90’ların sonunda çıkan pek çok sağlam yapım adı sayabilirim fakat bunlardan hiçbiri birazdan sayacağım üç ismi geçemez. The Sopranos, The Wire ve Oz.
Bu saydığım dizilerin hepsinin HBO yapımı olması ise ayrı bir husus ki buna Kara Ekran’ın ilerleyen bölümlerinde değineceğim zaten ama şimdi değil.
Oz gelmiş geçmiş en iyi TV dramalarından biri, buna şüphe yok. 12 Temmuz 97 yılında HBO’da hayatına başlayan ve altı sezon devam eden efsanevi yapım, 2003 yılında ekranlara veda etti. New York’ta ve New Jersey’de çekilen, hayali Oswald State Correctional Facility isimli bir hapishanenin içinde dönen yaşamı anlatan yapım, türünün tek örneği.
Peki neden Oz? Oz bildiğiniz gibi kült bir film olan The Wizard of Oz’dan gelme, hatta serinin sloganı da Oz Büyücüsü’ne bir gönderme olarak kullanılıyor. Bunun arkasında ki sebep ise yapımın arkasında bulunan “ev” temasına vurgu yapmak.
Oz aynı zamanda belirttiğim gibi Oswald State Correctional Facility’nin mahkumlar arasında ki adı. Peki nedir Oz’u bu kadar övmemin sebebi? Bu yapımın olayı ne?
Oswald State Correctional Facility’nin yeni uygulaması Emerald City, Oz’un içerisinde bulunan farklı etnik gruplardan ve çetelerden insanların kontrollü bir ortamda bir arada hapishanenin gerisine nazaran daha konforlu ortamlarda yaşadığı bir deneydir. Emerald City içerisinde yaşam dışarıdan daha rahat görünse bile içeride değişen dengeler ve güç odaklarının sürekli olarak çatışma içerisinde olmasından dolayı o kadar da rahat değildir.
Hikayemiz tam bu noktada, hapishanenin Emerald City bölgesinden sorumlu idealist yetkilisi Tim McManus önderliğinde kendi yolunu bulmaya çalışan tutuklular arasında başlar. McManus’un iyi niyeti ve paranoyaları eşliğinde diğer karakterlerin amaçları çakışır, böylece her bir bölümde tırmanan tansiyon ile Oz gelmiş geçmiş en sağlam televizyon yapımları arasında yerini alır.
Oz’un ana hikayesi ve her bölümde işlediği temalar ise özürlü mahkum Augustus Hill tarafından anlatılır. Hill hapishanenin kalbini ve vicdanını oluşturan yegane karakter olarak gerçekten bize Oz’un aslında bir yandan ne kadar masum olduğunu gösterir.
Irkçılık, din, dil, sosyal statü ve seks gibi çoğu tabu konuyu derinlemesine irdeleyen Oz, bunu karakterleri etnik gruplara bölerek gerçekleştirir. Afrikan Amerikalılar, Müslümanlar, İtalyanlar, Aryan Kardeşliği, Latinler, İrlandalılar, Eşcinseller, Motorcular üzerinden tematik analizlerle ilerleyen yapım, kara mizahı dizinin dramasına bolca yedirmekten geri kalmıyor.
Oz gerçekten çok sağlam bir kadro içeriyor, bu kadrodan pek çok isim daha sonra pek çok başka projede yer aldı ve kimilerininin yıldızı burada parladı. Christopher Meloni, Ernie Hudson, Adewale Akinnuoye-Agbaje, Harold Perrineau Jr, Eamonn Walker, Rita Moreno, Terry Kinney, Kirk Acevedo, Dean Winters, Edie Falco gibi pek çok ismi Oz’da görüyoruz.
Oz’un Augustus Hill tarafından anlatılan bölümleri dörüncü duvarı kırıp seyirci ile direktman ilişki içine girmeye çalışır. Uyuşturucu bağımlıları, katiller, tecavüzcüler, politik suçlular ve masumlar arasında seyirci ile empatik bir bağ kurmaya çalışan yapım, bunu başararak tarihe geçmiştir.
Oz özel bir kanalda yayınlandığı için kullandığı dilde ve gösterdiği şeylerde oldukça özgür bir yapıya sahipti, çıplaklık, şiddet, tecavüz, seks ve din konularını hiç sansürlemeden sert bir şekilde seyircinin gözlerinin önüne sermesiyle ünlü bu yapım, 6 sezon 56 bölümden oluşmaktadır.
Gelmiş geçmiş en sağlam dizilerden biri olan Oz’u izlemediyseniz, kesinlikle bir an önce başlamanızı öneririm çünkü böyle bir yapım daha önce gelmedi.