Doom II RPG

John Carmack’in Apple tutkusu son sürat devam ediyor. Özellikle teknik
yapısını inceledikten sonra “id Software olarak bu platforma destek vereceğiz”
demesinin ardından, kısa aralıklarla yeni oyunlar görmeye devam ediyoruz. Son
örneği de Doom II RPG.

İlk Doom RPG’de Doom 3’e benzer bir hikâye kullanılmıştı ve Mars üssünde yaşanan
belirsiz olayları çözümlemeye çalışmıştık. Doom II RPG, ilk yapımın ardından
başlıyor. Mars üssünde yaşananlar, dünyadaki UAC merkezi tarafından artık
bilinmektedir. Bunun üzerine 3 kişiden oluşan yeni bir ekip, bu sefer Ay üssüne
doğru hareket ediyor. Ama o da ne? Yine karşımızda yaratıklar var ve yine
insanlar kaçışmaya başlamış.

Seçebileceğimiz üç karakter var; bilim adamı, binbaşı ve efsane karakter
Doomguy. Bir tanesini seçtikten sonra, diğerleriyle macera içinde tekrar
yardımlaşabiliyorsunuz, ama genellikle yalnız ilerlemelisiniz. Henüz hayatta
kalmayı başarabilmiş sivillerle de konuşabiliyor, ipuçları alabiliyorsunuz. Doom
II RPG, sıra tabanlı olarak oynanıyor. Önce siz, ardından da düşmanınız hamle
yapıyor. iPod ekranının sol köşesinde yön tuşları var. Ateş etmek veya saldırmak
için de düşmanımızın üzerine dokunmak yeterli. Öldürdüklerimiz üzerlerini ve
çevredeki kutuları arayabiliyoruz. Böylece mermi, sağlık paketi, kapı kilitleri
ve UAC parası elde edebiliyoruz. Paralar, yeni zırh almak ve üzerimizdekini
geliştirmek için önemli. Saldırılar sonucunda hasar alırsak, ekranın alt
kısmında yer alan kalp simgesine dokunabilir ve elimizdeki sağlık paketleriyle
tekrar iyileşebiliriz.


Cehennemin 9 seviyesi gibi
Kapalı mekânlarda ilerlediğimiz 9 bölüm boyunca şeytani varlıkları yok ederek,
güvenliği sağlamalıyız. Görünen yerlerin yanında görünmeyenleri de var. Bilenler
bilir, Doom oyunlarında mutlaka gizli bölmeler vardır. Bunları bulduğunuzda,
içinde silah ve sağlık paketi gibi ekipmanlarla karşılaşırsınız. Aynı gelenek
Doom II RPG’de de devam etmiş. Tüm bu işlevleri yerine getirmek, haliyle bize
gelişim puanı olarak geri dönüyor ve seviye (level) atlıyoruz. Dolayısı ile
seviye 1’deyken yaptığınız saldırılar, seviye 5’tekilerle karşılaştırılamaz. Ne
kadar çabuk seviye atlarsanız, saldırılarınız da o kadar güçlü olacaktır.
Kullanabileceğimiz silahlara baktığımızda ise, elektrikli testere, çift başlıklı
pompalı tüfek ve hatta Soul Cube’ü görüyoruz. Yapımcılar Doom 3’ü ve ondan
önceki oyunları deyim yerindeyse “birleştirmiş.”

Yaratık tasarımları, eski Doom oyunlarının yapısı temel alınarak hazırlansa da,
daha önce görmediklerimiz de var. Bilim adamlarını ilk gördüğümde ufak da olsa
gülümsediğimi söylemeliyim. Zira böyle kasvetli bir ortamda güler yüzlü kişiler
görmek garip. Hem onlardan, hem de etraftaki bilgisayarlardan bilgiler
öğrenebiliyoruz. Bir de sürpriz; bilindiği gibi ilk oyunda Wolfenstein’ın efsane
karakteri William “B.J.” Blazkowicz’den mail alıyorduk. Bu kez kendisini yeni
yapımda görüyoruz. Genel olarak görseller iyi. Seslerde de yine Doom 3 ve eski
Doom oyunlarından yararlanılmış. Ek olarak ana menüde Doom 2’nin müziği çalıyor.

Meraklısına
Hikâye modunu bırakıp, menüye geri döndüğümüzde iki başlık dikkat çekiyor; mini
games ve comic book. Mini oyunlarda, hack ve eşleştirme üzerine uygulamalar var.
Comic book başlığında ise, Doom için yazılmış oldukça detaylı bir dijital çizgi
roman mevcut. Eğer İngilizce bilginiz iyiyse, okumadan geçmeyin derim.

Sonuca gelirsek, Doom II RPG’i beğendim. Mobil bir aygıtta oynayabileceğiniz en iyi FPS + RPG karışımı oyunlardan. Kana susamış yaratıklar, bir kez daha cebinizi işgal etmek istiyor. Onlara izin
mi vereceksiniz?

Exit mobile version