Oyun İncelemeleri

Incredible Machines

Yazı için Doruk Cansev’e teşekkür ederiz.

Bowling topu küçük bir tahtarevallinin üstüne düşer ve bu ilkel kaldıraçın
bir ucuna bağlı olan ip, gerilerek bağlı olduğu yayı çeker ve yaydaki kibritin
ateşini yakar. Şimdi, çaydanlıktan dumanlar tütmektedir. Çıkan su buharı
havadaki çarkı döndürür ve çarktaki minik; ama bir o kadar da ağır olan demir
top gri renkli, şeker bir kedinin üstüne düşer. Küçük bir fare kıs kıs
gülmektedir. Tam o sırada:

-Thomaaaassss! diye bir çığlık duyulur ve zaten yaralı olan kedi, bir de etrafı
kirlettiği(!!) için sahibinden fırça yer.

Bu sahne eminim çoğunuza bir yerden tanıdık gelmiştir. Evet, doğru tahmin
ettiniz: Tom ve Jerry adlı çizgi filmden küçük bir kesit. Bu tip çizgi
filmlerde, bu garip, icatımsı şeyleri gördüğümde benim gözlerim bizim evdeki
araçlara farklı bir gözle bakmaya başlardı:

-Hımmm, acaba şu şemsiye bir işe yarar mı?
-Bu ocağı uzaktan nasıl açabilirim? Fakat şu an bile İş Eğitimi dersinde
başarısız olmamdan mı? Yoksa çocuk aklımla onun sadece bir çizgi film olduğunu
düşünememden midir? Bilmem, ama bu projeleri bir türlü hayata geçiremedim. Tabi
bu süreç IM ile tanışana kadardı…

13 yaşından küçükler ve hayvan severler oynamasın

Incredible Machines veya kısa adıyla IM adından da biraz İngilizce’yle
anlaşılacağı gibi amacı inanılmaz makineler yapmanız olan bir oyun. Bazen sizi
kısıtlayacak, bazen de tamamen yeni seçimler yapmanızı gerektirecek. Bu işleri
yaparken de saati unutturacak. En iyisi de anneniz:

-Oğlum yeter artık, bırak şu kanlı oyunları, dediğinde ona bir cevap vermenizi
sağlayacak. Çünkü çok şaşırsanız da kanla alakası yok. Aksine tam bir zeka
oyunu. Size değişen miktarlarda alet edavat verip, sizden bir görevi yapmanızı
istiyor. Bu görevler; havai fişekleri uçur, mumu yak, kedinin yemeği yemesine
yardım et gibi görevler. Aslında oldukça sıradan gibi görünse de aslında
zekanızı kullanarak aşmanız gerekecek bu zorlukları.

Hayvan severler oynayamaz dedim; nedeniyse kalplerinin buna elvermeyeceği. Çünkü
neredeyse her bölümde bir hayvanı kobaydan kötü bir hale sokacağız. Küçük ve
zararsız bir fareyi, büyük ve kötü timsahın ağzına sokacağız. Tenis topuyla bir
balık akvaryumu kıracağız (bu nedenle de 13 yaşından küçükler oynayamaz). Eğer
13 yaşından büyükseniz, aşırı bir hayvansever değilseniz ve hazırsanız
başlayalım.

Daha giriş menüsünden belli

30 saniyeyi biraz aşan yükleme ekranından sonra ampul şeklindeki kısayola çift
tıklayarak giriyoruz. Gene fazla uzun sürmeyen, ayrıca da iştahınızı artıran bir
yüklemeyle karşılaşıyoruz ve menüdeyiz. Menü oldukça şık tasarlanmış. Oyun
mod’ları, yön levhaları şeklinde. Arkafonda değişik(!) bir ev görüyoruz. Bu
tasarım harikası menüde yapacağımız seçimlerle yarım bırakılmış puzzleları
tamamlamaya çalışabilir, tamamen yeni bir alet yapabilir, hangi yolu izleyerek
bir alet yapabileceğimizi öğrenebilir veya 2 kişilik bir oyun açabilirsiniz.
Şimdilik Play Contraptions yani ilerleme, yani amacın eksik bulmacaları
tamamlamak olduğu mod’a giriyoruz. Adınızı da belirttikten sonra hazırsınız.Önce profesörümüz bize görev hakkında mükemmel sesiyle bir brifing veriyor.
İsterseniz bu brifingi sol taraftan yazılı olarak da izleyebilirsiniz. Sağ alt
köşedeyse malzemeleriniz bulunuyor. Bunların içinde değişik toplar, timsah, boks
eldiveni, saatli boks eldiveni, koşu bandı, fare yuvası, akvaryum,
anti-yerçekimi diskleri gibi şeyler var. Size her bölümde değişik miktarda ve
çeşitte verilecek bu aletlerden; ancak oyunun ilerleyen bölümlerinde işin içine
tuzak malzemeler de konulacak. Böylece siz onların üstüne zor sistemler
kurarken, cevap daha basit yönde bekliyor olacak. Onun dışında Show Hints/Hide
Hints seçeneğiyle zorlandığınız yerlerde, bölüm için verilmiş ipuçlarını
görebilirsiniz. Sisteminizin bittiğini düşündüğünüz veya denemek istediğiniz
zaman da Start tuşuyla izleyebilirsiniz.

Oyunda 5 zorluk derecesi var: Tutorial, Easy, Medium, Difficult, Expert. Bir
zorluktaki tüm görevleri bitirdiğiniz zaman diğer dereceye geçiyor. Ayrıca bir
de yükleme sistemi var IM’nin. Zorlandığınız görevlerde bu tuşa basıp, ileriki
bölümlere geçebiliriz; ancak oyun size bu bölümleri unutturmaya niyetli değil.
Bu nedenle her girişinizde o bölümü tekrar açıyor.

Bu tip mini yapımlarda herkesin aklına gelen oynanışın kısa olacağıdır. (Bkz.
Neighbours From Hell). Neyse ki, IM kısa değil. Hem de hiç değil. Yaklaşık
olarak 200’ün üstünde bölüm içeriyor. Bunlardan ilk 80,90 tanesi 1 dakikada
çözülürken, bazıları için yarım saatinizi bile harcayabilirsiniz. Bu da demek ki
10 saate yakın bir oynama süresi. Tekrar oynama payını hesaba katmıyorum bile.

Örnek gösterme en iyi inceleme şeklidir

İlkesini sevdiğim için size bir sistemden örnek anlatacağım. Amacımız fareyi
peynirle tuzağa çekmek; ama ne tuzak. Fare karşısındaki peyniri yemek için ileri
koşacak ve boşluğa düşecek. Düştüğü yer ise bombanın uzaktan kumandası. Daha
sonra diğer peynire koşacak ve evet, şu an tuzağın tam altında. Daha sonra
üstünde tilt topu bulunan anti-yerçekimi diski, bu topu havalandıracak ve bomba
patladığında topumuz ekranın üstündeki duvara yönelecek. Oradan da makasa ve son
sahne. Artık faremiz çamaşır sepetinin içindedir. Vatana millete hayırlı olsun!

Teknik bir oyunun, teknik detayları

Grafik olarak baktığımızda IM bize pek de bir şey vermiyor; ancak oyunun türü
buna elverişli değil. Yine de bir göz attığüımızda topun parlama efekti,
arkafondaki alakasız şeyler gibi gereksiz detayları görüyoruz.. Bu nedenle
kesinlikle bir artısı yok.

Sesler ise pusulayı artı kutba çeviriyor. 20’nin üstünde müzik var IM’de. Bunlar
Salsa’dan 60’lı yılların Rock müziğine kadar değişiyor. Ayrıca istediğiniz
zaman, istediğiniz şarkıyı dinlemeniz de cabası. Onun dışında her aletin kendine
has bir sesi olması da ince detaylardan. Oynanabilirlikte de sorun çıkacağını
hiç zannetmiyorum. Zaten tek tuşunuz var. Arayüzü basit. Eminim biraz
İngilizcesi ve azıcık da mantığı olan herkes çoğu bulmacayı rahatça çözebilir.
Tabi iş oyunun yarsından sonra değişiyor,o ayrı mesele.

Tuzak bitti

IM sizi eğlendirecek, sıkmayacak ve bunu yaparken de zekânızı kullanmaya
zorlayacak enfes bir oyun. Müzikleriyse tadından yenmez. Tabi Sierra yapınca
böyle oluyor. Eğer Evde Tek Başına’daki çocuğa imrendiyseniz hemen Cd’yi aramaya
başlayın. Şimdi beni rahat bırakın da bir 50 bölüm daha bitireyim. Kozlarınızı
iyi kullanın….

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu