Senelerdir sinemada aksiyonu, karizması, kullandığı teknolojik araçları
ve de güzel hatunlarıyla hepimizin bildiği James Bond, Die Another Day ile aynı zamanda ama bu sefer farklı bir konuyla konsollarda karşımızda.
Electronic Arts’ın daha önce PSX ve PS2 içinde çıkardığı Bond serilerinden sonra insanın gerçekten kalitesine şüpheyle baktığı bu oyun daha öncekilerin aksine çok farklı bir görünümde. Night Fire, çıkan filmlerin dışında başka bir konuyla karşımıza çıkıyor. Oyun temel olarak Die Another Day’e benzeyen bir konuya sahip.(Zaten bütün Bond serileri öyle değil mi?). Yine dünyayı, uzaydan uyduyla yoketmeye çalışan bir psikopatın elinden kurtarıyoruz. Tabi oyunda filmlerde olduğu gibi teknolojik aletler, silahlar ve de hatunlar mevcut.
Uçakta, karada, denizde ve her yerde
Yine FPS olan oyunda bu sefer daha fazla araç kullanıyorsununz. Mesela ilk bölümde arabanızla birkaç kişiyi diğer tarafa gönderiyorsunuz. Daha sonraki
bölümlerde, Jeep’inizle önünüze gelene ateş ediyor, su altında arabanızı
kullanıyor ve hatta bir uçağın üstünde size saldıran uçakları mıhlıyorsunuz.
Araçların kullanımının dışında, yani FPS maceraya atıldığınızda aksiyon biraz zayıf kalıyor ama yine de Bond serileri içindeki en iyisi olduğunu
söyleyebilirim. Kontrol tuşlarını ayarlamanızda birçok seçenek olması çok
iyi. Oyuna Load Game’den bile başlıyor olsanız zorluk derecesini istediğiniz gibi ayarlayabiliyorsunuz. Oyunun grafikleri de gayet güzel ve ciddi bir yavaşlama sorununuz olmuyor. Düşmanlarınızın yapay zekası ise biraz zayıf. Sürekli aynı hareketi tekrarlıyorlar ve de bazen üzerlerine bir şarjör dolusu mermi boşaltsanız bile banamısın demiyorlar. Bu yüzden ufacık yapay zeka olan beyinlerinden vurmanızı tavsiye ederim. Kapıları, kasaları, elektronik cihazları açmak ya da çalıştırmak için Bond’un meşhur lazerli saati, fotoğraf makinesi olan zippo çakmağı gibi aletleri diğer serilere nazaran daha çok kullanıyorsunuz. Oyun içerisinde bunun gibi Bond hareketleri yaparak daha fazla puan alabiliyor ve de altın, gümüş madalyalarla ödüllendiriliyorsunuz. Tavanda asılı kancalara Grapping adlı aletle tutunabilyor, tellerden karşıya geçebiliyorsunuz. Yani diğer Bond serilerine göre yapabileceğiniz çok daha fazla hareket var.
Oyun birkaç level dışında gayet kolay ve sürükleyici geçiyor. Özellikle oyunun son bölümü sizi kasabilir (zaten öyle de olmalı). Bu bölümde de uzay boşluğunda yürürken dünyaya gönderilmekte olan füzeleri engellemeye çalışıyor ve sizi durdurmak isteyen düşmanlarınızla da uğraşmak zorunda kalıyorsunuz.
Bunun dışında oyunda bir de Multiplayer modu bulunuyor. Burada Deathmatch, Team Deathmach ve birkaç tane daha bilindik multiplayer modu ile bölünmüş ekranda, arkadaşlarınızla veya bot’larla vakit geçirebilmeniz düşünülmüş.
Bu zamana kadarki en iyi Bond oyunu
Oyunun kötü ve can sıkan taraflarından birisi görev sırasında SAVE gibi bir şansınızın olmaması. Oyunu save etmek için illa ki bölüm sonunu beklemek zorundasınız. Oyunun bazı bölümlerinin (özellikle sualtında geçen) uzun olması sizi bu yüzden biraz sıkabilir. Bunun aksine diğer bölümlerde genelde sürükleyici ama kısa sürüyor. Tüm bunlara rağmen yinede Night Fire bize güzel bir aksiyon yaşatıyor. Ben bu oyuna eski serilerin kötü olmasından dolayı önyargıyla yaklaştım ve hatta oyun sonuna kadar Night Fire’da hep kötü yönler aradım. Ama gerçekten EA sıkı çalışmış ve bu zamana kadarki en iyi Bond oyununu yapmış. Sonuç olarak NF, PlayStation 2 için çıkan kaliteli oyunlar arasında kendine rahatlıkla yer bulabilecek bir oyun. Özellikle James Bond’u ve aksiyonu seviyorsanız hiç düşünmeden Night Fire’ı oynayın.