Seal of Evil bizleri eski Çin’e, acımasız bir imparatorun tüm ülkeyi tek
yönetim altına toplamaya çalıştığı, savaşlarla ve efsanevi güçlerle dolu
zamanlara götürüyor. Yapımcı Object Software tıpkı daha evvelki oyunlarında
olduğu gibi, eski Çin atmosferini bize tekrar yaşatıyor. Türü RPG olan ve genel
oynanış yapısı ile Diablo’yu andıran oyun, Çin efsanelerine yaraşır mekan
tasarımları ve kendine özgü envanter sistemi ile dikkat çekiyor. Kendi eşyanızı
bizzat kendinizin yaratabileceği ve yol boyunca pek çok eşya toplamamızı
sağlayacak etkileşim sayesinde RPG severlere iyi vakit geçirtebilir izlenimi
veriyor.
Çin topraklarının koruyucuları
Masaüstü RPG oyunlarından bahsettiğimiz zaman akla ilk olarak Baldur’s Gate
gelir. En büyük özelliği ise karakterlerini fazlasıyla derinlemesine incelemesi
ve hikayesinin çok detaylı olmasıdır. Seal of evil için ise bu kadar detay
beklemek mümkün değil. Baldur’s Gate’in biraz daha basite indirgenmiş versiyonu
olarak düşünebiliriz. Tabii hiç bir zaman da Diablo kadar basit bir oyun
beklemeyin. Şehirdeki NPC karakterlerle düzgün konuşmalı ve ne dediklerini
anlamalıyız. Hatta şehirdeki insanlarla konuşurken hikayenin akışını
değiştireceğinden vereceğimiz cevaplara dikkat etmeliyiz.
Seal of evil su katılmamış bir RPG olduğundan, bir ana karakter ve onunla
beraber ilerleyecek olan, toplam 3 kişiden oluşan bir gruba sahip oluyoruz.
Witch, Beastman, Assasin, Wizard ve Paladin’den oluşan liste içerisinden
karakterleri kullanabiliyoruz. Grubumuzdaki elemanlarla birlikte savaşırken her
karakterin kendine has özelliği olduğunu fark ediyoruz. Oyunumuza bayan büyücü
Lan Wei ve onun güçlü güçlü ve ork benzeri yardımcısı Liang Hu ile başlıyoruz.
Alıştırma bölümü tarzında olan ve gayet basit olan ilk görevler kolayca alt
edilebiliyor. Böylece hem basit yaratıkları öldürüp ilk levellarımızı atlıyoruz.
Nedir Seal of Evil’ı farklı kılan?
Açıkçası oyunun buraya kadar anlatılanlar bilgisayarda ya da her hangi bir oyun
sisteminde RPG oynamış insanlar için son derece sıradan olan özellikler. Gelelim
Seal of Evil’ı piyasada farklı kılacak özelliklere. Seal of Evil’da en belirgin
özellik gelişmiş inventory sistemi. Karakterlerimizin inventory alanı oldukça
büyük. Hatta Baldur’s Gate veya Diablo gibi oyunlarla kıyasladığımız da oldukça
fazla yere sahip olduğumuzu görüyoruz. Bir başka güzellik ise inventory’deki
eşyaların sınıflandırılıyor olması. Yerde bulduğumuz cismin üzerlerine
kliklediğimizde eşyalar otomatik olarak sınıflandırılıyor. Asıl can alıcı nokta
ise kendi eşyamızı kendimizin yapıyor olması. Oyun boyunca karşılaştığınız
ağaçlara sandıklara ya da kayalara baktığımızda çeşitli objeler buluyoruz.
Bunlar; ağaç dalı, garip taş parçaları, altın ya da öldürdüğümüz bir yaratığın
derisi olabiliyor. Bu topladığımız objeleri eşya yaratma ekranına koyarak yeni
eşyalar yaratıyoruz. Söz gelimi bir armor (zırh) yaratmak için beş adet boş
slota cisimleri yerleştiriyoruz. Yerleştirdiğimiz cisimlerin özelliklerine ve
gücüne göre oluşan eşya da büyüyü özellik kazanıyor.
Büyülerden söz etmek gerekirse, oyun beş adet element üzerine kurlu; su, ateş,
toprak, metal ve tahta. Bu elementler oyun içindeki büyüleri belirlediği gibi
karakterlerimizin hangi elemente dayanıklı ya da zayıf oluğunu da ortaya
koyuyor. Burada dikkat edilmesi gereken hangi elementin hangisine karşı
dayanıklı ya da zayıf olduğunu bilmek. Örneğin, ateş saldırıları metale ve
tahtaya büyük zarar verirken, toprağa zarar vereceğine güç kazandırıyor. Aynısı
bizim defansımız için de geçerli. Yapılacak şey elementler arasındaki dengeyi
iyi ayarlamak. Mesela karşınıza ateş tabanlı bir yaratık çıktığı zaman ona su
büyüsü yapan cadı ile ya da direkt kesici alet ile vuruş yapan savaşçı ile
saldırmak doğru olacaktır.
İki boyutun artısı, eksisi
Seal of Evil’ın 2 boyutlu grafikleri, detaylı mekan tasarımlarına izin veriyor
olsa da zamanın ve günümüz teknolojisinin epey gerisinde olduğu bir gerçek. Artı
yönü giydiğimiz her kıyafeti ve kullandığımız her silahı aynen karakterimizin
üzerinde görüyor olmamız ve ayrıca binaların gayet detaylı hazırlanmış olması.
Eksi yönleri ise ekranda çeşitli objeleri görebilmenin zorluğu. Kimi zaman
ağaçlık alanlarda kendi karakterimizi ve düşmanlarımızı görmekte zorlanıyoruz.
Üstelik bir de düşmanın üzerinden küçük cisim düştü mü; onları bulmak çok zor
oluyor. Oyunun müzikleri ise şaşırtıcı derecede güzel. Ana menüde klasik gitar
ile çalan müzik ve oyun içindeki Çin ezgileri ile bezenmiş müzikler çok
başarılı. Maalesef aynı şeyleri oyun içi sesler için söylemek mümkün değil.
Sonuç olarak vasatın biraz üzerinde diye tabir edeceğimiz bir RPG var
karşımızda. Günümüzün, üç boyutlu grafiklerle bezenmiş, uzun detaylı hikayesi
olan RPG’leri ile karşılaşmak imkansız. Seal of Evil’ı ancak bundan 2-3 sene
evvelki RPG lerle kıyaslamak doğru olacaktır. Teknik özellikleri günümüzün
gerisinde olsa da türün meraklısı olanlar için ilgi çekici olabilir.