Final Fantasy XIV: Stormblood

Square firmasını iflastan kurtaran ve kısa bir süre sonra devam oyunları ile oyun sektörünün en önemli serilerinden biri haline gelen Final Fantasy, her bölümde farklı bir hikayeye odaklanan ana serisi dışında çağa ayak uydurmaya da çalıştı. Bu bağlamda daha önce Final Fantasy XI ile online evrenlere kapılarını açan Square Enix, kendine has dinamikleri oyuna güzel bir şekilde yedirse de beklediği başarıyı FF XI ile yakalayamadı.

Bir süre sonra serinin hayranlarına odaklı bir hale gelen bu online maceradan kısa bir süre sonra ise Final Fantasy 14 ile karşılaşmıştık. Çıkışında problemler olsa da kısa bir süre sonra bu problemleri gideren ve seriye aşina olan oyuncular dışında türü seven oyuncuları da kucaklamaya çalışan firma nihayet Stormblood ek paketi ile karşımıza çıktı.

MMORPG dünyası artık o eski şaşalı günlerinden hayli uzakta. Bir dönem özellikle PC platformunun lokomatif görevi gören türü kıvamında bulunan MMORPG’ler, artık birer birer yok olmanın eşiğine geldi ve yerini daha casual ama yine de çevirimiçi odaklı yapımlara bırakmaya başladı. MMORPG türünde hala daha sağlam şekilde ayakları üzerinde durabilen oyun sayısı bir elin parmaklarını geçmiyor. Bu oyunlara örnek vermek gerekirse aklımıza ilk gelenler World of Warcraft, Guild Wars 2, The Elder Scrolls Online ve bugün ki konumuz olan Final Fantasy 14 oluyor.

Bu saydığımız oyunlar içerisinde World of Warcraft gibi oyunu oynamak için aylık ücret talep eden tek oyun Final Fantasy 14, ancak şunu aklımızda tutmakta fayda var, bir oyun aylık ücret talep ediyorsa, kendisine güveni vardır. Final Fantasy 14’ün de kesinlikle çok özgüvenli bir yapım olduğunu belirtmek gerekiyor. Hali hazırda ek paketsiz sürümü bile yüzlerce saatlik içerik barındıran yapım, Heavensward ile içeriğine içerik katmış, birçok yeniliği de beraberinde oyunculara sunmuştu. Bugünki konumuz ise, Final Fantasy 14’ün yeni eklenti paketi Stormblood. İncelememizde ise Stormblood’ın neler getirdiğine, yeni içeriklere ve özelliklere kısaca yakından bakacağız, kısaca diyorum çünki, hala daha yeni seviye sınırına ulaşamadım, Final Fantasy 14 oynayanlar bilir ki, bu oyunda seviye atlamak diğer oyunlar kadar kolay değil.
Öncelikle oyuna gelen yeniliklerin en önemlisi tabii ki seviye sınırı. Yeni eklenti paketi Stormblood ile birlikte 60  olan seviye sınırımız 70’e yükselmiş durumda. Yeni seviye sınırı ve stat artışları ile birlikte de doğal olarak karakterlerimiz çok daha güçlü bir konuma geldi. Artık daha yüksek DPS seviyelerine çıkabiliyor, daha fazla hasara göğüs gerebiliyor ve daha sağlam karakterler ile yolumuza devam edebiliyoruz.

Bir diğer önemli yeniliğimiz ise oyuna eklenen iki adet yeni sınıf. Bunlardan birisi Red Mage. İsimlerinden de anlaşılabileceği gibi kırmızı pelerinleri ile oldukça hoş gözüken sınıfımız, beyaz ve kara büyüleri karıştırıyor, ve menzilli DPS rolünde oldukça etkileyici bir performans sunmayı başarıyor. Görsel anlamda da oyunun en şık gözüken karakterlerinden biri haline gelen Red Mage’ler, şahsen deneyimlemek istediğim sınıflardan biri.

Bir diğer sınıfımız ise hepimizin yakından tanıdığı Samurai sınıfı. İki elle tutulan bir kata kullanan Samurai’ler, yakın DPS türünde karşımıza çıkıyor.  DPS oynamayı sevenler ve doğu kültürüne karşı ilgi duyanların kesinlikle kaçırmaması gereken bir sınıf olan Samurai’ler, tek başına Stormblood DLC’sini satın almak için yeterli bir sebep dahi olabilir. Eğer yeni DLC’si satın almayı düşünüyorsanıız, Samurai’leri denemeden geçmeyin diyebilirim. Ayrıca çok şık durdurduklarının da altını çizmek gerekiyor.

Stormblood DLC’sinin bir diğer önemli yeniliği ise oyunculara artıık daha fazla hareket kabiliyeti vermesi. Şöyle ki Heavensward DLC’si ile birlikte oyuncular uçan binekleri ile gök yüzünü keşfe çıkmıştı. Stromblood’da ise artık yüze biliyor ve suyun derinliklerine dalış yapabiliyoruz. Bu yetenek ile birlikte Final Fantasy 14 dünyası su altı bölgelerini de içerisine alacak şekilde genişlemiş ve bizlere de görecek daha fazla şey kalmış oldu.

Tabii Stormblood eklenti paketi ile birlikte keşfedebileceğimiz tek yeni yerler su altında bulunmuyor. Yeni ek paket ile birlikte oyuna birçok yeni bölge de eklenmiş durumda. Bunların en dikkat çekici olanı ise Kugane isimli yeni ek paketin başkenti diyebileceğimiz şehir. Doğu doğusunu buram buram içerisinde bulunduran Kugane, bizleri adeta uzak doğuya gezintiye çıkaracak kadar güzel gözüküyor.

Tabii ki yeni bölgeler tek bir şehir ile sınırlı değil oyun içerisinde Ala Mhigo ve Doma gibi yeni bölgeler de bizleri bekliyor. Ayrıca Omega isimli 8 oyunculuk yeni bir raid, birçok yeni zindan, Yeni ekipmanlar ve zırhlar, geliştirilmiş ekipman çantası ve yeni savaş sistemi de Stormblood’ın yenilikleri arasındaki yerini alıyor. Eğer siz de bir Final Fantasy 14 oyuncusuysanız ve oyunu sevdiyeseniz, zaten büyük ihtimalle Stormblood’ı oynamaya başlamşıssınızdır. Yok eğer değilseniz Stormblood’ı satın almadan önce normal oyunu oynamanızda fayda var, çünkü yapım ek paketler olmadan dahi yüzlerce saatlik kontenti içinde barındırıyor.

Exit mobile version