Shadowgrounds güzel bir yapımdı. Onunla aynı stilde oynanan Alien ve Zombie
Shooter da zevkli oyunlardı. Şimdi de temelde benzer formüle sahip, Nation Red
var. Diezelpower tarafından geliştirilen yapımda, üstümüze gelen, koşan hatta
yeri geldiğinde silahlı olan zombileri telef ediyoruz. İşte değişken kısım
burada karşımıza çıkıyor. Aslında Nation Red, Shadowgrounds stilinde, ancak
üstüne azıcık Left 4 Dead katılmış. Yapımda yönettiğimiz hanım kızımız tam bir
zombi yok etme makinesi rolünde.
Yakarım zombileri
Nation Red’e girdiğimizde; Missions, Survival, Free Play, Blood Drive ve
Tutorial seçenekleri karşımıza çıkıyor. Toplamda 18 görevin yer aldığı Missions
başlığı, belirli sırayı takiben ilerliyor. Görevleri yaptıkça bölümler
açılıyor. Yalnız bölümler kısa sürüyor ve ana görevlerin hepsini de 1-2 saat içinde bitirebilirsiniz.
Oynanış ise daha önce belirttiğim gibi üstümüze gelen yüzlerce düşmanı yok
etmekten geçiyor. Üzerinde olduğumuz haritada belirli bir sınır içinde hareket
edebiliyoruz, yani ilerlemeli bir oynanış mekaniği söz konusu değil. Ekranın
üstündeki bar dolana kadar zombileri patlatıyoruz, kesiyoruz, yakıyoruz,
biçiyoruz. Bar dolunca görevi başarmış sayılıyoruz ve bir sonraki adıma
geçiyoruz.
Oyunda sevgili zombiler öldüklerinde silahlar, çeşitli power-up’lar bırakıyorlar.
Özellikle power-up’lar sayıca kalabalık ölü sürüsü için işe yarıyor. Süresi belli
bir kalkana sahip olabiliyoruz veya zamanı yavaşlatan bir bonus alabiliyoruz.
Bunlara artı olarak mayın veya aynı anda rakiplerimizi yakan bomba gibi
diğerleri de dahil ve sayıca çoklar. Silahlar ise oldukça çeşitli. İçlerinde
makineli tüfekler, el bombaları, baltalar, pompalı, uzi, zehir, lav silahı vs…
gibi kullanabileceğimiz birçok silah mevcut. Eğer oyunu 10 $ fiyatla Steam
üstünden alırsanız, “Steam Hammer” adında bir tane özel silah Nation Red’e dahil
oluyor. Silah, bomba vs… dışında karakterimiz tekme de atabiliyor.
“Üzerinde olduğumuz haritada, üstümüze yüzlerce zombi akın akın geliyor.”
Olmazsa olmazlardan biride oyunda seviye atlanma. Düşmanlarımızı öldürdükçe
tecrübe kazanıyoruz. Yalnız özel yetenekler rastgele bir şekilde çıkıyor,
belirli değiller.
Sonuna kadar
Yapım içindeki zombiler en başta ellerini, kollarını kullanırlarken, sonradan
silahlanıp toplu girişime başlıyorlar. Normal rakiplerimiz dışında bir de boss’lar var. Oyunun grafikleri ve sesleri de kendi için yeterli. Ne çok kötüler, ne de çok iyiler. Yalnız rock tarzındaki müzikler
aksiyona iyi gitmiş.
Nation Red’in düşük sistem ihtiyacı var. Yüzlerce
zombiyi öldürmek ve dibine vuran aksiyon tarafı zevkli. Fakat bir süre sonra
kendini tekrarlıyor ve arenalar genelde birbirinin aynısı bir yapıda seyrediyor.
Sonuç olarak arada takılmak ve zaman öldürmek için birebir.