Takvimlerimiz 2009’u devirmek üzereyken ve yepyeni bir yıla başlamak
üzereyken, koca bir yılı evde bilgisayar başında geçirmemize sebebiyet verecek
bir oyunla karşınızdayız. Efsane seri bayrağı kaldığı yerden, bir önceki
versiyonundan devralıyor ve koşusuna başlıyor. Kemerlerinizi bağlayın. İşte
karşınızda Football Manager 2010!
Ve top ağlarda sayın seyirciler
Artık klasikleşen bir seri olan FM, bu yıl da tam beklendiği tarihte piyasaya
sürüldü. Daha önce beğenimize sunulan demosunun tadı tam damağımızda kalmışken,
tam sürümü imdadımıza yetişti ve uykusuz geceler başladı. Oyunu Steam üzerinden
satın almış olanlar bu konuda daha şanslıydı. Zira daha erkenden FM’yi Steam
üzerinden indirebildiler. Bakalım geçen bir sene boyunca neler değişmiş? Oyunun
sahip olduğu artılara yenileri mi eklenmiş? Yoksa ileri gideceğine geri mi
gitmiş?
Her sene olduğu gibi FM yine kendi temasını başka bir boyuta taşımayı başarmış.
Artık sol ya da sağ taraftaki ağaç sistemi kaldırılmış. Sizlere tavsiyem
seçenekler kısmından temayı koyu renk seçmeniz. Göz sağlığı açısından çok daha
iyi durumda olduğuna kanaat getirdim. Neyse artık temamız oldukça farklı. Fakat
bu farklılık kötü yönde değil. İlk anda ne olduğumuzu şaşırsak da, bir kaç saat
içerisinde menülerin ne kadar hızlandığını ve eski sisteme göre, oyun içerisinde
gezinmenin ne kadar kolaylaştığını hemen anlayabiliyoruz. Hatta ufak bir ipucu
vereyim, menünün üst tarafındaki bölüme sağ tıklarsanız, istediğiniz taktik,
transfer penceresi vs… gibi kısa yolları ekleyebilirsiniz. Bu da
kişiselleştirilebilen menüler anlamına geldiği için, herkesin farklı bir oyun
menüsü olacak diyebiliriz rahatlıkla.
FM genel anlamda menülerin de değişmiş olmasının etkisiyle oldukça hızlı bir
hale gelmiş. Özellikle düşük konfigürasyonlu makinelerde oyun 2009’a göre kat
kat hızlı çalışıyor belirteyim. Yalnız burada aldanmamanız gereken bir konu var.
Menüler ne kadar hızlanmışsa, maç ekranına geçtiğinizde bir o kadar
yavaşladığını da göreceksiniz. Tabi bu söylediğim tamamı ile düşük
konfigürasyonlu bilgisayar sahipleri için geçerli. Eğer günümüz şartlarında
ortalama bir makineniz bile varsa, oyun inanılmaz akıcı bir şekilde
oynayabileceğiniz bir hal almış. 2008 olsun 2009 olsun hatırlarsanız, yapımın
menülerinde böyle ağdalı bir hal vardı. Ne demek istiyorsun derseniz, hantal
oluşundan bahsediyorum derim. Artık bundan kurtulduk ve dolayısıyla oyun
içerisinde oyuncu aramak gibi işlemleri çok rahat yapabiliyoruz. Ne mutlu bize
değil mi?
“Ekrandaki koyu gri bölüme sağ tıklayarak menülere kısa yol ekleyebilirsiniz.”
Kim attı? Kral attı
Sports Interactive yapıma yepyeni bir taktik penceresi getirmiş. Zaten transfer
ve taktik sistemlerinin motorları baştan yazılmış. Transferler oldukça hızlı ve
akıcı bir hal alırken, taktik penceresi ise oldukça detaylı ve kafanızdaki
takımı oluşturmakta size çok yardımcı olacak bir hal almış. Artık eskisi gibi
oyuncuyu sahaya koy, bir de ok çek, oyuncu istediği her şeyi yapsın gibi bir
durum söz konusu değil.Her oyuncuyu saha içerisinde koyduğunuz pozisyona göre,
belli bir tipte oynatabileceksiniz. Nasıl dediğinizi duyar gibiyim, bunu hemen
bir örnekle açıklayayım. Mesela tek forvet oynuyoruz. Elimizdeki forvet de Nobre
olsun. Nobre’yi ara paslara koşan, kaleciyi geçip boş kaleye gol atmaya çalışan
bir forvet olarak oynatamayacağımızı az çok futboldan haberdar olan herkes
biliyordur herhalde. Eğer 2009 oynuyor olsaydık, tek forvet Nobre’ye Target Man
(Hedef adam) özelliği verip, topları kafasına atın derdik ve maça girerdik değil
mi? Artık böyle değil. Artık Poacher, Target Man, Deep Lying Forward,
Trequartista, Defensive Forward, Advanced Forward ve Complete Forward olarak
adlandırılmış 7 seçenekten birini seçmemiz gerekiyor.
Kafanız karıştı değil mi? Aslında sistem çok basit, çünkü Sports Interactive sağ
olsun her seçeneğin altına bir paragraf açıklamayı yapmayı unutmamış. Üzerine
bir de her seçtiğiniz oynama şekli için gereken özellikleri, oyuncunun
yetenekleri üzerinde ışıklandırarak, uygun olup olmadığını da göstermiş. Her
pozisyon için minimum 2, maksimum 7 seçenek olduğunu ve saha içerisinde 10 ayrı
pozisyon olduğunu hesaba katarsak, oyunun en güzel yanını çözmeyi sizlere
bırakıyorum.
“Maç içerisindeki seçenekleriniz ve Türkçe karşılıkları.”
Taktik ekranıyla ilgili karışık açıklamadan sonra gelelim transfer sistemine.
Eskiden bir oyuncuya teklif yaptığınızda kulüpten cevap almanız, oyun içerisinde
neredeyse 2 haftayı bile bulabilirken, artık 3 ya da maksimum 4 gün içerisinde
kesin cevabı alıyorsunuz. Bu da transfer olayına oldukça akıcılık kazandırmış
oluyor. Ayrıca yönetim penceresinden transfer bütçeniz ile maaş bütçeniz
arasındaki dengeyi değiştirerek, hangisine daha çok para ayıracağınızı
belirleyebiliyorsunuz. Bu sayede kıt kanaat bir transfer yapmak istediğinizde
elinizdeki parayı arttırabilir, ama maaş bütçenize elveda diyebilirsiniz. Tabi
tam tersi de mümkün. Artık bu dengeyi kurmak size kalmış. Transferler konusunda
başka bir yenilik yok denilebilir. Bunların haricinde yeni transfer yaptığınızda
oyuncuyla birlikte bir basın toplantısı düzenlemek gibi bir seçenek de eklenmiş.
Bu sayede oyuncunuzu iyice gaza getirebilirsiniz. Söylediklerinize de dikkat
edin, zira ters tepme olasılığı hep yüksek diyorum.
Kral attı 5 oldu
Klasik maç öncesi ekranında hiç bir yenilik olmadığı halde, oyuncu talimatları
kısmına geçtiğinizde, artık her rakip oyuncu için tek tek işlem yapmaya üşenen
kesimdenseniz, asistanınıza “Hadi bir el atıver” diyebilirsiniz. Bunun haricinde
takım konuşması kısmında asistanınız yine sizin yerinize konuşabiliyor ki, zaten
eskiden de konuşabiliyordu. Talimatlarımızı verdik, maça girdik ve ne görelim?
Artık seyircilerimiz var. Her ne kadar muhteşem görünmeseler de kesinlikle
yeterli seviyedeler, ama yapımcıların hala anlayamadığı bir şey olduğunu da
görmüş oluyoruz. Artık çok nadir maçlar haricinde hiç bir maçta tribünlerde
seyirciler yarı yarıya oturmuyor bildiğimiz gibi. Yurt dışındaki liglerde bu
sistem var belki, ama en azından Türkiye için bu değiştirilmeliydi. İnönü
Stadı’nda oynanan bir maçta stadın yarısını, 3. ligden herhangi bir takımın
seyircilerinin dolduruyor olması oldukça saçma geldi bana mesela. Neyse bu kadar
kusur olur ki, bu bir detay yani.Oyunun grafikleri geçen seneye göre oldukça denemese de geliştirilmiş, ama en
önemlisi oyunculara yepyeni animasyonlar eklenerek, maçlar çok daha gerçekçi
hale getirilmiş. Artık göğüs kontrolü yapıp, dönüp, vole atan futbolcular görmek
mümkün. Zaten Sports Interactive maç motorunu oturtmuştu 3B sisteminde ve artık
her FM’de daha da ileri taşıyorlar. Maça başladık ve ekranın üst kısmında
yepyeni bir seçenek gördük. Taktik seçeneğinin yanına bir de maç içerisinde
oyuncularınıza nasıl oynamalarını istediğiniz ve anlık olarak
değiştirebildiğiniz 22 adet başlık eklenmiş. Bunlar sayesinde topa sahip olun,
adamlar atak yapıyor geri çekilin, rakip zayıf geldi öne çıkın, pres yapın, pres
tutmadı oyunu kanatlara yayın, kanadımızı kırdılar oyunu ortadan oynayın, tamam
5-0 oldu biraz soluklanın, bu maçı kazanmak zorundayız risk alarak oynayın gibi
şeyler söylememiz mümkün. İlk başta çok efektif değildir herhalde diye
düşünmüştüm, ama fazlasıyla yanıldım, maç içerisinde bunları kullanmamak büyük
bir eksi haline geliyor benden söylemesi.
Oyuncularınız da sağ olsunlar ne söyleseniz yapıyorlar. “Bunların da hiç özgür
iradesi yok mu?” dediğinizi duyar gibiyim. Özgür iradeleri var. Taktik
ekranından oyuncularınızın ne kadar sizin talimatlarınıza bağlı olarak
oynayacaklarını, kendi inisiyatiflerini kullanıp, kullanmayacaklarını da
belirleyebiliyorsunuz. Fakat bu söylediğim sizi yanıltmasın, yine maç içerisinde
kanattan oynayın derseniz, oyuncularınız paşa paşa kanattan oynayacaktır. Tabi
arada sizin verdiğiniz serbestliğe göre ortadan gidebilir, bir anda golle burun
buruna gelebilirsiniz.
Bütün bunların haricinde, taktiksel öneriler mevcut. Yani eskiden çok fazla
önemi olmayan teknik ekibiniz artık hayati önem taşıyor diyebiliriz. Çünkü
sizlere maç öncesinde ya da sezon içerisinde oyuncularınız ile ilgili çok önemli
ipuçları veriyorlar. Eğer yeteneksiz bir teknik ekibe sahipseniz abuk sabuk
bilgiler size sunulacak demek oluyor bu da. Örneğin sürekli şut atmaya yeltenen
bir oyuncunuz var ve uzaktan şutları kötü diyelim, size gelecek tavsiye bu
oyuncudan şut atmamasını istemeniz olacaktır. Bu gibi varyasyonlar sınırsız
şekilde gidiyor ve uygulamanızı tavsiye ediyorum.
“Bu oyun oldukça gerçekçi olmuş dedirten bir yorum.”
Önümüzdeki maçlara bakmaya hazır mısınız?
Zaten oldukça iyi olan bir oyunu geri götürmesi mümkün olmayan bir firma Sports
Interactive. Her sene güzelliklerin üzerine güzellikler ekleyerek bizi monitör
başına kilitliyor. Bu yıl da yine aynı şeyi yaptı ve sağda solda “Abi Osman diye
bir adam var fena, bir sezonda 100 gol attı” gibi diyalogları duymamızı
sağlayacak gibi. Unutmadan belirtmek istediğim çok önemli bir detay var. Zaten
kopya oyunlara her zaman karşıyız, ama Sports Interactive yaptığı açıklamada,
eğer FM 2010, Türkiye’ de bu yıl 10.000 satış rakamına ulaşırsa yapıma Türkçe
dil desteği ekleyeceğini söyledi. Birçok insan oyunu oynayabilmek için resmi
olmayan Türkçe yamaların çıkmasını bekliyor ve FM’yi oynayamıyor. Her şeyi göz
ardı edebilirsiniz, ama Türkçe dil desteğini göz ardı etmeyin. Bu yüzden FM’yi
satın alın.