SWAT, piyasaya çıktığı ilk günden beri tüm platformlarda dikkatleri üzerine
çekmeyi başaran bir yapım. Hatta mazisinin oldukça eski ve taktik FPS – gizlilik
– aksiyon tarzındaki oyunlar arasında ilk sıralarda olduğu söylenebilir. Bu defa
Target Liberty başlığı altında PSP’de boy gösteriyor. Sevilen yapım bakalım bu
konsolda sükuneti sağlayabilecek mi?
Yapım pek de güçlü olmayan bir hikayeye sahip. Takım kaptanı olarak Kurt Wolfe’u
yönettiğimiz oyunda, iki memurumuz New York şehrindeki iki rakip Koreli gangster
arasında kalır. Bitmedi! bununla birlikte Central Park’da ekibiniz ve terörist
gurup arasında yaşanan bir çatışma ve alanın nükleer tehlikeyle karşı karşıya
gelmesi de söz konusu olur. Nükleer bir tehlike ile neden yalnızca sizin
takımınızın savaş verdiği ise merak konusudur. Böylece belli bir ana hikaye
yapısından çok olaylar silsilesinden bahsetmiş olduk. Zira daha sağlam bir
hikaye yapısı mevcut değil. Gizlilik – aksiyon tarzındaki yapımda tepeden görüş
açısı ile Kurt Wolfe’u analog kol ile kontrol ediyoruz. Tahmin edeceğiniz gibi
takımımızın geri kalanını oluşturan iki memurda peşi sıra bizi takip etmekteler.
Şunu belirtmeliyim ki karakterler FPS tarzındaki SWAT’ta olduğu kadar hızlı ve
seri hareket edememekteler. Bu nedenle çok seri bir oyun beklemek yanlış
olacaktır.
Teröre karşı
Direk olarak kontrol edemediğimiz diğer polis memurlarını, daha çok komut verip
aksiyon gerçekleştirmek için kullanıyoruz. Farklı konumlara gitmeleri, kapıyı
kırmalarını, bomba fırlatmalarını, tanıkları korumak ve sorguya çekmek gibi
aksiyonları yapmalarını sağlayacak komutlar verebiliyoruz. Komutlar “Text”
olarak seçilebilecek şekilde oldukları gibi elle de komut vermek de mümkün
oluyor. Sağ omuz tuşuna basılı tuttuğumuz sürece hedef konum ya da aksiyon
bölgesi belirlenebiliyor. Görev içeriğine göre yanımıza alacağımız elemanlar ve
ekipmanlarına müdahale etmemizde mümkün. Araştırma uzmanı, sorgu uzmanı gibi
farklı özellikleri olan kişiler, uzman oldukları konuda kullanılarak bölümleri
tamamlamada kolaylık sağlıyor. Aynı şekilde uzmanları gerekli ekipman ve
silahlar ile donatmakta hedeflerde istenilenleri yerine getirmede kolaylık
sağlamakta. Bölüm sonlarında istenilen hedefe ne kadar ulaştığınız, ne kadar
adam raporladığınız, öldürdüğünüz, ele geçirdiğiniz listelenerek puan veriliyor.
Böylece adamlarımız rütbe atlayarak uzmanlaşıyor.
Yapımda kullanılan yapay zeka genellikle temiz iş çıkartıyor ve size yardımcı
oluyor. Bununla birlikte ekibinizdeki karakterler genellikle tüm komutları
sizden bekliyorlar. Tekrar eden bazı komutların yapay zeka tarafından verilmesi
daha iyi olurdur. Oyunun gizlilik kısmı gereği zaman zaman saklanmak ve pusuya
yatmak gibi durumlarda söz konusu oluyor. Ancak gizlilik ve aksiyon dengesinin
iyi kurulabildiğini söylemek çok mümkün değil. Yaklaşık beş saatlik oyun süresi
olan Campaign dışında, Multiplayer modu bulunmakta. Genel olarak baktığımızda
detaylı sayılabilecek grafiklere sahip olan yapımda, ortamı daha çok
karakterlerin yavaş yürüyüşleri bozuyor. Bunun dışında sürekli aynı komutların
verilmesi ile meydana gelen tekrar eden oynanış dışında, göze batan çok büyük
bir eksiklik görülmüyor. Belki çok uzun süre değil ama bir müddet boyunca SWAT’ı
yukardan bakarak oynamak farklı bir deneyim oluyor.