1945’de Rusların Kızıl Ordu’su Berlin’e girdiğinde herkes artık dünyanın rahat bir nefes alacağını düşünüyordu. Nitekim şeytani Nazi ordusu yenilgiye uğratılmış ve Adolf Hitler intihar ederek dünya sahnesinden çekilmişti.
Başta Amerika ve İngiltere olmak üzere, Batı Avrupa ülkeleri yaralarını sarmaya uğraşırken doğu bloğunun farklı bir planı vardı. 1946’da bu planlar yavaş yavaş ortaya çıkmaya başladı ve bu seferki rakip çok daha ciddiydi.
Bir J.F. Kennedy vardı
Paradox Interactive, yıllardan beri kendisi ile özdeşleşmiş stratejilerine bir yenisini daha ekledi; Supreme Ruler: Cold War. Battlegoat firmasının geliştirdiği bu oyun Paradox’un dünya haritası üzerinde oynattığı klasik strateji oyunlarından üçüncüsü.
Öncelikle şunu söylemem gerek; Supreme Ruler zor bir oyun, hem de çok zor. Zor olan oynanışı, savaşları, vs. değil. Oyunun en zor kısmı, nasıl oynanacağını öğrenmek. Nitekim oyun içerisinde bir tutorial yok, ki bu çok ilginç ve saçma bir eksiklik. Sonuçta bu tarz oyunlarda ne yapmamız gerektiğini anlatan bir eğitim bölümü olmazsa olmazlardan. Evet, oyunun içinde manuel tarzında bir kitapçık bulunuyor, fakat oynarken ekranda neyin ne işe yaradığını görmek daha rahat oluyor. Neyse ki sonrasında hatasının farkına varan Paradox, oyun ile alakalı birkaç tane tutorial videosunu YouTube’da yayımlamış.
İşte böyle bir eksiklikle başladığımız oyunun konusuna girecek olursak zaten adından da belli olduğu gibi Supreme Ruler’da Soğuk Savaş’ın sıcak rüzgarlarını yaşıyoruz. Oyunda üç ayrı mod var. Campaing modu size sadece Amerika veya Sovyet Rusya ile oynama ve yıllar önce yaşanan soğuk savaşı bu sefer kendi fikirleriniz doğrultusunda yönlendirme fırsatı verirken, sandbox modunda aynı senaryoyu diğer ülkelerle oynayabiliyorsunuz. Öte yandan oyunda bir de senaryo modu bulunuyor, ancak bunun şu an için sandbox modundan bir farkı yok. İleride yayımlanacak senaryoları da bu bölümde kullanabiliyorsunuz.
Sonra onu vurdular
Eğer aranızda daha önceden Hearts of Iron veya Europa Universalis oynamış olanlar varsa sakın bu oyunu onlarla kıyaslamayın. Burada, ona saldırayım, şu bölgeyi alayım gibi bir durum söz konusu değil. Evet, savaşlar var ve farklı ülkelerin topraklarını ele geçiriyorsunuz, ancak esas olay bu ülkeleri ideolojik olarak ele geçirmek. Oyunda casusluk, ticaret ve diplomasi gibi politik etkinizi kullanarak dünyayı kendi tarafınıza çekmeye ve kapitalizm ile komünizm arasındaki mücadelenin güçlü bir tarafı olmaya çalışıyorsunuz.
Paradox’un bu tarz stratejilerindeki en önemli noktalardan birisi de hikayenin gerçek tarihle örtüşmesidir. Yıl 1947 ve dünya yıkıcı bir savaşın eşiğinden çıkmış. O zamanlar meşhur bir Berlin duvarı vardı. O zamanlar Almanya, Batı ve Doğu olmak üzere ikiye ayrılıyordu. Dedelerimiz bize sürekli Kore savaşından bahsederdi. Komünizm, kapitalistler tarafından, kapitalizm de komünistler tarafından ciddi bir tehlike olarak görülürdü ve 60’larda uzay yarışı mevcuttu. İşte bu ve buna benzer pek çok tarihi olay Supreme Ruler’ın içerisinde mevcut. Oyunda diğer ülkeleri seçmek istediğinizde karşınıza o meşhur Müller’li, Klinsman’lı Batı Almanya çıkarken henüz Yugoslavya gibi ülkeler bulunmuyor. Ve siz oyuna başladıktan kısa bir süre sonra Kuzey Kore ile Güney Kore arasında bir savaş patlak veriyor.
Hem Ruslar sevindi hem Amerikalılar
Ama işte her şey bu kadar güllük gülistanlık değil maalesef. Oyunun arabirimi biraz karışık olduğu için siz neyin ne olduğunu öğrenene kadar 5-6 yıl geçip gidiyor. O sırada diğer ülkeler özellikle baş düşmanınız boş durmuyor ve geliştikçe gelişiyor. Ekranı ilk açtığınızda sağ tarafınızda uyarı mesajları konularına göre bölünmüş şekilde yukarıdan aşağıya sıralanıyor. Sol tarafta ise, oyunun ana kontrol menüsü diyebileceğimiz bölüm mevcut. Burada üretim, ekonomi, araştırma, savaş bakanlığı gibi departmanların tuşları bulunuyor. Bu bölümde vergileri, belirleyip üretim yapabiliyorsunuz. Her departmanın bir bakanı mevcut ve siz bu bakana kendi bölümünü nasıl yönetmesi gerektiğini söylüyorsunuz.
Ekranın üstünde ise DEFCON seviyesini görüyoruz. Bildiğiniz gibi DEFCON, savunma seviyesini belirten bir panel ve bu panel size dünyanın ne durumda olduğunu gösteriyor. 5, her şey sütliman demekken; 1, savaş halini gösteriyor.
Supreme Ruler: Cold War’ın en önemli özelliklerinden bir tanesi de uzay yarışı. Bildiğiniz gibi Soğuk Savaş’ın en büyük özelliklerinden bir tanesi “Ay’a ilk insanı kim gönderecek” mücadelesiydi. Supreme Ruler’da bu yarışı birebir yaşayabileceksiniz. Ancak maalesef bu yarışta sizin katkınız sadece araştırmalara teşvik vermek ve destek olmaktan öteye gidemiyor. Nitekim geri kalanını NASA veya Rus Uzay Araştırma merkezi hallediyor.
Ve savaş dondurmaya başladı
Supreme Ruler: Cold War, ona nasıl baktığınıza bağlı olarak çok iyi ile idare eder arasında gidip geliyor. Eğer ona strateji gözü ile bakarsanız idare eder diyebiliriz, çünkü bir oyun olarak grafikleri oldukça geri kalmış, eğitim bölümü olmayan, seslerde müzik tarafının iyi olduğu, çok detaylı ve karışık bir oyun. Ancak ona simülasyon gözüyle bakarsanız o zaman mükemmel bir proje olmuş. Çünkü bir ülkeyi özellikle de dünyanın gücü olan bir ülkenin nasıl yönetildiğini en ince detayına kadar sizlere sunuyor. Sonuçta burada grafik, ses gibi özellikler ,ikinci planda kalıyor.
Açıkçası size bu oyunu alıp oynayın diyemem, çünkü büyük olasılıkla çoğunuz bir saat sonra umarsızca sileceksinizdir. Fakat Paradox’un stratejilerini sevenler, Supreme Ruler: Cold War’ı mutlaka denemeli.