Hava karanlık ama soğuk değil. Sanki yaz akşamı var, güzel havada etrafta
dolanıyorum. Tam ilerlerken karşıma iki tane zombi çıktı. Silahı doğrultup ateş
edecektim, bir tanesi çöp konteynırının içine girdi. Diğeri onun arkasından
gitti. Ne olduğunu anlamaya çalışıyordum. O sırada sırtımda birinin bana masaj
yaptığını fark ettim. Arkamı bir döndüm bir zombi daha bana meğerse vurmaya
çalışıyormuş. Hiç uğraşmadım yanından usulca ayrıldım. Bakkala gittim, içecek
yiyecek bir şeyler aldım. Bir taraftan atıştırayım diyordum. Ufaktan patates
cipslerine dalarken, zombilerin etraftan çıkıp bana vuramamasına aldırış
etmiyordum. Eve gidip yatayım diye içimden geçirdim. Dönüş yolunda sırtımı kaşır
gibi vuran zombiyi gördüm. Halen aynı yerde birine vurmaya çalışıyordum. Ufaktan
sırıtıp yanından ayrıldım. Eve geldim yattım uyudum. Yaşayan ölüymüş filan
bunlar hikaye, vız geçer.
Bomboş
Rus yapımcı Digital Spray’in, Your are Empty’den sonraki projesi Instinct
yukarıdaki hikayeye aynen uyuyor. Kuzey Kore’ye araştırıp-yok etme görevi için
gönderilen 3 asker var. Göreve gidiyorlar, zombilerle karşılaşıyorlar ve oyun
başlıyor. Kısaca hikaye bundan ibaret başka bir şey yok. Tamam Zombiler genelde
aptal olurlar beyinleri yoktur. Ama Instinct’te zombiler aptalında aptalını
oynuyorlar. Neyse bunu es geçip asıl büyük probleme geliyorum. Düşmanlarımız
vurmaktan bile acizler. Yanlarına gittiğiniz zaman “Bööö” diyerek size elinizi
sıkmak elini uzatıyor. Instinct için ancak böyle bir tabir yapılabilir.
Düşmanlarımızın bize vuramamasının diğer nedeni bir de oyundaki program
hataları. Kendileri vuruş konusunda beceriksiz olduğu gibi, hatalara kurban
gidebiliyorlar. Vurmaya çalışırken kolu duvara takılan düşmanlar, çevredeki bazı
cisimlerin içine girip kaybolanlar veya havada yürüyenler var. Bazıları siz
yanlarından çekilip gitseniz bile halen siz varmışsınız gibi havaya vurmaya
çalışıyor. Bunlar gibi daha hatalar var.
Grafikler eskiden kalma. Aslında baya eskiden kalma diyebilirim. Modellemeler,
kaplamalar, efektler, şunlar bunlar yapımcılara acaba zaman hızla aktığında siz
saklandınız mı diye sormak isterim. You are Empty grafik olarak kötüydü,
Instinct ondan da kötü. Önünüze çıkan modellemeler genelde aynı, hep ikiz
düşmanlarla karşılaşıyorsunuz. Bunu yanında bir de sesler var ki, tam evlere
şenlik olmuş. Yapım içinde düşmanlarımızın tek çıkardığı ses “Böö” başka bir şey
yok. Sadece tek tip bir silah sesi var. Aynı şekilde bir yere ateş ettiğinizde
çıkan ses efekti aynı. İster metal yere ister toprağa ateş edin hep aynı yankı,
aynı ses efektiyle karşılaşabilirsiniz. Yapımdaki kötü noktalardan biri
diyalogların Rusça olması. Diyalogların bu hali ayrı bir mevzu.
Otur sıfır
Instinct’te, You are Empty’deki gibi Multiplayer desteği bulunmuyor.
Singleplayer’dan başka seçeneğiniz yok. Gerçi olsa da pek bir şey fark edeceğini
sanmıyorum. Büyük ihtimal oyunun yapımcıları bile Multiplayer oynamazdı. Aynı
şekilde Singleplayer’ı bile adam gibi oturup baştan oynayıp bitirdiklerini
sanmıyorum ya. Instinct grafiklerin vasatlığına, program hatalarına karşın
istediği en düşük sistem 2 Ghz, 512 Mb ram ve 128 Mb bir ekran kartı ve 8 Gb boş
HDD alanı kombinasyonundan oluşuyor. Hadi diğerlerini anladım da, 8 Gb’ı nasıl
neyle doldurabiliyor? Bu kadar HDD içinde delik açması son yaptığı darbelerden
biri. Rus yapımcılardan umut dolu olurdum, ama bakıyorum da açıkçası ortaya
çıkan pek elle tutulur örnekler yok. Ukrayna tabanlı GSC’nin yaptığı Stalker
istisna; onun dışında Perimeter gibi ilginç bir strateji aklıma geliyor başka da
yok. Bu kadar yatırıma bu kadar oyuna rağmen, Rus firmaları halen aynı kafada
gidiyor. Bunu tek firma değil birkaç firma birbirini taklit ederek yapıyor.
Artık güzel bir şeyler bekliyorum.
Sonuç olarak Instinct berbat bir yapım. 2007’nin en kötü oyunu bile diyebilirim.
Paranıza, bilgisayara yüklediğinize, oynarken harcadığınız enerjiye yazık olur.
Instinct’i hiç denemeyi bile düşünmeden direk yanından uzaklaşın.