Şöyle 6 – 7 sene geriye bakalım. Hani şu MP3 çılgınlığının yaşandığı
dönemlere… 10 GB’lık sabit diske sahip bir sistem aldığımız zaman arkadaşımıza:
“Bak baba, bu yeni canavarın tam 10 GB hard diski var. Ne yüklersen yükle
dolmaz” dediğimizi hatırlar gibiyim. Bu cümleyi sarf etmekten ne kadar da keyif
alırdık kim bilir. Fakat bu cümleleri kurarken, yalan söylediğimizi şimdi daha
rahat anlayabiliyoruz. Çünkü, Internet’in ve CD’lerin yaygınlaşmasıyla birlikte
10, 20, 30 GB’lık alanlar hiç kimseye yetmez oldu. Buna dosya paylaşım
çılgınlığını da eklersek gigabaytlar bile çoğu kez yetersiz kalıyor.
Şimdi geçmişi bırakıp günümüze dönelim. Artık, standart bir sabit disk denilince
akla “80 GB” geliyor. Yani kapasite sorunu çözülmüş gibi gözüküyor. Peki bu
konuda kapasiteler hariç değişen bir şey oldu mu? Yüzeysel olarak bakarsak
değişen pek bir şey yok. Ama derinlere indiğimizde “devrim” niteliğinde
değişmeler olduğunu rahatlıkla görebiliriz.
Sabit disk denilince akla gelen ilk şey “kaç gigabayt” olduğudur. Evet, kapasite
belki de en önemli faktör. Ama kapasite ne olursa olsun, hız olmadıktan sonra
bilgisayar başında geçirdiğiniz dakikalar size zehir olur. Nasıl mı? O halde
konuyu biraz daha açalım.
Örneğin sabit diskimize yeni bir oyun yükleyeceğiz. CD’mizi sürücüye
yerleştirdik. Ardından kur komutunu verip kurulum işlemini başlattık. O da nesi?
Bilgisayarınız içinden mısır patlatma makinesinden çıkan sesler geliyor.
(Bilgisayarınızın mısır patlatma özelliği varsa orasını bilemem :)) İşte bu
sırada bilgisayarınız, CD’deki verileri alıp sabit diskinize kalıcı olarak
yazmaya başladı. Yazmaya başladı başlamasına ama, oyunu bir an önce oynamak için
kurma işleminin hemencecik bitmesini istiyorsunuz. Hele kuracağınız oyun çok
CD’li ise vay halinize. İşte bu yükleme işlemi sırasında “sabit diskin hızı”
kavramı ön plana çıkıyor. Oyunun kurulumu tamamlandı. Şimdi, oyunun
masaüstündeki kısayoluna tıklayıp oyunun açılmasını bekliyorsunuz. Burada durun.
Konuyu tam olarak kavramanın zamanı geldi:
İşte tam bu esnada bilgisayarınız sabit diskinizde yüklü olan oyun bilgilerini
aramaya başladı. Gerekli bilgileri bulduktan sonra hepsini geçici hafızaya
yüklemeye başlayacak. Bu noktada sabit diskinizin kapasitesi ne olursa olsun,
eğer hızı düşükse bu yükleme işlemi sizi oldukça bekletecektir.
Bahsettiğimiz bu hıza etki eden kriterler nelerdir peki? Öncelikle sabit diskin
dönüş hızını ele alalım. Çoğu kez görmüşsünüzdür RPM yani “Dakikadaki Devir
Sayısı” terimini. Bu terimi kısaca sabit disk içerisinde yer alan yuvarlak
plakaların bir dakikada kaç tur attığı şeklinde özetleyebiliriz. Bu değer ne
kadar yüksek olursa sabit diskinizin okuma ve yazma hızı da o kadar yüksek
olacaktır. Günümüzde 7200 RPM’lik hıza sahip diskler standart sayılmaktadır. Ama
bizim asıl konumuz bu değil tabiki.Şimdi geldik arabirime. Bilgisayarınızın kasasını açtığınızda gözünüze ilk
çarpan elemanlar uzun, beyaz ve geniş kablolar olacaktır. İşte bunlar sabit
diskimizi anakartımıza bağlayan IDE kablolarıdır. IDE; ATA 100, ATA 133 gibi
kendi içerisinde gruplara ayrılır. Mesela ATA 133’de teorik olarak saniyede 133
Mb’lik veri aktarımı yapabiliyoruz. Ama artık bu uzun, çok yer kaplayan ve
“şekilsiz” kablolardan kurtulduk. Çünkü SATA çıktı.
SATA nam-ı diğer Serial ATA yani seri ATA adından da anlaşılabileceği gibi
oldukça seri 🙂 Normal ATA’nın aksine saniyede minimum 150 Mb’lik veri aktarımı
yapabiliyor (300, 600 hatta 3 Gb’lik versiyonları da mevcut). Bunun yanında,
bilgisayar çalışır durumdayken disklerimizi tıpkı bir USB cihaz gibi takıp
çıkartabiliyoruz. Üstelik oldukça şık bir bağlantı kablosuna sahip.
Peki SATA’nın bize ne gibi getirileri olacak? Öncelikle şunu söylemek zorundayız
ki; eğer bilgisayarınız hızlı olsun istiyorsanız, dikkat etmeniz gereken en
önemli bileşen işlemcidir. Çoğu kullanıcı sabit disklerin genel olarak sistem
performansını etkilemediğini sanmaktadır. Halbuki, sabit disk; işlemci, bellek
ve (oyunlarda) ekran kartından sonra performansı etkileyen en önemli bileşendir.
Bu nedenle yeni bir sistem satın alırken veya eski sisteminizi
güncelleştirirken, sabit diskinizin kapasitesinden ziyade hızına ve sahip olduğu
arabirime dikkat edin.
Geldik kısa yazımızın sonuna. Artık SATA’nın ne işe yaradığınız
öğrenmişsinizdir. Belirttiğimiz gibi: sabit diskin kapasitesine aldanmayın,
diğer faktörleri de göz önün de bulundurmanız yararınıza olacaktır.
TEKNİK DETAYLAR:
Arabirim: Noktaya nokta metodu.
Kablo: 0,25” – 7 pin (Maks. uzunluk 1m)
Sinyal Hattı: Kanal başına 4 adet.
Veri Kodlama Tekniği: 8b/10b
Bant Genişliği: 1500 Mbit/sn.
Hesaplama:
1500MHz FSB
x 1 bit (FSB Başına)
x 80% (8b10b kodlama)
/ 8 bit (bayt başına)
—————————–
= 150 MBayt/sn.
Zamanlama: 0,667 ns
Diğer Teknolojiler: 32-bit CRC hata düzeltme
Hot-Swapping