Esrarengiz bir kayboluş öyküsünün başkarakteridir Mary Celeste. Halen gizemi
çözülememiş, sır perdesi asla aralanamamış bir olaydır. Asıl adı “Amazon” olan
gemi, ilginç bir şekilde terk edilmiş şekilde 1872’de Atlantik Okyanusu’nda
bulundu. Fakat asıl bilinmezlik burada başlıyordu, çünkü gemideki tüm yük ve
eşyalar yerlerinde dururken, mürettebatın kendisi yoktu. Gemide bir isyana veya
kavgaya, dövüşe ait iz de bulunamamıştı. Sanki herkes buhar olup uçmuştu. Aradan
bir asrı aşan bir süre geçti gitti, ancak Mary Celeste’nin gizemi yine de
çözülemedi. Gemiyle ilgili olarak bir sürü teori üretildi, hatta bunların
arasında Mary Celeste’nin deniz canavarlarının saldırısına uğradığı, mürettebatı
yaratıkların kaçırdığı gibi ilginç söylemler de yer alır.
Çözülemeyen sır
Merscom, The Mystery of the Mary Celeste’de yaşanmış bu ilginç olayı, biraz daha
değişik şekilde ele alıyor. Mary Celeste 2’ye biniyoruz ve yolculuğumuz
sırasında başımızdan geçen esrarengiz olaylar doğrultusunda, hem Mary
Celeste’nin gizemli hikayesini çözmeye, hem de Mary Celeste 2’yi kurtarmaya
çalışıyoruz.
Oldukça basit hazırlanan yapımda, ana amaç saklı olan objeleri bulmaktan
geçiyor. Nesneleri bulduktan sonra, belirli bir ya da birkaç objeyi, ekranda yer
alan gerekli yer üstünde kullanmamız gerekiyor. Mesela bir kapıyı açmak için
anahtar veya gizli bir yeri kırmak için balta gibi. Objeleri kullanacağımız yer
üstünde yuvarlak bir kısım çıkıyor, yapmamız gereken sadece envanter içindeki
nesneyi tıklayıp, sonra yuvarlak kısım içine sürükleyip, bırakmak. Bunu
yaptığımızda başka bir ekrana geçiyoruz (Geminin farklı bir bölümüne) ve tüm
oyun boyunca genel olarak bu işleyiş mekaniğinde ilerliyoruz. Arada sırada
çözmemiz gereken bulmacalar çıkıyor, fakat bu bulmacalar da oldukça basit. Örnek
olarak bir boruyu yeniden yapmamız, döşememiz gerekiyor.
“Oldukça basit hazırlanan yapımda, ana amaç saklı olan objeleri bulmaktan geçiyor.”
Biri Hayalet Avcıları’nı arasın!
The Mystery of the Mary Celeste, her konuda basitlik sunan bir oyun. Aradığınız
objeleri eğer bulamazsanız, “Hint” yani ipucu yardımınıza koşuyor. Hint’e
tıkladığınızda, objenin yeri ekranda parlıyor. Bulmacaları da çözemezseniz,
Solve’ye tıklayarak bölümü geçebiliyorsunuz.
Oyun görsellik olarak geride kalmış, iki boyutlu grafikler var. Çizimler üstünde
biraz daha durulabilirmiş. Hele ki bazı yerler aceleyle yapılmış gibi bir his
uyandırıyor. Ses olarak yapımda sadece sahneden sahneye değişen, farklı olsalar
da, bir süre sonra hep kendilerini tekrar eden müzikler var. Konuşma veya
seslendirme bulunmuyor. Konuşma demişken, bize olaylar ekranın üst kısmında
yazılı şekilde anlatılıyor. Eğer isterseniz bunları envanterde günlükten de
takip edebilirsiniz. Günümüzde başlayan esrarengiz macera, hayaletlerle ve yer
yer eski Mary Celeste’ye dönüşen gemiyle değişkenlik gösteriyor.
Sonuç olarak The Mystery of the Mary Celeste gerçekten yaşanmış ilginç hikayeye
sahip olsa da, genel olarak tüm açılardan sınıfta kalıyor.