EA tarafından geliştirilen Grand Slam Tennis (GST)’i incelerken, Wii’nin tenis oyunları için ne kadar uygun olduğundan ve buna rağmen yıllardır Wii Sports içerisinde gelen tenis harici bu türde bir yapımın olmamasından bahsetmiştim. Bu noktada EA ve SEGA beni haklı çıkartan iki proje karşımıza çıktılar. EA’dan GST’yi inceledik ve arşivlerde mutlaka bulunması gerektiğini vurguladık, şimdi ise SEGA’nın Virtua Tennis 2009’unu (VT) inceleyip, GST ile karşılaştırıyoruz.
Yine MotionPlus
VT’de GST gibi MotionPlus desteği ile karşımıza çıkıyor. MotionPlus’ı bilmeyenler için bir kere daha açıklayalım. Wii kontrolümüze takılan küçük bir aparat. MotionPlus ile kolumuzun ve bileğimizin yaptığı hareketler Wii tarafından 3 boyutlu olarak çok daha hassas algılanıyor ve takip edilebiliyor. GST’de MotionPlus’ı taktığınızda oynanışta pek bir değişiklik olmuyordu. Tabii ki yaptığınız bilek ve kol hareketleri yapıma neredeyse %100 yansıyordu, ama MotionPlus olmadığında da siz aynı hareketleri yapıyordunuz. Sadece Wii’nin hareketlerinizi anlamlandırması farklılaşıyordu.
VT’de MotionPlus ile oynanış tamamen değişiyor. Eğer MotionPlus’ınız yoksa herhangi bir vuruş öncesi ekranda bir çubuk beliriyor. Vuruşu yapmadan önce çok kısa bir süre bekleyerek, çubuk üzerinde ilerleyen çizginin vuruşu yapacağınız yönü göstermesini bekleyip, sonrasında bileğinizle eylemi gerçekleştirmeniz gerekiyor. Eğer çizgi solda iken vurursanız top sola, sağda iken vurursanız sağa gidiyor. Bu noktada zamanlamayı ayarlamak güçleşiyor. Eminim MotionPlus’ı olmayan oyuncular kısa sürede uzmanlaşacaktır, çünkü ekranda görsel olarak topu nereye vurabileceğinizi seçebilmek, alıştıktan sonra kullanıcıya büyük avantaj sağlar. Bu durumda MotionPlus olmadan oynamak daha da kolaylaşacaktır, ancak ben tercihimi MotionPlus’dan yana kullandım. O yüzden VT’nin incelemesini ve aldığı notu MotionPlus desteği ile değerlendirdim.
Peki VT’de MotionPlus’ı kullanınca ne oluyor? Bir kere yapım aparatı otomatik olarak tanımadığı için, her maçtan önce MotionPlus kullanacağım diye seçmek gerekiyor. Seçtikten sonra artık az önce bahsettiğimiz çubuk ve üzerinde gezen çizgi ortadan kayboluyor. Bundan sonra topun gideceği yön, tamamen bizim yapacağımız bilek ve kol hareketine bağlı olarak belli oluyor. VT bizden sadece servis öncesi (Bizim ya da rakibimizin fark etmez) kontrolümüzü sporcumuz üzerinde yaklaşık 2 saniye tutmamızı istiyor. Böylece MotionPlus’un kalibrasyonu yapılıyor. Akıllıca, çünkü GST’de vuruşlar öncesi kalibrasyon yapmadığınız durumlarda, vuruşlarınız hüsranla sonuçlanabiliyordu. VT’de oyunu öğrenme süreci GST’e göre daha kısa, ama MotionPlus kullanıldığında yapım daha gerçekçi. Dolayısıyla VT daha zor bir hale büründüğü için eğitim bölümüne uğramakta kesinlikle fayda var.
Virtua Tennis 2009’daki tanıdık yüzler
Yapımda; Borris Becker, Stefan Edberg ve Tim Henman efsane oyuncular olarak yer alıyor. Onlar haricinde oyunda oynayabileceğimiz diğer sporcular ise: Amelie Mauresmo, Ana Ivanovic (Olmazsa olmaz), Anna Chakvetadze, Daniela Hantuchova, Lindsay Davenport, Maria Sharapova (Olmasaydı VT’yi zaten almazdım), Nicole Vaidisova, Svetlana Kuznetsova, Venus William, Andy Murray, Andy Ruddick, David Ferrer, David Nalbandian, James Blake, Juan Carlos Ferrero, Mario Ancic, NOvak Djokovic, Rafael Nadal, Roger Federer ve Tommy Haas.VT bize GST ile aynı oynanış biçimlerini sunuyor. İsterseniz Wii Sports’da olduğu gibi sporcunuzun hareketlerini yapay zekâya bırakırsınız ve siz sadece raketi sallarsınız; isterseniz Nunchuk’ı Wii kontrolünüze takıp sporcunuzun hareketlerini de siz yönlendirirsiniz. Tıpkı GST’de olduğu gibi VT’de de sporcunun hareketlerini yapay zekâya bırakmak hüsranla sonuçlanıyor ve maç kazanmak bu şekilde çok zorlaşıyor. O yüzden rahatlıkla söyleyebilirim ki, GST’de olduğu gibi VT’de de en iyi oynanış biçimi Wii kontrolü, artı MotionPlus ve Nunchuk.
Yapım ana tema olarak serinin öncekilerinden farklı değil. İlk olarak işe sporcunuzu yaratarak başlıyorsunuz. Bu noktada VT, GST’nin önüne geçiyor, çünkü karakterin oluşturulmasında VT oyuncuya çok daha fazla seçenek sunuyor. Sonrasında çeşitli turnuvalara katılarak, dostluk maçları yaparak ve istediğinizde küçük oyunlar (Alışveriş, korsanlar vs… gibi birkaç tane küçük oyun var) oynayarak dünya sıralamasında sporcunuzu üst sıralara taşımaya çalışıyorsunuz. Bu noktada katılabileceğiniz kadar fazla turnuvaya katılmalı ve aynı zamanda sporcunuzun yeterince dinlenmesini ve dinç olmasını da sağlamalısınız. Bazı turnuvalara gösteri maçı yaptığınız sporculardan birini seçerek, eş olarak da katılmanız mümkün. Aynı zamanda yapımı İnternet üzerinden diğer kullanıcılarla oynayarak, orada da dünya sıralamasında sporcunuzu üst sıralara taşımaya çalışabilirsiniz.
Grafikler, VT ile GST’nin ayrıldığı en önemli noktalardan birisi. GST çizgi film gibi bir görselliğe sahipken, VT daha gerçekçi grafikler sunuyor. Ancak gariptir ki, oynanış GST daha gerçekçiyken, bu durum VT biraz daha Arcade. VT’de animasyonlar, karakter hareketleri GST kadar yumuşak değil, topun hareketi de GST’de daha iyi modellenmiş gibi. Görsel olarak çok fark olmasa da, sanki GST biraz daha ön plana çıkıyor, ama bu çok önemsenecek bir fark değil.
GST asıl farkı seslerde yaratıyor. Ne yazık ki VT’de seyirci, hakem ve spiker sesleri çok kötü. Spikerin sporculara adları yerine “Player 1”, “Player 2” demesi atmosferi yerle bir ediyor. Seyircilerse maçın tamamını neredeyse sessiz seyrediyorlar. GST’deki spiker seyirci diyalogları VT’de yok gibi. Bu konuda GST açık ara önde.
Grand Slam Tennis mi yoksa Virtua Tennis 2009 mu?
Sonuç yorumlarına gelecek olursak, Wii oyunlarının pahalılığından şikayetçi olduğumuz şu günlerde GST’mi yoksa VS mi almalıyız? Burada ilk planda önemli olan MotionPlus’ınızın olup olmadığı. Eğer MotionPlus’ınız yoksa Grand Slam Tennis daha gerçekçi oynanışı ile daha ön plana çıkıyor. Vuruşlardan önce bir çubuğun belirmesi ve nereye vuracağınızı belirlemek için beklemeniz VT’yi gerçekçilikten çok uzaklaştırıyor. Eğer MotionPlus’ınız varsa bir tercih yapmak zorlaşıyor. GST gerçekten çok zor bir oyun, en kolay modunda bile Wii kontrolünüzü birkaç kez sağa sola fırlatacağınızdan emin olun. VT’de ise zorluk derecesi iyi ayarlanmış. En azından kolay modda yapım gerçekten kolay. Eğer sizi zorlayacak, fazlasıyla gerçekçi bir oyun arıyorsanız tercihiniz GST olmalı, çünkü eğlenmekten çok sinirleneceksiniz. Tercihiniz eğlence ise ve çok fazla gerçekçilik aramıyorsanız bu sefer seçiminiz VT olmalı. Sonuç olarak iki oyunda oldukça iddialı ve parasını son kuruşuna kadar hak ediyor. O yüzden her ikisini de arşivlerde yer almasında fayda var. Bu arada Wii için daha çeşitli oyun geliştiren Sega’ya katkıda bulunmak da ciddi bir tercih sebebi olabilir.