Unutulmayan 5 boss dövüşü!

Günlerce bir oyunu oynuyorsunuz, artık hikayenin sonlarına doğru gelmişsiniz, doğal olarak “büyük kötü adamı” döveceksiniz artık, siz o kader anına yaklaştıkça heyecan artıyor, heyecan arttıkça “acaba hazır mıyım? Onu yenebilecek miyim?” diye ufaktan panik yapıyorsunuz.
En sonunda o an geliyor, büyük kötü ile yaşanılan karşılaşma, kader anı! Günlerce yaşadığınız bütün macera bu ana gelmek içindi ve geçip gidiyor.

Yıllar geçiyor, siz sürekli olarak bu bölüm sonu canavarlarının sizi ne kadar heyecanlandırdığını hatırlayıp “ulan o dövüş ne kadar güzeldi” diyorsunuz.

Şimdi baştan söyleyeyim, aşağıda yazdıklarımdan bazıları tam olarak oyunun sonunda yaşanan boss dövüşleri değil fakat çokta fark etmiyor, sonuçta konumuz gelmiş geçmiş en sağlam 5 boss dövüşü.

Baştan uyarayım, bu oyunları oynamadıysanız bol bol spoiler yeme riskiniz var, okumayın!

Reaper
Mass Effect serisinin ana düşmanları Reaper’lar, pek çok kez karşımıza çıkıyorlar. Tabii bunlar tam anlamıyla Nihat Doğan’ın tabiriyle “face to face” olmuyor. Sovereign ile uzaktan konuşuyoruz, Citadel donanması ile birlikte kendisi ile savaşıyoruz ama asla birebir çıplak ellerimizle bir Reaper ile sıfır noktasından kapışmıyoruz.

Ta ki Mass Effect 2’ye kadar. Mass Effect 2’de orta sınıf bir Reaper ile yüzyüze kapışma imkanımız oluyor ve gerçekten serinin en heyecanlı savaşlarından biri burada yaşanılıyor.

Shepard’ın karizmasının tavan yaptığı bu savaşı takiben, hem gaza geliyoruz, hem de korkmaya başlıyoruz. Bir tane orta sınıf Reaper’ı yok etmek bu kadar zor ise, milyonlarcasını nasıl yok edeceğiz?


Dragon Slayer Ornstein ve Executioner Smaugh

İlk defa Dark Souls oynarken Anor Londo’da bu ikili ile karşılaştığımda bunun gerçek bir boss savaşı olma ihtimaline kredi vermedim. Tamam, oynadığım oyun Dark Souls idi fakat nasıl aynı anda iki tane hayvan gibi güçlü boss ile dövüşebilirdim ki? Sonuçta ben sadece bir insanım. Ornstein ve Smaugh, oyun tarihinin en zorlu boss dövüşü olarak hep hatırlanacak sanırım. Özellikle pek çok Dark Souls oyuncusunun hayatını kararttığı ve depresyona soktuğu için hatırlanacak herhalde.

Valus
Shadow of Colossus, belki de şimdiye kadar bir oyunda gördüğümüz en etkileyici düşmanlara sahip. Farklı şekillerde ve formlarda gelen 16 adet devi yok etmemizin gerektiği oyun, gerçekten çok ama çok etkileyiciydi. Alt etmek için farklı taktikler kullanmanız gereken bu devlerin en etkileyicisi ise şüphesiz ilk karşılaştığınız Valus idi. Valus’un bu kadar etkileyici olması ilk karşılaştığımız ve en çok akılda kalan olduğu içindi sanırım. Fakat koca adam oldum, hala Shadow of Colossus aklıma geldiğinde toz bulutu içerisinden ortaya çıkan Valus geliyor aklıma.

Jetstream Sam
Metal Gear Rising: Revengeance gelmiş geçmiş en sağlam aksiyon oyunlarından biri. Böyle iddialı bir oyunun ise inanılmaz iddialı boss savaşları olması elzem tabii ki. Fakat oyunda yer alan bütün muhteşem boss dövüşlerini geçiyorum. Benim aklımda kalan Jetstream Sam ile ilk karşılaşmamız. Oyun Raiden’ı Metal Gear Ray savaşı ile “Sen ninjasın, aslansın, kaplansın” diye gaza getirirken, birden bire karşımıza Jetstream Sam’i çıkartıyor ve yenemeyeceğimiz bir düşman ile karşılaştığımızı anlıyoruz.

Sam, kılıcın amacı üzerine Raiden ile girdiği bir diyalogdan sonra bizim ağzımızı burnumuzu kırarak haddimizi bildiriyor ve “kılıcımızın amacı olmadığını” söylüyor. İşte oyun boyunca bizim cevabını arayacağımız yegane soruyu sorarak, bizi yolumuza koyan bu dövüş, gerçekten çok ama çok kıymetliydi. 


The Boss

Gerçek anlamda bir “boss” dövüşü düşündüğüm vakit, aklıma her zaman The Boss ile son karşılaşmamız gelir. Metal Gear Solid 3’ü, dünya üzerinde en önemli oyunlardan biri haline getiren ve Big Boss karakterinin nasıl “Big Boss” olduğunu gösteren bu dövüş, video oyunları tarihinin en önemli diyaloglarını ve sahnelerini içerir. Amerika Birleşik Devletleri’ni ve savaşı eleştiren çok derin bir altmetine sahip bu sahne ve bu savaş, bir numaramıza yerleşmese olmazdı sanırım.

Tabii bunların dışında yok mu? Tabii ki var, öyle savaş sahneleri var ki, unutamadığımız, öyle boss’lar var ki, bir türlü aklımızdan çıkmayan. Benim aklımdan çıkmayanlar bunlardı, peki ama sizinkiler neler?

Exit mobile version