Sony ve Microsoft Savaşı: 3. Round
“Siz bunları okurken ben çoook uzaklarda olacağım.”
Bu cümle ile o kadar çok karikatür ya da filmde karşılaştım ki günün birinde benim söyleyeceğimi hiç düşünmediğimi fark ettim. Evet sevgili okur, siz bunları okurken ben de Sony’nin Playstation 4 lansmanı için New York’ta vaktin gelmesini bekliyor olacağım. Elbette söz konusu firmanın Sony olduğunu düşünürsek, her an bir sürpriz ile karşılaşma ihtimalimizi göz önünde bulundurmamız lazım. Ancak bugün yeni bir savaşın tohumlarının ekildiği ilk gün olarak da yorumlayabiliriz. Neden mi? Buyrun alt satırlara.
İlk Playstation piyasaya sunulduğunda büyük olay olmuştu. Ancak asıl olay Microsoft’un da oyuna katılması ile başladı. Elbette öncesinde Nintendo ya da Sega gibi başka konsollar da vardı ancak bu ikisinin savaşı çok daha farklı ve acımasız idi. Oyuncu gözü ile baktığımda her ikisinin de PS3 ve X360 arasındaki son savaşta çok başarılı olduğunu söylemem pek mümkün değil. Yüksek oyun fiyatları, çeşit azlığı bu nesli çok başarılı kılmadı benim gönlümde. Ancak yeni nesilde hem Sony hem de Microsoft, geliştiricilerin tavsiyelerine de kulak asmış görünüyor. Daha fazla ram, işlemci ya da mobil entegrasyonu gibi kullanıcı deneyimini artıracak etkileşimler üzerinde yoğunlaşılmış olduğu belli.
Cihazların gelmesi ile savaş yeniden alevlenecek. Elbette bundan kazançlı çıkan biz oyunseveler olacaktır. Bu yılın sonuna doğru çıkması beklenen iki konsola, getiri ve götürüleri birlikte bakalım.
Teknolojisi işin özü
Öncelikle teknik olarak bildiklerimizi konuşalım. Teknik anlamda birbirine yakın sistemler. Mesela her ikisi de AMD markalı overclock edilmiş 8 çekirdekli 1,6 GHz işlemci kullanacaklar. Microsoft, D3D11.x üzerine yoğunlaşırlen Sony ise R10XX mimarisine yönlenmiş durumda. İşlemcilerin AMD olmasının güzel bir yanı var. AMD firması APU, yani CPU ve GPU’nun bir arada olduğu işlemcilerde oldukça iyi tecrübe kazandı. Eğer söylentiler doğru çıkarsa yeni XBox, HD 7000 serisi ekran kartı kullanacak. Orbis (PS4) ise 6HD 6670 ekran kartı ile gelecek. MS’in HD-DVD’den ağzı iyi yanmış olacak ki konsol yeni nesil Playstation’da olduğu gibi BlueRay ile geliyor. Diğer taraftan bellekleri de 8 GB olmak üzere aynı olacak gibi. Gerçi Sony’nin geliştiricilere yolladığı PS4 (Orbis olarak da tanımlanıyor) cihazlar 4 GB, ancak aldığımız duyumlar 8 ve 16 olmak üzere iki farklı modelin daha olabileceği yönünde.
Görünen o ki Sony ufak bir farkla önde görünse de teknik olarak cihazlar birbirine çok yakın olacaklar. Yine de geçtiğimiz günlerde sızdırılan bazı test sonuçları bunun pek doğru olmadığını söyler nitelikte. Buna göre PS4, 1.84 teraflop değerine ulaşırken 720, 1,23 değerine ulaşabilmiş.
Bu noktada gerçek savaşın şimdiden başladığını görüyoruz. Üreticiler, aksesuarlar, işletim sistemi, özel oyunları ve servisleri ile fark yaratacaklar. Önceki dönemlerden biraz farklı geçecek gibi. Özel oyunlar her zaman sattıran bir unsur olsa da aksesuar ve servislerin de desteği oldukça yoğun olacak gibi. Bunların kullanım şekli de fark yaratacak etkenler arasında. Mesela Kinect’in XBox Durango ya da hepimizin bildiği adı 720’de gömülü olarak gelmesi çok önemli bir hamle. Diğer köşede ise Sony boş beklemiyor. Yine söylentiler doğru çıkar ve SplitShock gerçek olursa oyunseverler yepyeni bir deneyim yaşayacaklar. Ayrıca Sony’nin, Move’u bu cihazın içine gömme ihtimali de oldukça yüksek.
Değişim kaliteyi de getirir
Elbette yeni konsolların hayatımıza girmesiyle birçok değişim de yaşayacağız. Uygulamalar PC’lerde olduğu gibi online dağıtıma dönecek. Bunun sonucu olarak kutulu oyun satışları büyük ölçüde düşecek hatta ölecek. Ancak yerelleştirmeler, kutulu oyunun devamına kısa bir süre de olsa katkıda bulunacaktır. Diğer taraftan, teknik eksiklikler ya da üretim kapasitelerinden kaynaklı oyunun geç çıkması bir sorun olmayacak. Bu sebeple ortaya çıkan Avrupa çıkış tarihi Amerika’nın sonrasında kalma sorunu da bitmiş olacak. Kısacası oyun çıkış tarihleri artık her bölgede farklı olmayacak.
Tabii satış online’a kayacağı için dağıtım işi de Sony ve Microsoft’un tekelinde olacaktır. Ancak bunun bir güzel yanı da var. Steam’de örneğini gördük. Bağımsız yapımcılar portalda yer aldığında kendi oyunlarını satabilme şansları doğdu. Sonucunda Steam’de ucuz fiyatlı ancak kaliteli birçok yapım da yer almaya başladı. Indie oyunları tercih edenler konsollarnda da bunları oynayabilecekler.
Bunun diğer tarafında ise değişmeyecek öğeler de var elbette. Mesela her daim oynanan Mario oyunları, yeni nesilde de olacaktır. Önceki nesillerde çok kullanılmasa da 1080p standart olacak. Sony, PS3’de getirdiği Full HD desteğinin benzerini bu nesilde 4K ile devam ettirir diye düşünüyordum ancak gerçekleşmedi. Muhtemelen sonraki nesilde. Yukarıda ucuz oyunlardan bahsetsem de AAA oyunların fiyatlarının düşmeyeceğinden eminim. Zira her oyunda daha da büyüyen ekipler ile çalışan üreticiler maliyetleri de artacaktır.
Bu yılın sonuna doğru -muhtemelen kasım ayında- çıkması beklenen iki konsolun Xbox için 299-399 dolar aralığında, Playstation’un ise 349-499 dolar aralığında olması bekleniyor. Hemen ekleyelim, kaynaklarımızdan edindiğimiz bilgilere göre Playstation’un Avrupa’ya girişi Mart 2014’ü bulabilirmiş.
Elbette tüm bu derlemeler hep söylentilerden bir araya getiriliyor. Ancak unutmamak lazım ki ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
Neyse bakalım bu gece neler öğreneceğiz.