Biz Türkler, oyun sektöründe yükselmeyi çok istiyoruz. Çeşitli oyunlar yaparak bunları belli ediyoruz zaten. Oyuncularımızın çoğu Unity motorunu kullanarak küçük bir oyun yapmaya uğraşıyorlar fakat çoğu kişi beceremiyor, hal böyle olunca çoğu kişi oyun yapmaktan vazgeçiyor. Bir fırsat verilse bir şeyler öğretilse herkesin bir şeyler başaracağına inanıyorum fakat bu fırsat bir türlü verilmiyor. Türkiye’de bir oyun geliştirme okulu yapılsaydı gitmek ister miydiniz?
Türkler oyun yapabilir mi?
Bu sorunun cevabını herkes biliyor olmalı, İngilizler, Fransızlar, Almanlar, Amerikanlar vs. oyun yapabiliyorlarsa Türkler de oyun yapabilir demektir. Çünkü onlardan hiçbir eksiğimiz yok, sadece biraz tecrübe ve öz güven kazanmak lazım. Bugün incelemesini yaptığımız Mühürkent oyunu da bunun bir göstergesidir. Emre Şaşmaz (Pantharay) tarafından hazırlanan Mühürkent’te Türkler’in de oyun yapabildiklerini görebiliyoruz. Üstelik bu oyunu sıfır bütçe ile iki ayda tamamlamış Emre Şaşmaz.
Mühürkent’in hikâyesinden sizlere bahsedeyim. Türü Survival-Horror/Adventure (Hayatta kalma-Korku/Macera). Oyunun senaryosu Libya Çölü’nde araştırma faaliyeti yürüten ve kendilerinden haber alınamayan bir istihbarat ekibi ile yaptıkları araştırmayı ve onları kontrol etmek için bölgeye gönderilmiş bir istihbarat ajanı üzerine kurulu. Oyunda ekibi kontrol etmek için gönderilmiş istihbarat ajanını canlandırıyoruz. Bir ajan olduğumuz için birçok bulmaca ile karşı karşıya kalmamızda mümkün.
Sıfır bütçe ile hazırlanan Mühürkent’teki grafikler kimi zaman hoş, kimi zaman kötü gözüküyor, ayrıca Mühürkent’te bulunan modellemelerin çoğu da Emre Şaşmaz’a ait. Yapımdaki kodlamaların hepsi ise yine Emre Şaşmaz’a ait. Oyuna başladığınızda kendinizi doğrudan Libya çölünde buluyorsunuz, ekrana anlatım yazıları geliyor ve onları okuduktan sonra oyunun kontrolü size geçiyor. Ekranda fare imlecini ve iki adet çubuk görüyorsunuz. Bu çubuklardan birisi sağlık çubuğu diğeri ise panik çubuğu. Sağlığınız düştüğünde çevreden su bularak sağlığınızı yükseltebiliyorsunuz ve paniğiniz yükseldiğinde yine su içerek rahatlıyorsunuz.
Libya Çöl’ünde kaybolmayın!
Oyun tamamıyla bulmacalardan oluşuyor desek yanlış bir şey demiş olmayız çünkü Mühürkent’te pek fazla ip ucu olmadığı için çoğu zaman çölde boş boş dolanabiliyorsunuz. Bir harita mevcut fakat yanımızda taşımıyoruz onu çöldeki bir barakada görüyoruz. Mühürkent’te yankeski, ince tel, su, kitap, iskambil kağıdı, dinamit ve C4 gibi materyaller var. Bunların hepsinin oyunda bulunmasının bir sebebi var tabii ki. Bulmacaları çözerken hepsine ihtiyacınız olacak.
Mühürkent’teki sesler bence biraz az olmuş çünkü karakterin sesi yok ve bu size de bir eksiklik hissettirecektir. Yaratıklar, her oyunun vazgeçilmezi olan varlıklar, bu oyunda da bulunuyorlar fakat onları sadece geceleri görebiliyorsunuz. Oyundaki genel amacınız gerekli bulmacaları çözüp sırrı açıklığa kavuşturmak. Oyunun orijinalinde pek çok bug bulunuyor fakat Emre Şaşmaz bunları yayımladığı 1.0.9 yamasıyla kaldırmış diyebiliriz.
Sonuç olarak bir Türk’ün sıfır bütçe ile iki ayda yaptığı bir oyun olduğu için destek olmak amaçlı oyunu oynayıp, Emre Şaşmaz’a (Pantharay’a) katkıda bulunabilirsiniz. Buraya tıklayarak oyunun indirme linkine ve yamasına ulaşabilirsiniz. Eğer maymuncuk bulmacasında çok fazla takılırsanız ctrl+alt+enter kombinasyonunu yapın ve oraya “kilit ac” (” işaretini koymadan) yazın, bu sayede bulmacayı çözmüş olacaksınız. Takıldığınız yerler olursa yorum atın ve biz de o yorumlara cevaplar verelim.
İyi oyunlar.