Haydi bakalım Rallisport Challenge 2 raflarda ki yerini aldı ve yine toz, toprak ve çamura bulanma zamanı geldi…
DVD9 formatta, yaklaşık 8 GB bir ralli oyunu daha önce gördünüz mü bilmem ama ben görmemiştim. Emin olun bu oyun yeni yolları, devasa parkurları, deli geliştirilmiş grafikleri, hasar modellemeleri ve yeni araçlarıyla sağlam bir yer edinecek!
Pole position’da yerimizi alalım…
Bugüne dek favori ralli oyunum Colin McRae Rally 4 idi. Sürüş, hasar ve araç içi görüntü ve sesler hoşuma gidiyordu; ama gel gelelim yol kenarındaki incecik fidanın arabamı zank! diye durdurup, sallanmaması garibime giderdi. Rallisport Challenge 2’yi Xbox’ıma takarken de, acaba diye düşünmeden edemedim. Sonra baktım ki korkularım yersizmiş. İlk Rallisport Challenge’dan farklarını detaylara inerek yazsam yazı çok uzar; sadece şunu söyleyeyim; Xbox’ın en iyi özelliklerinden olan online ve system kablosuyla çok oyuncu oynama imkanı bu devam oyununda unutulmamış.
Oyuna kariyer modda başladığınız da , bir şampiyona ve parkurdan başlayıp, size gösterilen ağaç şeklindeki basamaklar üzerinde ilerliyorsunuz. Bazı kısımlarda seçim yaparak dallanmaya imkan verilmiş. Çeşitli ülkeler de (Kanada, İngiltere, Avustralya, Sweden vs.) düzenlenen yarışlara katılıyoruz. Öncelikle bazı parkurlar gerçekten büyük. Buna birde çok özenilmiş çevre grafiklerini ve detaylarını eklersek, oyunun neden 8 GB olduğunu anlıyoruz.
Sürüyoruz da nasıl sürüyoruz?
Bir kere yalnız değiliz elbette. Co-pilot kardeşimiz sağolsun, bize her an yardıma hazır. Bunu iptal edebilir ya da basic veya advanced co-pilot olarak seçebiliriz. Unutalım onu, o kendisini devamlı hatırlatıyor zaten.
İlk oyuna göre sürüş çok daha iyi hale gelmiş. Kontroller size yolu ve aracı iyi hissettiriyor, gerçekçi bir sürüş zevki yaşatıyor. Aracın kontrolü zemin ve sizin vites, süspansiyon gibi ayarlarınıza göre değişkenlik gösteriyor. Yağışlı havada, normal hava lastiği takınca kendinizi taklanızı atıp, çimenlere veya gökyüzüne bakar halde bulabiliyorsunuz. Bu nedenle yarışacağınız parkur ve hava koşuluna göre vites, süspansiyon, lastik gibi ayarlarınızı atlamayın.
Kamera açıları ise yeterli olacak şekilde düşünülmüş ve görüş açıları güzel ayarlanmış. Ben özellikle araç içi sürüşü çok beğendim. Motor sesi daha bir güzel geliyor, ayrıca oyunda değil de rallide olduğumu çok daha iyi hissettim.
Biraz da hasar modellemelerinden bahsedelim; aracınızı bariyerlere, diğer araçlara vurduğunuz da ya da takla attığınızda, olması gerektiği gibi aracınız hasar alıyor ve performansı düşüyor. Ayrıca diğer ralli oyunlarında asabımı bozan, ot, çer çöp ve reklam panolarını çarparak bunları sağa sola dağıtabiliyoruz. Ne güzel!
· 90’dan fazla, orijinalinin neredeyse iki katı parkur. İsviçre, Kanada, Avustralya, İngiltere, Arjantin, Monte Carlo’da parkurlar ve Grand Canyon’da zevkli bir tırmanış.
· Aşırı HP’den dolayı yasaklanmış group B araçlar ve bunlara ek 40’tan fazla ralli araçları. Bunlardan bazıları; Hyundai Accent WRC, Renault Megane Maxi, Volvo 440T, Lancia Stratos, Ford GT70 ve Suzuki Aerio P950.
· Aracınızı modifiye edebilme olanağı. Tekerlerini, damperlerini, rot balans, direksiyon ve vites ayarlarını parkurun yol durumuna en uygun şekilde ayarlayabilirsiniz.
· Araç hasar özelliği. Camlarınız kırılacak, boyanız çizilecek. Rallisport Challenge 2’de ki gelişmiş grafik motoru sayesinde gerçekçi araç fiziğini göreceksiniz. Arka camınız, spoiler’larınız ya da aracın diğer parçaları hasar görecek, hatta aracınızdan fırlayabilecek.
· Detaylı yarış ortamı. Yeni kamera açıları ve yeni ön cam kamerası. Bu kameradan özel kazaları, interaktif ortamı görebileceksiniz. Yarış ortamı inanılmaz detaylarla geliyor. Gerçek bir yarıştaki gibi, parkur ekibi gelen araçlara karşı seyircileri uyarıyor, seyirciler gelen araçlara tepkide bulunuyor. Her parkurda kırılabilir objeler, su birikintileri, çamurlu çukurlar ve çöküntü yerler mevcut…
Grafiği merak ediyorsunuz herhalde…
Zira bende oyun çıkmadan önceki ekran görüntülerini görünce epey bir heyecan yapmış, çıksa da görsek diyerekten stand-by moduna geçmiştim. Beklediğime değmiş gerçekten, çok güzel iş çıkartmışlar. Araba modellemelerinden, sizi izleyen insanlara, yol kenarındaki çakıllardan, çayır çimene dek her şey özenle yaratılmış, yani izleyiciler kağıt kalınlığında değil. Anlayan anladı.
Bir ara arabayı durdurup toprak yolu, taşları, otları inceledim. Güneşin batarken camınıza vuruşu olsun, yol kenarındaki ağaçlar, ormanlar, dağlar, tepeler, uzaktaki bizim köy her şey çok iyi, kaliteli… Hele ki yağmur yağmaya başladığı an dumur vaziyette ekrana bakar buldum kendimi. Bugüne dek gördüğüm en gerçekçi yağmur efekti diyebilirim. Ekranınızda damlacıkları akarken buluyorsunuz. Silecekleriniz vazifelerini yapıyorlar. Bu yağmurlu havada (ki sonbahardı), orman yoluna girince de, sararmış yapraklar ve havada rüzgarla savrulan yapraklar, yağmura ayrı bir güzellik katıyordu.
Olanları dış kameradan görmek için açıyı değiştirdim. Arabamın yan tarafı git gide çamura bulanıyordu, ön camlarda ise silecek izleri ve çamur izleri belli oluyordu. Tabii kendinizi de aracı kullanırken görüyorsunuz. Hani şu NFS Underground’daki görünmez sürücülerden yok.
Anlayacağınız adamlar her tür detayı düşünüp uygulamaya çalışmışlar. Çok beğendim, hele ki yağmur ve çamur olayı çok hoşuma gitti. Karlı havaları henüz göremedim ama onunda bundan aşağı kalır yanı olacağını sanmıyorum. Bu kadar detay grafiklere rağmen oyun bize stabil fps sunuyor. Grafiklerde atlama, yavaşlama gibi terslikler olmuyor. Xbox gücü sağolsun.
Oyun bize neler sunuyor derseniz…
Gerçekçi sürüş, hasar ve muhteşem grafiklerin haricinde oyunun online olarak diğer sunduklarına da bir göz atalım. Hani bunlar bana yetmez dersiniz belki.
· Quick-Match, OptiMatch, Create-a-Game seçenekleri
· Arkadaş listesi ki buradan arkadaşlarımızı online oyuna davet edebiliyoruz.
· Xbox Communicator ile sesli oynama imkanı
· Devamlı güncellenen lider boardları, ghostlar ve oyuncu istatistikleri
· Her yarışta 16 oyuncuya kadar oynama imkanı veren Xbox Live ve Sistem Link bağlantısı. Her Xbox’da bir oyuncu olarak düşünelim.
· Bütün offline yarışlar online modlar içinde kullanılabilir: Rally, Rallycross, Ice Racing, Hill Climb ve Crossover bunlardan bazıları
· Download edilebilir içerikler (yeni parkurlar,araçlar vs.)
· Offline modda kullanılan 40 ve üstü araç; ayrıca eskilerin group B ralli araçları da online yarışlarda kullanılabiliyor.
Rally: Bir noktadan bir noktaya yarış. Co-pilot sizi her dönüşte ve zıplama tehlikesi yerlerde uyarıyor.
RallyCross: Rakiplere karşı circuit parkurda yarış. Circuit diyoruz ancak NASCAR gibi değil. Her pistin kendine özel virajları, yol şartları var.
Ice Racing: Rakiplere karşı buzlu alanda yarış. Bol kayma, zıplama,takla ve hasar burada. RallyCross’un buzdaki versiyonu kısacası.
Hill Climb: Bir diğer noktadan noktaya yarış. Ama bunda dağlardan aşağı iniş ya da yukarı tırmanış üstüne yoğunlaşıyoruz. Farkı derseniz, bol bol uçurumlarla, kayalarla karşılaşıyoruz. Acemi sürücülerin baş belası olabilir.
Crossover: Araçlar paralel iki yola bölünür. Belli noktada ise kesişirler. Bire bir yarışlarda her yolda bir araç olur. Dört araçta, her yolda 2 araç bulunur vs.
Haydi ben yarışa gidiyorum…
Oyun feci sardı, işten güçten vakit buldukça oynamaya çalışıyorum. Her Xbox sahibinin muhakkak edinmesi gereken bir oyun. Tabii araba yarışlarını seviyorsa. Kanımca 2004’te çıkan en iyi Xbox oyunlarından biri olarak şimdiden lanse edebilirim. Klasikler arasına girmeye aday bir oyun. Alın, rallinin keyfine varın…