Transformers: The Game, ne yazık ki PS2 ve PS3 konsollarında pek bir başarı
elde edemedi. Bununla birlikte yapımın PSP versiyonu farklı olacaktı. Zira
taşınabilir konsolumuz için farklı bir geliştiricinin elinden çıkan oyun, diğer
konsollar ile aynı kaderi paylaşmak zorunda kalmayacaktı. Farklı bir
geliştirici, yeni özellikler gibi nedenlerle beklentilerimiz daha bir yüksel
olmuştu. Ancak ne yazık ki PSP için geliştirilen versiyon, adeta giden geleni
aratır dercesine, PS2 ve PS3 versiyonlarından daha kötü, bir o kadar da tek düze
bir içerikle karşımıza çıktı. Belki kötü bir başlangıç oldu ama, bakalım
ilerleyen satırlarda Dünyayı kötülüklerden kurtarabilen Transformers, kendini
kurtarmayı başarabilecek mi?
Optimus Prime
Transformers: The Game, oynanmaya başladığı ilk dakikalarda iyi bir ilk izlenim
bırakamıyor. Bunun büyük bir nedeni de görselliğin çok da gelişmemiş olması ve
PSP’nin potansiyelini ortaya koymaktan uzak olması. Açıkça söylemek gerekirse
grafiklerin Playstation 1 kıvamında, ancak çözünürlük olarak daha iyi bir
noktada olduğunu söylemek mümkün. Kötü geometri ve arka planlar, tekrar eden
kaplamalar, başarısız animasyonlar, ne yazık ki PSP’ye çıkmış en kötü oyunlardan
birini meydana getiren etkenler. Bununla birlikte PS2 ve PS3’ün aksine her nasıl
olduysa videoların daha kaliteli olduğu görülüyor. Tabi ki bu durum oyun içi
görüntüleri kurtarmaya yetmiyor. Daha çok bir karşılaştırma kıvamında başladık,
böyle devam edelim. Diğer konsollarda Decepticon ve Autobot arasında geçiş
yapılabilirken, bu durum PSP’de mevcut değil. Zira birkaç bölüm Decepticon ile
sonra ki birkaç bölümü de Autobot şeklinde dönüşümlü olarak oynuyoruz ki, bu
durum oyunu çizgiselliğe iten nedenlerden de birini oluşturuyor.
Oyundan bekleneceği üzere, en azından form değiştirme özelliğimiz unutulmamış.
Robottan arabaya ya da Aircraft’a dönüşebiliyor, etraftaki nesnelere ve
düşmanlara ateş edebiliyoruz. Genellikle çizgisel gelişen maceralar ve kavgalar
ise bizleri eğlendirmeye yetmiyor. Birde unutmadan, aynımızda bulunan botlar da
zıplama, yumruklama, ateş etme, engelleme, etraftaki nesneleri fırlatma gibi
yetilere sahip. Kontroller bakımından, özellikle de araç kontrolleri açısından
gerçek bir işkenceye hazır olun. Araç kontrolü ve manevralar için, sabuna yön
vermek daha kolaydır, tabiri muhtemelen yerinde olacaktır. Ad-Hoc modu üzerinden
Multiplayer’a izin veren yapımda, oynamak için arkadaş bulma konusunda da biraz
sıkıntı çekebilirsin! 7-10 saat arasında tamamlanabilen oyunun, ortalama 30
dakikalık bir tahammül süresi olduğu düşünülürse, uzun süre finali göremeyecek
olmanız biraz kötü bir durum. Sesler bakımından da vasatı geçemeyen yapımın tek
iyi yanı, Megan Fox, Shia LaBeouf, Peter Cullen’ın (Optimus Prime) yaptığı
seslendirmelerin kendi karakterlerine ait olduğunu yansıtıyor olması. Genel
olarak baktığımızda Transformers: The Game, hiçbir şekilde eğlenceyi vaat
etmeyen, bununla birlikte filmin saygınlığını da bir o kadar yok eden bir yapım
olmuş. Eğer oynamak için çok istekliyseniz de PSP platformu bunun için iyi bir
başlangıç noktası olmayacaktır. Yüzde yüz Türk yapımı Citoren C4’ü oynarken
dahi, daha çok Transformers oynuyor izlemine kapılmıştık.