nasibini almış. Açılış introsunu izlediğinizde dediğimi daha iyi anlayacaksınız. Sesler ve seslendirmeler çok yerinde olmuş. Özellikle kahramanımızı seslendiren kişi gerçekten çok iyi bir iş çıkarmış.
Son sözler, püf noktalar
Hitman 2 tek bir özelliği ile değil, bütün olarak gerçekten sağlam bir oyun. Bölüm olarak kısa gibi gözükse de bence tam tadında bitirilmiş oyun. Kim bilir belki de yapımcılar Hitman 3’ün yapımına başlamışlardır bile. Grafiksel olarak gözlerin bayram etmesine rağmen düşük sistemlerde bile sorunsuz çalışması çok iyi. Ayrıca görevleri kendi isteğinize göre bitirmekte heyecan verici. Bitirdikten sonra bile tekrar oynanabilir. Aynı görevi 2-3 kere yaparak çok farklı bitirme yolları bulabilirsiniz. Benim size tavsiyem herkesi öldürüp şehri ayağa kaldırmaktansa görevleri mümkün olduğunca sessiz bitirmeye çalışmanız yönünde. İnanın sessiz oynamaya çalışmak insanı çok zorlayan bir şey. Yalnız bu kadar zorlanmaya de değiyor doğrusu. Şahsen görev sonunda çıkan istatistiklerde Profesyonel yazmasını tercih ediyorum. Hitman 2 herkesin görmesi gereken bir oyun. Eminim ki beğenen oyuncular Hitman 1’in peşine düşeceklerdir.
