Riders Republic, 2016 yılında yayınlanan Steep ile ekstrem kış sporlarını tecrübe etme fırsatı veren Ubisoft’un olayı biraz daha ileri taşıyıp daha fazla ekstrem spor dalını işin içine dahil ettiği yeni oyunu. Normal şartlarda çok fazla tecrübe etme fırsatı bulamayacağımız spor dallarını ekran karşısında oynamak ne kadar keyifli, Riders Republic bu tecrübeyi ne kadar iyi yansıtmış, hangi oyuncular için ideal bir oyun ve oyunun karakterleri “başkası adına utanma” hissiyatı veren konuşma tarzını ne kadar sürdürecek gibi soruların cevapları için incelememize başlayalım.
Riders Republic inceleme
Dağdan Aşağı Bisikletle Atlamanın Güvenli Olduğu Tek Yer
Ubisoft’un Fransa’da bulunan stüdyosu Ubisoft Annecy tarafından geliştirilen Steep ile tanışmam biraz geç olmuştu. 2016 yılında piyasaya çıkan oyunu 2017 yılının ortalarında görmüş, istediğimiz gibi gezebildiğimiz haritasında ve parkurlarında oldukça keyifli zamanlar geçirmiştim. Yapımcılığını Ubisoft Annecy’nin üstlendiği Riders Republic, Steep’in sahip olduklarının üstüne daha fazla içerik koymayı vaadeden bir oyun olarak, bu yıl en çok beklediğim oyunlardan biri oldu.
Öncelikle kısa bir şekilde oyunun hikayesine ve karakterlerine değinmek istiyorum. Kendi oluşturduğumuz karakterimiz ile girdiğimiz bir dizi etkinliğin ardından Suki ile tanışıyoruz. Kendisi ekstrem sporlarda yüksek seviye mücadelelere dahil olmuş başarılı bir sporcu. Bizim potansiyelimizi görüyor ve bizi bir efsane olan Brett ile tanıştırmak için can atıyor. Brett bütün spor dallarında efsanevi seviyeye ulaşmış bir sporcu ve “her zaman şampiyon olma potansiyeline sahip oyuncuları arayan” birisi. Aynı zamanda toplanma bölgesinde hamburger yaptığı bir arabası var.
Oyunun hikayesi bu kadar, oluşturduğumuz karakter ile her alanda en iyi olup yukarılara çıkmaya, daha fazla sponsor bağlayıp daha iyi ekipmanlar elde etmeye çalışıyoruz. Suki ve Brett bazen bizi arıyor, dinlerken “bu alandaki insanların hepsi böyle konuşmuyor inşallah” dedirtecek seviyede kötü yazılmış diyaloglar ile yeni şeylerden bahsediyor. Yeni bir bisiklet etkinliği, diğer insanlar ile mücadele edilecek toplu bir yarış, nehir kenarında bizim bulmamızı bekleyen gizli bir hazine gibi şeylerden bu sayede haberdar oluyoruz.
Bu diyalogları kim yazdı, ekstrem sporlar ile uğraşan insanlar gerçekten böyle mi konuşuyor, acaba fransızca yazılırken iyiydi de çeviri sırasında mı bu kadar kötü hale geldiler çok merak ediyorum. Suki’yi bir yere kadar kabul edebiliyorum ama Brett ne zaman konuşmaya başlasa “gençlerin arasına gizlice sızmaya çalışan 70 yaşındaki insan samimiyetsizliği” hissini uyandırıyor. Keşke sadece ara sahnelerde ya da seviye atlayınca konuşsa, neredeyse bütün etkinliklerde konuşuyor, benim gibi kötü esprileri seven birini bile oyunu kapatacak noktaya getirecek geyikler yapıyor, ana dili ingilizce olanların bile anlamak için sözlüğe ihtiyaç duyabileceği “havalı” terimler kullanıyor.
Oyun boyunca 3 ana kategoriye ayrılan ekipmanlar ile bir sürü farklı yarışmaya katılıyor, kazandığımız yıldızlar ile ünümüzü artırıp daha fazla para kazanmaya, ekipmanlarımızı geliştirmeye, yeni sponsorlar edinmeye, daha prestijli mücadelelere davet almaya çalışıyoruz. Bu sırada kazandığımız para ile yeni kıyafetler ve hareketler satın alıp, karakterimizin diğer yarışmacılar arasından tarzı ile sıyrılmasını sağlamaya çalışıyoruz.
Riders Republic içerisinde üç ana kategori altında ayrılan çeşitli ekipmanlar ve bu ekipmanlar ile katılabileceğimiz farklı mücadeleler bulunuyor. İlk kategoride, genellikle normal zeminde yarıştığımız ya da çeşitli hareketler sergileyerek en yüksek puanı toplamak için ramparlardan şehirlere kadar birçok farklı parkurda mücadele verdiğimiz bisikletler var. Kayak ya da snowboard arasında bir seçim yapıp, karlı zeminlerin en hızlısı ya da en iyi hareketlere sahip olan sporcusu olabileceğimiz kar sporları ikinci kategori. Üçüncü kategoride ise yerden uzaklaşıyor, hız ve cesaretin sınırlarını zorlayacağımız (teoride) hava mücadelelerine katılıyoruz. Hava mücadelelerinde Steep’den hatırlayacağımız “Wingsuit” ve “Rocketsuit” ekipmanları bulunuyor.
3 ana kategorinin dışında bir de etrafı gezerken ya da sıradışı yarışmalarda kullanabileceğimiz araçlar bulunuyor. Bunların arasında sırtımıza pervane takıp paraşütle uçabileceğimiz bir araç, yanlarına roket bağlanmış bisiklet ve roketle güçlendirilmiş kayak takımları gibi enteresan şeyler var. Ana kategoriler hakkında ayrıntılı yorumlarımı incelemenin ilerleyen kısımlarında vereceğim.
Bisiklette Yokuş Aşağı Ellerini Bırakanlar Toplanın
Riders Republic içerisinde 5 farklı kariyer modunda kullanabileceğimiz bir sürü farklı ekipman bulunuyor. Bisiklet, kar araçları ve hava araçları olarak üç ana kategoride ayırabileceğimiz ekipmanları kullanarak çeşitli artistik hareketler yapmaya ya da yarışı en hızlı tamamlayan kişi olmaya çalışıyoruz. Peki oyunun kontrolleri ne kadar iyi, gelin beraber bakalım.
Oyun içerisinde üç farklı kontrol şeması bulunuyor. “Racer” adındaki kontrol şeması hem kamera kontrolünü oyuncuya veriyor hem de ana hareketleri basit bir biçimde yapmayı sağlıyor. Oyunun başlangıçta oyunculara tavsiye ettiği kontrol şeması da bu. R2 ile hızlanıyor, analoglar ile aracımıza ve kameraya yön veriyor, diğer tuşlar ile hareketleri yapıyoruz. “Trickster” isimli kontrol şeması araç kontrolünü ve hareketleri tamamen analoglara aktarıp, kamera kontrolünü elimizden alıyor. Bu kontrol şeması oyunda daha kompleks hareketleri yapmamızı sağlıyor ama otomatik kamera sapıtırsa ne yaptığımızı görme şansımız kalmıyor. “Steep” ise adından anlaşıldığı gibi Steep oyununun kontrol şemasını getiriyor. Oyunda en iyi kontrol şeması diye bir durum yok. Her biri farklı kategorilerde işe yarıyor, diğer kategorilerde kötü iş çıkarabiliyor. Kontrollerin tam olarak özelleştirilmesi mümkün gibi ama ideal düzeni bulmak için başında vakti geçirmeniz gerek.
Ekipmanların kontrolleri farklı olsa bile hepsine hızlı bir şekilde alışıyorsunuz. Hareketleri yapmak çok kolay ama bunları birbirine bağlayıp yüksek puanlar almanız gerekiyor ve bu konuda ustalaşmak zor. Ayrıca kontrollerden çeşitli yardımları açıp kapamak da mümkün. Bu sayede demir üzerinde kayma, hareketi tamamladıktan sonra yere güvenli bir biçimde inme, bisikleti havada kontrol etme gibi seçenekleriniz oluyor. Mesela iniş desteğini açtınız diyelim, bu durumda hareketin sonunda yere güvenli bir şekilde iniyorsunuz ama inişten alacağınız ekstra puanlardan mahrum kalıyorsunuz. Bu kadar fazla ayrıntı olmasını sevdim. Oyunu oynamayı hızlı bir şekilde öğrenip, en iyi halinize ulaşmak için bolca vakit geçirmeniz gerekiyor.
Riders Republic’de kendi karakterimizi oluşturma ve çeşitli kıyafet ve aksesuarlar ile özelleştirme şansımız. Karakter oluşturma kısmı çok ayrıntılı değil, belli yüz ve saç ayarları arasında seçim yapmak dışında fazla bir şey yok. En azından karakter boyunu ayarlamak isterdim ama ona da izin vermemişler. Kıyafetler konusu ise biraz sıkıntılı.
Oyunda bir sürü farklı kıyafet ve aksesuar bulunuyor, kasklar, gözlükler, çantalar ve kostümler konusunda çok fazla seçeneğimiz mevcut. Üstelik her kariyer için farklı bir kıyafet ayarlayıp, uygun ekipmana geçince doğru kıyafetler ile gezmek de mümkün. Hepsi iyi güzel ama bu ekipmanların çoğu gerçek para harcanarak alınan para birimi ile satın alınıyor. Basit oduncu gömlekleri, renkli çantalar falan neyse ama özel bir kostüm istiyorsanız parayı basmak zorundasınız. Dükkanda satılanlar günlük ve sezonsal olmak üzere ikiye ayrılmış ve belli dönemlerde güncelleniyor. Günlük eşyalar arasında çok iyi şeyler yok ve her oyuncu aynı eşyaları alabiliyor. Bu yüzden toplu yarışlarda birbirine benzer kıyafetler görmek sıradan bir şey.
Son olarak canımı sıkan bir durumdan bahsetmek istiyorum. Oyun simulasyon değil, arcade oyunu ve tıpkı Forza Horizon gibi bu oyunda da zamanı geriye sarıp hatanızı düzeltme şansınız var. Fakat bu sistem çok saçma bir şekilde işliyor. Tek başınıza oynadığınız halde zaman sadece sizin karakteriniz için geri alınıyor, diğer oyuncular ve süre akmaya devam ediyor. Anlıyorum diğer oyuncuların verilerini alıp süreye göre oynatıyor ama karakteri geri sarmak yerine zamanı geri alabilsek böyle bir sorun olmazdı. Zaten geri sarma sistemi o kadar dengesiz bir şekilde çalışıyor ki bir checkpointi ıskalayınca geri almak yerine yarışı baştan başlatmak daha mantıklı olabiliyor. İki kere adım adım geri alan sistem üçüncü basışta bir anda 5 saniye geri alıp sıralamanın canına okuyor.
Roket Bağlayıp Uçmaktan Daha Ekstrem Ne Olabilir?
Riders Republic 5 farklı kariyer için çok sayıda etkinlikte mücadele etme fırsatı sunuyor. Bike Race, Bike Tricks, Snow Race, Snow Tricks ve Air kariyerleri altında 114 farklı etkinlik ve 22 büyük etkinlik mevcut. Bu etkinliklere katılıp tamamladığınızda kazandığınız yıldızlar, size sunulan meydan okumaların ne kadarını başardığınıza göre değişiklik gösteriyor. Meydan okumalarda ne kadar başarılı olursanız ününüz o kadar artıyor.
Katıldığımız yarışları tek kişilik modda tamamlayabileceğimiz gibi, internet üzerinden diğer oyuncular ile birlikte oynama şansı da var. Ben normal yarış etkinlikleri için tek kişilik oyunu tercih ettim. Bu modda da rastgele NPC karakterlere karşı oynamıyoruz, etkinliği daha önce oynamış olan oyuncuların kayıtları ile mücadele etmemiz gerekiyor. Bu oyunun tek kişilik moduna daha gerçekçi bir hava katmış. Gayet iyi bir süreyle önümde giden yarışçının yolun ortasındaki ağaca girmesi, yapay zekanın erişmekte zorlanacağı seviyede bir başarısızlık ve gerçekten birilerine karşı oynama hissini güzel veriyor. Küçük etkinliklerin çok oyunculu oynanmak istediğinde verdiği bekleme süresine bakarsak, çoğu oyuncunun tek başına oynamayı tercih ettiği açık.
Kariyer yarışları ünümüzü arttırmanın yanı sıra kullandığımız ekipmandaki tecrübemizi de arttırıyor ve buna göre yeni ekipmanlar kazanıyoruz. Daha hızlı giden bisikletler, hava kontrolü daha iyi olan snowboardlar ile karakterimizin yeteneklerini daha iyi sergileme fırsatına sahip oluyoruz. Fakat oyundaki ekipmanlarda çok fazla ayrıntı beklemeyin, genellikle en yüksek puana sahip olanlar en iyileri oluyor, daha düşük olanları ise sadece yer kaplıyor. Üstelik bu ekipmanları özelleştirme, görüntüsünü değiştirme şansımız da yok, bu biraz can sıkıcı. Neyse özelleştirme konusuna daha ileride girelim.
Riders Republic’in yarış modları standart “checkpointten geçme” tarzı yarışlar. Bisiklet ve kayak/snowboard ile gerçekleştirdiğimiz yarışlarda, checkpoint geçme tarzı yarışları sevmiyor olmama rağmen, çok eğlendim. Bisiklet ve kar araçları ile hız hissini çok güzel yaşıyor, engellerin arasında seri bir şekilde geçip diğer yarışçıları geride bırakmaya çalışıyoruz.
Trick etkinliklerinde bisiklet ya da kar ekipmanları ile belirli bir zaman içinde ya da sınırlı sayıda artistik hareket yapma hakkı ile, diğer oyunculara göre daha iyi puanlar elde etmeye çalışıyoruz. Artistik hareketleri yapmak çok kolay ve bölümde çok fazla sınırlama bulunmadığından istediğimiz gibi mücadele edebiliyoruz.
Son olarak Air etkinlikleri var. Wingsuit ve rocketsuit isimli iki hava ekipmanımız var. Wingsuit ile tehlikeye ne kadar yakın uçarsak o kadar fazla puan kazandığımız mücadeleler yapabiliyoruz. Tehlike ne kadar yakınsa o kadar fazla puan kazanıyoruz. Eğer tehlikeyi seviyorsanız çok keyifli bir etkinlik. Rocketsuit ise dümdüz yarışıp checkpointlerden geçmeye çalıştığımız mücadelelere sahip. Ne diğer ekipmanlar gibi artistik hareketler yapabiliyoruz ne de yarışlarda uçma özgürlüğünü ve hızı yaşayabiliyoruz. Yapımcılar çok sevmiş, neredeyse her karma etkinlikte “Aa roketle uçmadan bırakmam” durumu mevcut. Açık dünyada kullanmak ne kadar keyifliyse, yarışlarda kullanmak aynı derecede sıkıcı.
Kariyer alanında toplam 114 etkinlik ve 22 büyük etkinlik bulunuyor. Kimi etkinlikler tek bir yarış tipini barındırırken, bazıları birden çok mücadeleyi sırayla ya da yarışın içinde ekipman değiştirerek yapmanızı gerektiriyor. Etkinlikler, özellikle bütün meydan okumaları tamamlayıp yıldızları da toplamak için uğraşırsanız, uzun bir süre sizi oyalayacaktır.
Tek Başına Yarışmak Nereye Kadar?
Oyunun ana etkinliklerinin yanında, Riders Ridge adındaki “hub bölgesi” diyebileceğimiz alandan erişebileceğimiz etkinlikler de var. Çok oyunculu etkinliklerin büyük çoğunluğuna buradan giriyoruz. 12 oyuncunun birbiri ile mücadele edebildiği modlar arasında Free For All, Trick Battle ve haftalara göre değişecek olan Shackdaddy Bandit etkinlikleri bulunuyor. Ayrıca oyunun en büyük etkinliklerinden biri olan 64 kişilik Mass Race etkinliğine buradan hızlı ulaşım sağlamak da mümkün.
Free For All, adının da belirttiği gibi, herkesin kendi adına mücadele ettiği bir yarışa sokuyor bizi. Trick Battle ile özel bir arenada iki takıma ayrılıp, artistik hareketler yaparak puan toplamaya ve arenanın belli bölgelerini ele geçirmeye çalışıyorsunuz. Bu mod yapı olarak Nintendo’nun Splatoon oyununu hatırlatıyor. Shackdaddy Bandit etkinlikleri ise her hafta farklı ve sıradışı etkinlikler sunuyor. Kostüm giymiş, kayak yerine tahta parçaları kullanan yarışçıların birbiri ile mücadele etmesi gibi absürd ama eğlenceli yarışlar var. Mass Race
Çok oyunculu etkinlikler aslında eğlenceli ama oyuncu bulma süreleri 4 – 5 dakikayı bulabiliyor. Oynayan oyuncu sayısı az değil ve “Mass Race” sırasında oyuncu bulmakta sıkıntı yaşamıyoruz. Büyük ihtimalle çoğu oyuncu şu an için dünyayı gezmeyi ve seviyesini yükseltmeyi tercih ediyor.
Açık dünyada gezinirken gelen “4 dakika içinde Mass Race bölgesine yetişip yarışa katıl” uyarısı ile katılabildiğiniz Mass Race etkinlikleri teoride oldukça eğlenceli bir konsept. Bütün oyuncular belirtilen yere gidiyor ve 3 adımdan oluşan karma yarış etkinliği başlıyor. Etkinliğin gerçekleştiği yere göre farklı kategorilerde yarışlara giriyoruz. 64 kişinin aynı anda bisikletle yokuş aşağı inerek başladığı ya da kayaklarla birbirine girdiği kısımlar bir miktar sinir bozucu olsa da (ittirmeler çok oluyor) çok eğlenceli. Yolların bu kadar kalabalık bir güruh için yapılmadığı belli olduğundan tam bir kaos yaşanıyor. Yolun belli kısmında kullandığımız ekipman değişiyor, haritaya göre en az 2 kez ekipman değiştirdiğimiz 3 kademeli bir yarışa katılıyoruz.
Mass Race eğlenceli bir konsept olmuş, bir sürü oyuncu aynı anda, birbirini pist dışına ittirme pahasına bile olsa yarışıyor. Burada en sevmediğim nokta ise her Mass Race içerisinde en az 2 kez rocketsuit kullanmaları oldu. Nerede olursak olalım, hangi alandan başlarsak başlayalım illa o rocketsuit ile yarışmak zorundayız. İlk iki ekipmanda birincilikle devam ederken gelen rocketsuit ve onun saçma sapan “yuvarlağın içinden geç” sistemi yüzünden sürekli olarak gerilere düşüyorum. Bir sürü araç gereç var elimizde, illa uçulacak diyorsanız wingsuit var daha heyecanlı, neden rocketsuit konusunda bu kadar ısrar ettiklerini anlamıyorum. Bir süre sonra sponsor görevleri dışında katılmayı bıraktım, zaten ekipman seviyeleri düşük olduğu için daha iyi rocketsuit sahibi olanlar, size toz yutturup geçiyor.
Açık Dünyada Harika Performanslar
Riders Republic yarış etkinlikleri dışında kocaman bir açık dünyaya sahip. Etkinlikler arasındaki mesafeleri hızlı seyahat ile gerçekleştirmek mümkün ama açık dünyası o kadar büyük ve güzel gözüküyor ki genellikle kendiniz gitmeyi tercih ediyorsunuz. Haritayı gezerken bir sürü başka oyuncu görmek de mümkün. Üstelik bu oyuncular rastgele oluşturulmuş NPC karakterler değil, tıpkı yarışlardaki gibi gerçek oyuncular. İsmi sarı olarak gözükenler doğrudan gerçek zamanlı olarak sizinle birlikte yolculuk eden oyuncular, gri olanlar ise daha önce o bölgede bulunmuş olan oyuncuların hayalet kayıtları. Bu yüzden etrafı dolaşırken yapaylık hissi çok fazla öne çıkmıyor. Ayrıca açık dünyada kullanabileceğiniz ekstra araçlar, keşfedilecek gizemler ve ilginç ekipmanlar bulmak da mümkün.
Riders Republic görsel açıdan çok iyi bir performans sunuyor. Playstation 5 üzerinde 4K çözünürlük ve HDR desteğine sahip olan oyun, bulunduğunuz bölgeye göre karlı dağlar, kumlu vadiler ve yeşil nehir kenarları müthiş gözüküyor. Bisiklet ile kumların üzerinde fren yaptığımızda çıkan tozlar, karlar arasında kızağımızın bıraktığı izler gibi detaylar çok güzel. Yakından incelediğimiz zaman kaplamalar biraz zayıf kalıyor ama ağaca kafa atmadığınız sürece kaplamaları yakından inceleme ihtiyacı duymuyorsunuz.
Görsel açıdan etkileyici olan oyun, performans konusunda da gayet iyi. 64 kişi aynı anda yarıştığımız etkinliklerde küçük fps düşüşleri olabiliyor ama oyun performansını etkilemiyor. Açık dünyada herhangi bir yerden diğerine gitmek için hızlı seyahati kullandığınızda neredeyse hiç yükleme ekranı ile karşılaşmıyorsunuz. Kocaman bir dünyayı, neredeyse hiç yükleme süresi olmadan gezebilmek büyük bir keyif. Xbox ve PC kullanıcılarının bir kısmının çökme sorunları yaşadıklarına dair yorumlar okudum ama Playstation 5 tarafında bu tür bir sıkıntı yaşamadım.
Oyun ses açısından müthiş bir iş çıkarıyor. Karakter seslendirmeleri, ses efektleri, müzikler, atmosferi tamamlayan arka plan sesleri, kısacası kötü diyaloglar dışında her şey çok iyi. Bisiklet kullanırken hangi zeminde, ne tür bir bisiklet sürdüğünüze göre zemin sesinin değiştiğini fark edebilirsiniz.
Müzikler için rock ve hip-hop ağırlıklı parçalar seçilmiş. Özellikle The Offspring grubunun parçalarını duymaktan büyük keyif aldım. Oyunun bende uyandırdığı Tony Hawk oyunları ya da SSX serisi hissiyatı, müzikler ile daha da güçlendi. Oyunda çok fazla parça var, açık dünyada gezerken bir sürü değişik müzik dinliyorsunuz ama olay etkinliklere gelince parça sayısı çok kısıtlı, hep aynı şarkıları duyuyormuş gibi hissediyorum. Üstelik radyo sürekli devam etmiyor, bir etkinliği tekrar başlatınca yine şarkının en başına dönüyoruz. İlginç.
Sonuç
Riders Republic, özellikle bu tür eğlenceli aktiviteleri seven oyuncuların çok eğleneceği bir oyun olmuş. Dünyası canlı hissettiriyor, etkinliklerin büyük bir çoğunluğu eğlenceli ve vakit geçirilebilecek koca bir dünya var. Ekstrem yarış sporlarının Forza Horizon versiyonu olmuş dersek yanlış olmaz. Hatta tüm o yarışlardan, etrafta zıplayıp uçan tiplerden sıkılırsanız, çevrimdışı da oynanabilen Zen Mode’a giriş yapıp açık dünyayı canınız istediği şekilde gezebilirsiniz. Herhangi bir amaç olmadan, sadece sürüş yapıp gezmek için ideal bir ortam.
Yukarıda şikayet ettiğim bazı eksiklikler gerçekten göze batıyor, özellikle karakter özelleştirme konusundaki eksikleri, Mass Race etkinliğinin kendini hızlı bir şekilde tekrar etmeye başlaması ve karakterlerin “havalı çocuk” tarzı sinir bozucu konuşmaları çok rahatsız edici. Geri alma sisteminin arcade mantığına çok uymayacak şekilde uygulanması da canımı sıkan bir başka kısım. Her şeye rağmen oyun çok eğlenceli ve potansiyeli çok büyük. İlk yıl BMX yarışları ve daha fazla içerik ile desteklenecek olan Year 1 güncellemelerini alacak olan oyunun ilerleyen yıllarda yeni etkinlikler eklemesini bekliyorum. Kariyerler arasına kaykay da ekleselermiş keşke, belki ilerleyen yıllarda görebiliriz.
Bu oyuna not verirken biraz zorlandım. Eğer benim gibi kafaya çok şeyi takmadan eğlenmek istiyorsanız ve bu sırada birkaç tehlikeli hareket ile puan toplamayı seviyorsanız uzun süre oynayıp eğlenebileceğiniz bir oyun. Her oyuncunun sevebileceği bir oyun değil, kimileri için fazla mücadeleci gelebilir ya da sunduğu ekipmanlar ilginizi çekmeyebilir. Yine de kamerayı birinci kişi moduna alıp bisikletle yokuş aşağı engeller arasından sıyrılmaya çalışırken yaşattığı heyecan için bile denenebilir. Kolay alışılan kontrolleri, gaza getiren atmosferi ve kimi zaman absürtlük seviyesinde eğlenceli etkinlikleri ile Riders Republic güzel bir oyun olmuş.