PlayStation 2’nin en büyük sürprizlerinden biri olan Yakuza, çıktığı yıl kimsenin beklemediği kalitede bir oyundu. Xbox için Shenmue neyse, PlayStation 2 için de Yakuza o idi. Çapraz bağlarla örülü senaryosu, karizmatik ve akılda yer eden karakterleri, başarılı oyun mekaniği ile unutulmazlar arasında yerini aldı.
Böylesi kaliteli bir yapımın seri haline gelmesi kimseyi şaşırtmadı, üstelik PS3’e çıkan Yakuza 3 de aynı başarıyı devam ettirdi. SEGA, yakaladığı ivmeyi kaybetmeden dördüncü oyun için düğmeye bastı ve kısa sayılabilecek bir süre sonunda Yakuza 4 önce Japonya’da, aylar sonra da ABD ve Avrupa’da görücüye çıktı.
Tokyo’daki Kabukicho bölgesinden esinlenilerek oluşturulan ve ilk oyundan bu yana hikayeye ortam sağlayan Kamurocho, Yakuza 4’ün de özünü oluşturuyor. Seriye aşina olanlar, Kamiyama silah dükkanı, M Store ve Millenium Tower gibi mekanları hemen tanıyacaktır. Elbette aradan geçen süreçte Kamurocho estetik bazı dokunuşlara maruz kalmış, farklı hava şartları, etrafta uçuşan kuşlar ve yeni mekanlar ile öncekinden daha da gerçekçi bir dünya bizi bekliyor.
Dört kat Yakuza
Yakuza serisini başarıya taşıyan en önemli etken; ne grafikleri ne de oynanışıdır. Yakuza denince ilk akla gelen, Kazuma Kiryu ve entrikalarla dolu bir senaryodur. Hayatı boyu karşılaştığı herkese yardım etmeyi bir vazife edinmiş, inancına göre aziz veya evliya sayılabilecek kapasitedeki emekli Yakuza Kazuma Kiryu, dördüncü oyunda yine geri dönüyor. Hem de yepyeni üç karakter ile birlikte. Hemen belirtelim; oyunda yer alan “dört oynanabilir karakter” ifadesi, Yakuza 4’e başlarken bunlardan birini seçip, oyun boyu o karakteri yöneteceğimiz anlamına gelmiyor.
Aksine, senaryonun işleyişiyle birlikte Heroes’un ilk sezonunda olduğu gibi birbiriyle alakasız gibi görünen dört farklı karakterin, sonunda Kazuma Kiryu etrafında toparlanan hikayesini takip ediyoruz. Nevi şahsına münhasır tefeci Shun Akiyama ile başladığımız maceraya, eski tutuklu Taiga Saejima ile devam edip, sonrasında rüşvetçi polis Masayoshi Tanimura ile olayları iyice içinden çıkılmaz hale getiriyoruz. Oyunun geri kalan kısmında ise esas oğlan, karizma abidesi Kazuma Kiryu ile duruma el koyup, işleri düzeltmeye çalışıyoruz.
Sahip olduğu senaryonun uzunluğu ve dövüş sistemi düşünülecek olursa, farklı karakterleri kontrol etmek Yakuza 4’e bol bol taze kan pompalıyor. Zira üçüncü oyunda bulunan bir noktadan sonra aynı şeyleri yapıp, sırf hikayenin sonunu merak ettiğimiz için devam etme derdi bu sefer gözlenmiyor.
Dört karakterin de kendine has bir öyküsü, daha da önemlisi kendilerine has dövüş stilleri bulunuyor. Yenilenen karakter geliştirme ekranında, teknikler ve vücut geliştirmeleri ayrı ayrı gözleniyor ve biz dilediğimizi seçebiliyoruz. Farklı kişilerin sahip olduğu farklı dövüş stilleri, farklı kombolar ve farklı yan görevler, Yakuza 4’ün son ana kadar taze kalmasını sağlıyor.
Üç kat Kamurocho
Eskiden sadece caddelerini gezebildiğimiz Kamurocho semti, Yakuza 4 ile birlikte çatıları ve yeni yer altı mekanlarını da ziyaretçilere açmış görünüyor. Gereksiz kavgalardan kaçınarak A noktasından B noktasına gitmemizi sağlayan çatı kısayolları ve yeniliklerle dolu yer altı mağazaları, özellikle kaçış ve kovalama seanslarında sunduğu farklılıklarla dikkat çekiyor.
Elden geçirilen ve küçük değişiklikler yapılan oyun dinamikleri, kovalamaca bölümlerinde ve harita üzerinde yapılan aramalarda oyunculara kolaylık sağlayacak hale getirilmiş. Serinin basit ve pratik kontrolleri, ilk defa Yakuza ile tanışanların ısınma sürecini epey kısaltıyor.
Seni iyi gördüm Kazuma
SEGA oyunlarıyla haşır neşir olanlar, bu firmanın özellikle grafikler konusundaki tutumunu bilir; bol bol yüksek kaliteli ara video ve düşük kaliteli oyun içi görseller. Yakuza 4 de serinin sahip olduğu bu fikriyattan nasibini almışa benziyor.
Metal Gear Solid 4’ü oynayıp, ikide bir giren ara videolardan bunalanlar, Yakuza 4’te iyice sıkılabilir. Zira MGS4’te videolar dışındaki süreçte yenilikçi ve heyecan verici oynanış efektleri bulunurken, Yakuza’da hikayeye yön veren videolar aradan çıkınca çok da fazla elle tutulur bir yanı kalmıyor. Tekrar hatırlatalım; Yakuza 4, gücünü senaryosundan alan bir oyun. Üç farklı karakterin hikayesi başarılı bir biçimde aktarılıyor ve sonrasında hayranlık uyandırıcı biçimde serinin esas oğlanı Kazuma Kiryu’ya bağlanıyor. Hikayenin aktarımı da çoğu zaman ara videolarla yapılıyor. Ara videoların olmadığı zamanlarda, NES zamanından kalma metin tabanlı diyaloglar gerçekleşiyor. Hikaye dinlemek istemeyen oyuncu kitlesi Yakuza 4’ü oynarken büyük hayal kırıklığına uğrayabilir.
Sözün bittiği yerde yumruklar konuşur
Hangi karakteri yönetiyor olursanız olun; hikaye ilerlerken diyalogların tıkandığı noktada kaba kuvvet devreye giriyor. Kimi zaman rakip Yakuza ailesinin üyeleriyle, kimi zaman sokak serserileriyle, kimi zaman ise karizmatik patronlarla dövüşmeniz gerekiyor. Zira Yakuza aleminde şiddetin çözemeyeceği sorun yoktur.
Oyunu başarılı kılan etkenlerden biri de dövüş mekaniği. “Çarşı karışınca” farklı bir moda geçen Yakuza 4, iki tuşla yapılan kombolar, blok ve sıyrılma hareketleriyle kısa sürede çözebileceğiniz bir dövüş sistemi sunuyor. Ancak bu kadar kısa sürede çözülen sistem, ilerleyen bölümlerde canınızı sıkabilir. Özellikle karakteri yeterince geliştirdikten sonra, Japonya’da hakkından gelemeyeceğiniz kimse kalmıyor. Diğer bir deyişle kavgaların çoğu (Yakuza reisleriyle yapılan dövüşler hariç) fazla kolay hale geliyor. Yine de yeterince oynadığınızda, hikayenin devamını merak edeceğiniz için, bu durum Yakuza serisi müdavimlerini rahatsız etmeyecektir.
Kişilikleriyle Japon anime karakterlerini andıran dört yol arkadaşımız, dövüş stilleriyle de geri durmuyor. Yıllar öncesinin mekaniğiyle abartılı hareketler yapan karakterimiz, bir de Heat moduna geçtiyse tam anlamıyla “gaza getirici” ataklarla rakibini kötekliyor.
Yakuzalar da ağlar
PS2 için yayınlanan ilk Yakuza oyununu oynadığımda, Cüneyt Arkın ekolündeki Kazuma Kiryu’nun acıklı hikayesinden oldukça etkilenmiştim. Seri boyunca bu havayı koruyan SEGA, Yakuza 4’te de benzer bir dram sunuyor. Yakuza 4’ü bitirdiğinizde, kendinizi heyecanlı bir kitap okumuş veya güzel bir film izlemiş gibi hissedeceksiniz. Zira oyuna olan etkiniz, aslında kilit anlarda önünüze sunulan kişilere dayak atmaktan ibaret. Geri kalanı uzun diyaloglar, ara videolar ve yapılması keyfinize kalmış onlarca yan görev ile dolu. Japon kültürünü, Yakuza dünyasını veya etkileyici hikayeleri seviyorsanız, Yakuza 4 tam size göre. Eğer uzun diyaloglar yerine hızlı aksiyonu tercih ediyorsanız, PS3’te vaktinizi daha iyi harcayabileceğiniz pek çok oyun bulunuyor.