En sevdiğimiz süper kahramanların belki de başındadır o. Superman kadar güçlü
değildir belki, Batman kadar da karizmatik değildir. Ancak aralarında en çok
insana yakın duygular barındıran da o dur. Zaten bu yüzdendir ki Spider Man
diğerlerinden daha gerçektir ve bu yüzden hep bir adım daha öndedir.
PC kullanıcılarının Spider-Man’den yana maalesef yüzleri gülmedi. Öyle ki
1990’da piyasaya çıkan The Amazing Spider-Man’den, 2004 yılında
bilgisayarlarımızı ziyaret eden Spider-Man 2’ye kadar bir türlü kaliteli bir
Spider-Man oyunu göremedik. Ancak buna karşın son yıllarda yapımın konsollardaki
versiyonu oldukça başarılı oluyordu. Tabi bunda oyunun her platforma farklı
yapımcı tarafından hazırlanmasının payı çok büyüktü. İşte bu hayal kırıklıkları
arasında geçtiğimiz günlerde PC’lere (ayrıca PS2, X-Box, GC, NDS ve GBA için)
çıkan Ultimate Spider-Man, bakalım bu kez kullanıcıları mutlu edecek mi?
Ultimate Spider-Man’in yapımcı firması Beenox. Firma Madagascar’dan Fantastic
Four’a, Tony Hawk’s Pro Skater 4’ten, Kelly Slater’s Pro Surfer’a kadar bir çok
oyuna imzasını attı. Bu oyunların ne kadar başarılı yapımlar olduğu elbette
tartışmaya açıktır fakat Ultimate Spider-Man için firma iddialı bir yapım olduğu
inancında.
Zıpla örümcek!
İlk olarak oyunumuzun genel çizgisinin, malum çizgi romanlar olduğunu belirmek
gerek. Yani oyunun genel havasında doğal bir gerçekçilik değil, çizgi roman
dünyasının gerçekçiliği kullanılıyor. Özellikle ara videolar, çizgi roman vari
grafikleri olmasına karşın görsel açıdan gayet harika gözüküyorlar. Fakat oyun
içerisine geçtiğimizde grafikler tam manasıyla sınıfta kalıyor! Yapımcı Beenox,
çizgi roman dünyası yaratmaya çalışmış ancak bunu yaratmak için pek de özen
göstermemiş. Ara videolardaki akıcı animasyonlar keşke oyunda da kullanılsaydı
diye iç geçirmemek elde değil. Öyle ki oyunun kullanılan teknolojisi, muhtemelen
3-5 sene önceki oyunlardan kalma. Zira grafiklerde detay ve kalite namına hiç
birşey yok! Tamam belki çizgi roman havasını yansıtmak için bu yola gidilmiş
ancak kesinlikle çok daha iyi yapılabilirdi. Bir kere biraz uzaktaki binaların
bile üzerindeki kaplamalar gözükmüyor! Yüksek bir binaya çıktığınızda, şehre
şöyle bir bakın. Gördüğünüz şey sadece tek renkten oluşan dikdörtgenlerden
ibaret. Denize ise uzak mesafelerden hiç bakmayın. Gökyüzü ile aynı renkte açık
mavi, uzunca bir boşluk… Uzun lafın kısası oyun görsel anlamda bizi pek de
tatmin etmiyor. Ancak ara videolar oldukça başarılı.
Oynanışa geldiğimizde oyun bizi yeniden hayal kırıklığına uğratıyor. Öyle ki
mouse+klavye kontrolleri biraz karışık. Yön tuşlarınız “w, a, s, d”. Mouse ile
ağ atarken “q” ve “e” tuşları ile yumruk ve tekme atıyorsunuz, ayrıca “space”
tuşu da zıplama işini görüyor. Birde “f” tuşu var. O da binalara tırmanmamız
için gerekiyor. İşte tüm bu kombinasyon, oyunun yüksek temposu gereği oldukça
karışıyor. Öyle ki Ultimate Spider-Man’de görevler gereği sürekli bir yerlere
yetişmek zorundasınız. Bazen yanınızdaki başka bir kahramanı geçmeye
çalışıyorsunuz, bazende birilerini kurtarmak için binaların arasında ağ
sallıyorsunuz. Yolda sıklıkla karşımıza bir grup sokak çetesi çıkıyor. Onları
bir kaç yumruk+tekme ile ister öldürüp, ister de üzerlerine ağ atarak
yakalayabiliyoruz. Bu gibi anlarda olay yerine bazen polislerinde gelmesi güzel
bir ayrıntı.Oyunda sadece Spider-Man’i değil gece olunca Venom’u da kontrol ediyoruz. Tabi
Venom’un özellikleri Örümcek-adam’dan farklılık gösteriyor. Zira Venom, örümceğe
nazaran çok daha iri bir karakter. Bunun neticesinde Örümcek-adam’daki kadar
dinamik bir oynanış yakalayamıyorsunuz. Venom’un düşmanları alt etme özelliği de
farklı. Yumruk ve tekme yerine, üzerindeki siyah sıvıyı, sanki bir kamçıymış
gibi kullanıyor(özellikle X-Men karakteri Wolverine ile savaşırken bu tekniği
kullanın). Bir diğer vuruş hareketi de düşmanını kendine çekip elegeçirmeye
çalışması. Venom’un binalara tımanışı da Spider-Man kadar sessiz olmuyor. Tam
aksine tırmanırken binanın duvarlarını kırıp döküyor(Tabi bu sadece animasyondan
ibaret. Geçtiğiniz yere dönüp baktığınızda hiç bir iz göremiyorsunuz).
Oyun içerisinde sağ alt köşede duran harita oldukça işimize yarıyor. Zira
görevde gitmemiz gereken yerler orada işaretli. Sadece bununla da kalınmamış,
çevrede bulunan ek görevciklerde haritada mevcut. Bu görevciklere gittiğinizde,
örneğin çatıda iki kişi tarafından kıstırılmış bir (orada ne işi varsa) bayanla ya da
yangın merdiveninde asılı kalmış bir adamla karşılaşıyorsunuz… Böyle
durumlarda bir süper kahraman olarak gerekeni yapmanız gerekiyor.
Haritanız bununla da kalmıyor. Oyunun ana menüsünde bulunana ekstralardaki
öğeleri açmanız için, oyunda şehrin belirli bölgelerine saklanmış madalyonları
bulmanız gerekiyor. Bunlardan belirli sayılarda topladığınızda kilitli olan
özellikler açılıyor.
Şehir mi hangar mı?
Yapımın seslerine baktığımızda bir hayal kırıklığıda bu nokta da yaşıyoruz.
Yapımcı Beenox seslere hiç mi hiç özen göstermemiş. Oldukça geniş bir şehrin tam
ortasındasınız. Koskoca bir cadde boylu boyunca uzanıyor. Çevrede arabalar ve
güneşli bir gökyüzü bizi selamlıyor. Ancak duyduğumuz sesler Spider-Man’in ayak
seslerinden ibaret! Şehir değil sanki bomboş bir hangarda yürüyormuşsunuz gibi
bir atmosfer mevcut. Araç sesleri neredeyse duyulmayacak kadar az geliyor.
Ayrıca burada bir mantık hatası daha mevcut. Bildiğim kadarıyla Örümcek-Adam
ayakkabı giymiyordu. Ancak oyunda sanki kösele ayakkabı giyiyormuş gibi ayak
sesleri çıkıyor(!)
Genel olarak bakıldığında beklediğimiz Spider-Man oyunu maalesef bu da değil.
Ancak siz yine de denemek isterseniz, en az P3 1.2 GHz işlemci, 256 MB RAM ve 64
MB’lık ekran kartına sahip olmanız gerekiyor. Ayrıca oyun Windows XP ve 2000’de
çalışıyor. Fakat çok uzun süre oynayacağınız bir oyun olmayacağı açık. Eğer sıkı
bir çizgi roman fanatiğiyseniz ve Spider-Man’i de elinizden düşürmüyorsanız,
Ultimate Spider-Man’in üzerinizde değişik bir tat bırakacağı aşikar. Ancak bu
tür oyunlarla ilgilenmeyenler için pek de iç açıcı bir oyun değil Ultimate
Spider-Man. Oyuna dalıp gerçek unutmayın…