Oyun Ön İncelemeleri

Resident Evil 7 demosunu oynadık! Neden iyi, neden kötü?

Geçtiğimiz haftalarda düzenlenen E3 2016 biz oyunculara birbirinden kaliteli kimisi eski serilerden, kimisi ise yepyeni olan oyunları tanıttı. Ama hepimizin bildiği üzere Sony, tüm konferansın en ses getiren sahnesini (yine) ortaya koyup hedefi tam on ikiden vurdu. Birbiri ardına gelen oyun fragmanları ile adeta gönlümüzü çelen Sony, asıl altın vuruşu Resident Evil 7 ile yaptı.

Resident Evil 6’yı oynadıysanız bilirsiniz. Oyun gerçekten çok kaliteli ve doyurucu bir deneyim sunmasına rağmen serinin gittikçe köklerinden ne kadar uzaklaşmakta olduğunu gözümüze sokuyordu adeta. Artık eskisi gibi mermi tasaruffu yapmamıza, köşelerde bitki aramamıza gerek yoktu. Genellikle önüne geleni vur, hikayede ilerle tarzı gittiği için ne kadar iyi de olsa Resident Evil 6’da bir şeyler eksikti. Bu 5’te de böyleydi, 4’te de böyleydi. Serinin yeni nesil oynanışına göre yine Resident Evil 4 bir nebze kabul edilir olsa da hiçbir zaman ilk üç oyunun sunduğu tecrübeyi sunamadı.

Gerek serinin koyu hayranları, gerekse oyun dünyasının diğer kollarına ilgili olan tüm oyuncular, serinin eskisi gibi ürkütücü ve ‘zor’ olmasını istiyordu. Genelde oyun firmaları oyuncuları dinlemez ve kafalarının dikine gider fakat Capcom bu kez anlamış. Anlamış anlamasına da, doğru mu anlamış, işte orası biraz karışık.

E3 2016’nın Sony sahnesinde yayınlandıktan hemen sonra oyunun demosu RESIDENT EVII. Teaser adı altında PlayStation Store’a düştü ve indirmeye açıldı. Tanıdık geldi değil mi? Evet, Hideo Kojima ve Guillermo del Toro’nun beraber tasarladığı Silent Hills’in oynanabilir demosu P.T. de tıpkı böyle yayınlanmıştı. Her neyse. Elbette oyunun fragmanını izleyince ve o eşsiz korku atmosferini görünce ‘oha, seri gerçekten eskisi gibi korkutucu mu olacak yoksa?’ diye bir düşünce geçti aklımdan. Çünkü artık günümüzde kaliteli korku oyunları ile karşılaşamadığımızı hepimiz biliyoruz. Üstelik bir de Capcom’dan, gerçekten köklü bir seri için gelen bir korku oyunu olunca iyice bir ter bastı beni. Yine Merlin’in Kazanı editörlerinden birisi olan İsmet ile demoyu indirdik ve oynamaya başladık.

Muazzam! Mükemmel! Harika bir korku oyunu! Bulmacalar, atmosfer, grafikler, her şeyi harika. Ama, evet bir amamız var. Ama Resident Evil serisine yakışır bi oyun mu? Hayır, kesinlikle değil. Yani bu demo başka bir oyun adı altında yayınlansaydı ve Resident Evil ile bir alakası olmasaydı kesinlikle görebileceğiniz en iyi korku oyunlarından birisi olabilirdi fakat ismi Resident Evil olunca insan daha değişik şeyler beklemeye başlıyor. Serinin eski oyunlarına ne kadar aşinasınızdır bilmem fakat bildiğim bir şey var ki, o da Resident Evil’ın hiçbir zaman sadece korkutmak üzerine oynamadığıdır. Resident Evil serisinde asıl önemli olan tehlikelere karşı göğüs gererken erzakları ve mühimmatları düzgün kullanıp, zor durumda kalmamaya çalışmaktır. Peki bu demoda ne gördük? Gelin bakalım ne görmüşüz.

Öncelikle oyunu neden çok sevdiğime değinmek istiyorum. Mükemmel bir atmosfere sahip. Yepyeni tasarlanmış bir grafik motoru ile hazırlanan oyunda çevre ile etkileşim gerçekten göz dolduruyor. Zaten ışıklandırmalar, el fenerimizin yarattığı puslu etki ve karakter modellemeleri bazen ‘acaba CGI mı izliyorum ya?’ kafasında sorular sormanıza sebep olabiliyor. Elbette genel çerçeveden ziyade bazı şeylere yaklaşınca kaplamalardaki o göz boyayan ustalığı görebiliyorsunuz. Fakat genel bir çerçeveden bakarsanız Resident Evil 7 gerçekten karanlık ve korkutucu bir atmosfer sunuyor. Yanılmıyorsam RE Engine adı verilen yeni bir motor kullanıyor.

Demo hakkında sevdiğim bir diğer şey de, bulmacaların gerçekten akıllıca olması. Eski Resident Evil oyunlarında bazen bulmacalar karşılaştığınız düşmanlardan daha zorlayıcı olabiliyordu. Bir eşyayı bulup nerede nasıl kullanacağınızı bulana kadar bölgede dört dönüyordunuz. Serinin değişen çehresi ile beraber bu bulmaca olayı da en aza indirgenmiş, hatta neredeyse kaybolmuştu. Resident Evil 7’de bütün o bulmaca hissi geri getirilmiş. Girdiğiniz evin çeşitli bölgelerinde hiç beklenmedik eşyalar buluyor ve bu eşyaları en efektif şekillerde kullanıp hayatta kalmaya, içinde bulunduğunuz gizemi çözmeye çalışıyorsunuz. Zaten oyun hakkında çıkan haberleri az çok takip ediyorsanız oyunda hala sırrı çözülememiş birçok şeyin olduğunu da biliyorsunuzdur. Manken parmağı, balta, hayalet kadın gibi.

Demoyu oynarken gerçekten bir ara Blair Witch Project’i izliyormuş gibi hissettim. Çoğu kişinin beğenmediği fakat benim oldukça sevdiğim bir filmdir. (Bir şans verin, sevebilirsiniz.) Çünkü serinin diğer oyunlarının aksine bu kez karakterin kim olduğunu bilmiyoruz ve öyle artistik komando hareketleri de yapamıyoruz. Gerçi Capcom’un yaptığı açıklamaya göre ne mekan ne de karakterlerin asıl oyunda bir yeri olmayacakmış fakat olacaksa ve de böyle olacaksa, Resident Evil serisinde bayağı bir ters düşeceği kesin. Resident Evil oyunlarında hiçbir zaman çaresiz, ne yapacağını bilemeyen sivilleri oynamadık. Elbette Outbreak gibi yan oyunları saymazsak. Bu kez tıpkı Outlast’ta olduğu gibi sıradan bir insanı oynuyorduk.

Peki neyini sevmedim bu demonun? Yazının başında da dediğim gibi, oynadığım şeyin Resident Evil olmakla uzaktan-yakından alakası yoktu. Yeni, hiper-realistik bir oyun motoruyla yapılmış bağımsız korku oyunlarından bir başkasını oynuyormuş gibi hissettim. Hani geçen günlerde iptal haberini aldığımız Allison Road var ya, bilirsiniz. P.T.’nin ruhani devamı deniyordu kendisi için. Aynen o tür bir oyun oynuyormuş gibi hissettim. Capcom belli ki P.T.’nin inanılmaz popülaritesini aklına kazımış ve “e hadi biz de yapalım o zaman” demiş. Güzel de yapmış. Fakat biraz daha Resident Evil elementleri katsaymış içine, işte o zaman her şey çok daha güzel olabilirmiş. Yani mesela, demoda hiç zombi göremedim ben. Tamam demonun sonunda çıkan “abla” (galiba abla) belki zombimsi bir şey olabilir. Fakat alışık olduğumuz klasik Resident Evil zombisine dair hiçbir şey göremedim ben demoda.

Yine klasik seriden alışık olduğumuz silah mekaniği de bulunmuyordu demoda. Kullanabildiğimiz tek silah daha sonra isteğe göre bulduğumuz balta oluyor. Onu da zaten bir şeye karşı kullanamıyoruz, çünkü etkileşime girdiğimiz tek düşman bizi tek vuruşta yere serip demoyu bitiren abimiz. Resident Evil serilerinin vazgeçilmezi olan modern silahların hiçbiri yoktu demoda. Yani bu haliyle oynayan birisi Amnesia veya Outlast gibi, kaçıp-saklanmalı bir hayatta kalma oyunu oynadığını sanır Resident Evil adını görmese.

Demoda, ana Resident Evil serisi ile bağlantılı olan tek şey, en azından benim bulduğum tek şey, üst katta telefonu açtığımız odada bulunan fotoğraf. Spoiler veriyor gibi oluyorum ama zaten bu yazıyı okumaya başladıysanız buna da hazırlıklısınızdır. Fotoğrafta üzerinde Umbrella simgesi olan bir helikopter görüyoruz. İşte burada teoriler yağmaya başlıyor. Acaba demoda oynadığımız karakter ana seriden birisi ve şu an bir hayatta kalma simülasyonunun içinde mi? Acaba bu da o acımasız Umbrella deneylerinden birisi mi? Bu ve bunun gibi birçok teori şu an internetin her köşesini çalkalıyor.

Ama bana soracak olursanız. Sordunuz değil mi? Bana soracak olursanız Capcom gerçekten de bu demoyu sadece bu yüzden yapmıştı. Sansasyon yaratmak için. P.T. de böyleydi, hatırlayın. İnsanlar yepyeni şeyler keşfettikçe forumlarda konular güncelleniyor, P.T. günlerce konuşuluyordu. Aynı şey neden Resident Evil için de geçerli olmasın ki? Güzel reklamcılık abiler, hakkını vermemiz gerekiyor. Zaten daha sonra yaptıkları açıklama ile demonun ana oyun ile öyle çok da alakası olmayacağının sinyalini verince işte o zaman ‘haaa o mesele öyle değilmiş ya’ dedik hep bir ağızdan.

Lafı daha fazla uzatmadan, okumaya üşenip son paragrafa gelen arkadaşlar için bir özet geçeceğim. Resident Evil 7’nin demosu, eğer adı Resident Evil olmasaymış kusursuz bir korku oyunu demosu olabilirmiş. Fakat işe Resident Evil açısından bakarsanız, oynanan demonun ana seriyi tamamen farklı bir yola soktuğunu rahatlıkla görebiliyorsunuz. Ama Capcom’un demonun ana oyunla bir alakası olmayacağını söylemesi üzerine de haklı olarak ‘e o zaman niye oynattınız yahu bize bunu?’ diye soruyor olabilirsiniz. Ben de soruyorum. Tek bildiğim, demonun gerçekten güzel olduğu. Eğer bir PS4 sahibiyseniz mutlaka deneyin. Önümüzdeki aylarda Capcom oyunla ilgili yepyeni açıklamalarda bulunacaktır. Şimdilik merakla oturduk bekliyoruz.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu